Kılıçdaroğlu'na medya tuzağı

Kılıçdaroğlu'na medya tuzağı

Mümtaz’er Türköne, CHP’nin acar lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na medyanın tuzak kurduğunu yazdı. Türköne, “Kılıçdaroğlu'nu sınırda, mevzide görüntülemek işte bu tuzaklardan biri”diyor.

Yıllar önce, Salih Kapusuz'un AK Parti grup başkan vekilliği yaptığı dönemde anlatılırdı. Aslında bugün için de geçerli bir fıkra. AK Parti milletvekillerine soruyorlar: "Bu kadar teknik ayrıntıları olan kanun tasarıları hakkında oy verirken nasıl karar veriyorsunuz?" Cevap; "Salih Kapusuz'a bakıyoruz." Aynı soruyu CHP'lilere soruyorlar. Onların cevabı da aynı: "Biz de Salih Kapusuz'a bakıyoruz, o ne işaret ederse tersini yapıyoruz." CHP'nin bugün savunduğu, başta Anayasa konusu olmak üzere birçok konudaki politikası anti-AK Parti niteliği olmak dışında hiçbir özellik taşımıyor. Anayasa Referandumu'na karşı çıkma gerekçelerini anlatırken bin dereden su getirmeleri bu yüzden. Referandum paketinin içerdiği düzenlemeler mükemmel olmasa bile mevcutların çok ilerisinde.

KÜRT SORUNUNA EMEK HARCAMAK YERİNE

Medya'nın meslekî körlük eseri Kılıçdaroğlu'nun önüne koydukları tuzak, bu yapısal değişim zarureti yerine günlük artistik gösterileri ikame etmesi. Zamanla medya şovları, partinin politikalarındaki yapısal değişimi de imkânsız hale getirecek. Canımızı fena bir şekilde yakan Kürt sorunu hakkında henüz hiçbir şey söylemeyen Kılıçdaroğlu'nu sınırda, mevzide görüntülemek işte bu tuzaklardan biri. Kürt sorununu çözecek politikalara emek harcamak yerine, mevcut taraflardan birinin yanında "cesur bir poz" vermekle neyi çözüyorsunuz?

Lafla peynir gemisi, medya abartısı ile politika yürümüyor. Kılıçdaroğlu medya patronlarının uzattığı renkli halının üzerine kurulup uçmaya çalışmak yerine, CHP'yi tepeden tırnağa dönüştürecek Anthony Giddens tarzı teorisyenler bulup çevresine almalı ve onların sözlerine kulak vermeli. Mümtaz’er Tüköne-Zaman