KOMPEN'in hedefi 50 milyon dolarlık ihracat
KOMPEN Genel Müdürü Erdal Küçükşehir KOMPEN ve pencere sektörünü gazetemize anlattı. 'Türkiye'nin olduğu gibi KOMPEN'in de 2023 hedefleri olduğunu' dile getiren Küçükşehir, "en büyük hedefimiz ihracat rakamımızı 50 milyon doların üzerine çıkarmaktır" dedi
-Kompen ve çalışma sisteminiz hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Kompen bayilik sistemi ile çalışıyor. Biz PWC’den pencere ve kapı sistemleri üretiyoruz, 400’ün üzerinde bayimiz var. Bunların alt bayileri de hesapladığınızda yaklaşık 700’e yakın bir rakama tekabül ediyor. Dışarıdan biri olarak baktığınızda hakikaten Konyalı bizleri olarak mutlu ediyor.
Üretimimiz sadece Konya’da ama bize bağlı bölge müdürlüklerimiz ve depolarımız var, mesela İstanbul’un her iki yakasında, organik olarak bize bağlı yani bizimle çalışan arkadaşlarımız orada istihdam ediliyor. İzmir’de, Ankara’da, Diyarbakır’da, Adıyaman’da Trabzon’da ve Adana’da da temsilciliklerimiz var. Kompen ürünlerine Türkiye’nin her yanında ulaşmak mümkün.
-Hangi ülkelerle ihracat yapıyorsunuz, ithalat noktasında potansiyeliniz nedir ?
Sattığımız pazarlar zaman içerisinde değişkenlik gösteriyor. Mesela 2000’li yıllarda Rusya pazarına çok hakimdik. Sadece Kompen değil Türkiye deki tüm PWC üreticileri Rusya, Ukrayna pazarlarına çok hakimdi ama geçen yıllarda o pazarları kaybettik. Haksızlık rekabet sonucu kalitesiz birçok ürünün pazarlara girmesi sonucu pazar daraldı. Biz de Orta Doğu’da ve Kuzey Afrika’da yeni müşteriler bulduk, o boşluğu bunlarla kapattık. Tabi Arap Baharı ile beraber bu coğrafyada problemler baş gösterdi şu an biz Kompen olarak da Güneyi Amerika ile ciddi manada ilgileniyoruz. Orada temas ettiğimiz müşteriler var.
-PWC’nin ham maddesi petrol ama söylediğiniz ülkeler de petrol ülkeleri. 'Biz bunu bir dönem Ortadoğu’ya, Rusya’ya sattık' dediniz yani petrolün olduğu ülkelere bunu başarabilmiş miyiz?
Bunu şöyle başarabilmişiz; Son tüketiciye olan ürünü üretmekte Türkiye mesafe kat etmiş, yani bizim sektöre bakıldığında, başarabilmişiz. Ham madde açısından baktığınızda, profili üretmek için gerekli olan kimya ürünü PWC dediğimiz ham maddeyi, ne yazık ki bugün Türkiye’de sadece bir üretici üretiyor Petkim. Bunu da yıllar önce devlet kuruluşu olarak kurulmuş ama yatırım yapılmamış, sonra özelleştirilmiş. Türkiye, tüketimin neredeyse yüzde 83’ünü ithal etmek zorunda kalıyor. Çünkü Türkiye’deki üretim, tüketimi karşılamıyor.
-Bir Konyalı, Konyalı bir başbakanın artık olmaması Konya’yı nasıl etkiler?
Bu soru bayilerimiz tarafından bana da geliyor, tabi bilimsel olarak verilere baktığınızda bir balondan bahsetmek mümkün değil, çünkü bu inşaatın bu trendini sadece Konya ile alakalı düşünmesinler. Öte tarafta Konyalı kimliğimizde, belki içimiz buruldu ama bir sanayici olarak baktığınızda bunun çok etkileyeceğini düşünmüyorum.
-Sektörün problemlerinden bahseder misiniz?
Bizim sektör olarak bazı problemlerimiz var; rekabetten dolayı problem var, ikincisi kalitesiz standartlarda bazı rekabete yol açan uygulamalar var. Bunlar çözülürse sektörün önü daha da açılmış olacak.
-Konya Teşvik Bölgesi farklılıkları sizi etkiliyor mu?
Geçmiş dönemde teşvikler farklıydı. Son dönemdeki teşvik uygulamalarında bölgelere ayrıldı. Bölgelere göre teşvik oranları ve maliyetler farklı farklı. Hükümet Güney Doğu Anadolu’daki bu sosyal yapı dengesiz gelişimi ve dağılımı dikkate alarak oraya daha iyi teşvik alanı uygulaması yaptı. Biz merkezimizi Konya olarak belirledik. Yalnız, Konya için de farklı teşvik uygulamalarına gidilirse yatırım daha da artar.
-Biraz kıyas yapmak istesek Konya ile hangi ili aynı segmente koyabiliriz?
Kompen olarak pazar payımız İç Anadolu'da çok iyi, Konya zaten merkezimiz, ana yurdumuz. Burada şüphesiz en iyi durumdayız. Doğu Anadolu'da Diyarbakır, Van bölgelerinde iyiyiz, Şanlıurfa'da çok iyiyiz. Gaziantep'te o kadar iyiyiz diyemem çünkü, bizim sektörde faaliyet gösteren 5-6 tane üretici var, daha çok onlar o pazara hakim. Akdeniz'de iyiyiyiz, Mersin'den Antalya’ya kadar olan coğrafyada, Erzurum’da, Sivas’ta Doğu Karadeniz özellikle Samsun, Trabzon’a kadar coğrafyada iyiyiz, bununla beraber Ege Bölgesi'nde biraz daha saydığımız bölgelere göre zayıfız diyelim, Marmara bölgesi içinde aynı şeyi söylemek mümkün ama Anadolu’da hakikaten en iyi üç firma arasındayız diyebilirim. Bazı illerde birinciyiz, bazı illerde ikinci, bazı illerde üçüncüyüz ama Anadolu’da hakikaten iyiyiz.
-Çok farklı iller saydınız, mesela Erzurum dediniz, Mersin dediniz, burada farklı iklimler yaşanıyor ve bunların standartları farklılık gösteriyor mu ?
Tabi, şüphesiz. Mesela Rusya’ya, Tataristan’a sattığınız ürünü Libya’ya satamazsınız. Bu her iki ürünün hem geçirgenliği, ham maddelerinin farklı olması gerekiyor. Çünkü o bölgelerde yılın üç ayı güneş görülürken diğerinde yılın 10-11 ay güneş görülüyor. Birinde hava sıcaklığı 50 derecede, birinde hava sıcaklığı 15 derecenin üzerine çıkmıyor. Plastik, neticede elastik bir malzeme ve siz bütün bunları dikkate almak durumundasınız. Zaten bizim hem ihracatta hem yurt içinde temelinde yatan da bu. Yoksa biz Ortadoğu devletlerinde veya Kuzey Afrika’da bu kadar ünlü olamazdık, belki bir kereye mahsus ürün satardık ama sonrası gelmezdi.
-Kompen’in nihai hedefi nedir?
Tabi ki, 2023 için kendimize koyduğumuz hedef, ilk bin içerisindeki yerimizi ilk 500’e taşıyabilmek diyebilirim. Yeni yatırımlarımız var; özellikle Avrupa pazarı için eksiklerimiz vardı, bu yıl içerisinde onları tamamlamayı düşünüyoruz. A+ Plus dediğimiz yani üst tüketiciye yönelik bir sistem yapmayı düşünüyoruz. Bunun dışında da yatırımlarımız var. Hem tesis yenileme hem kapasite artırma olarak devam ediyor. İstihdam sayımızda 500’ü geçmeyi düşünüyoruz ki inşallah gerçekleştiririz, İhracat olarak yıllık 50 milyon dolar gibi bir hedefimiz var.
Erdal Küçükşehir’i tanıyabilir miyiz?
1969 Konya doğumluyum. İlkokulu Meram’ da okudum, Gazi Lisesi’ni bitirdikten sonra Ankara’ da Mühendislik eğitimi aldım. 1996 yılında Mühendis olarak Kompen’de iş hayatına başladım. 20 yıldır Kompen’de görev yapıyorum. Üretim planlamadan pazarlama müdürlüğüne kadar birçok değişik konumlarda görev yaptım. 2008’den bu yana da Kompen Genel Müdürlüğü görevini üstlendim.
Röportaj-M.Ali Elmacı-Ahmet Gökbaş