"Lohusa depresyonu" hastanedeki psikolojik destekle önleniyor

"Lohusa depresyonu" hastanedeki psikolojik destekle önleniyor

Adana'da Ceyhan Devlet Hastanesinde hayata geçirilen proje kapsamında yeni doğum yapmış annelerin lohusalık sürecinde yaşadıkları depresyonu ve uyum sürecini uzmanların desteğiyle aşması sağlanıyor- Başhekim Süleyman Barış Kartal:- "Lohusalık döneminde an

ADANA (AA) - İSMİHAN ÖZGÜVEN - Adana'da Ceyhan Devlet Hastanesinde Lohusa Ruh Sağlığı İzlem Merkezi (LORİM) projesiyle yeni doğum yapmış annelerin lohusalık sürecinde yaşadıkları psikolojik sıkıntılar uzmanların yardımıyla aşması hedefleniyor.

"Mutlu anneler, sağlıklı bebekler ve huzurlu aileler" sloganıyla kurulan LORİM ile annelerin lohusalık sürecini en kaliteli şekilde geçirmeleri sağlanıyor. Proje kapsamında yeni doğum yapmış kadınlar, hastanede ya da aile hekimliklerinde doğum sonrası depresyon ölçeği kapsamında psikolojik bir teste tabi tutuluyor. Test sonucunda lohusalık depresyonu tespit edilen anneler, hastanedeki psikoloğa, ardından da gerekirse psikiyatriste yönlendiriliyor. Gerektiğinde haftada iki kez uzman psikologlarla bir araya gelen annelerin lohusalık sürecinde yaşadıkları sıkıntıları ve kaygıları kolay şekilde atlatmasına yardımcı olunuyor.

- "Problemler daha az yaşanacak"

Ceyhan Devlet Hastanesi Başhekimi Süleyman Barış Kartal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastane hemşirelerinden Havva Kılınç tarafından hazırlanan LORİM projesinin Sağlık Bakanlığından onay ve ek bütçe alarak kısa süre önce hayata geçirildiğini söyledi. Yeni doğum yapmış annelerin ruh sağlığının göz ardı edilebildiğini aktaran Kartal, bunların daha sistematik bir şekilde kontrol altında tutulması için projenin çok önemli olduğunu dile getirdi.

Kartal, projeyle lohusalık döneminde annelerin daha yakın takip altında olacağını, sadece kendileri değil çocukları ve eşlerinin daha mutlu, huzurlu bir aile yaşantısı içerisinde olacağını aktararak projenin yakın zamanda Türkiye'nin diğer kentlerindeki hastanelerde de uygulanacağına inandığını belirtti.

Sadece kendi hastanelerinde doğum yapanların değil, diğer hastanelerde doğum yapanların da proje kapsamında takibini yaptıklarını vurgulayan Kartal, şöyle devam etti:

"Eşler, kayınbabalar, kayınvalideler çoğu zaman lohusa kadının yaşadığı, içinde bulunduğu durumun farkında olmayabiliyorlar, onu farklı yorumlayabiliyorlar. Bunlar ister istemez aile içinde kavga, huzursuzluk, anlaşmazlık, hatta ayrılıklara kadar gidebiliyor. Bir lohusa annenin psikoza girip kendi bebeğine zarar verdiği bile görülmüş vakalar var. Bundan sonra bu tip problemler daha az yaşanacak hatta sıfıra indirgeneceğini varsayabiliriz. Lohusalık döneminde annelerimiz, daha yakın takip altında olacaklar ve sadece kendileri için değil çocukları, eşleri daha mutlu, huzurlu bir aile yaşantısı içerisinde hayatlarını sürdürecekler."

Proje sorumlusu hemşire Havva Kılınç da hamilelik sonrası yüzde 12 oranında lohusalık depresyonunun görülebildiğini, yüzde 1 oranında da psikoz tablosunun ortaya çıktığını belirterek mevcut hastaların bu dönemde mutlaka desteklenmesi gerektiğine işaret etti.

- Anneler mutlu

Yeni doğum yapan 39 yaşındaki Nuran Andız da 20 ve 15 yaşında iki oğlu olduğunu, 15 yıllık aranın ardından üçüncü çocuğunu kucağına almanın mutluluğunu yaşadığını anlattı. Uzun bir aranın ardından bebek sahibi olmanın kendisinde "Acaba bakabilir miyim?" gibi birtakım kaygılar oluşturduğunu dile getiren Andız, LORİM sayesinde psikologların yardımıyla bu süreci kolay bir şekilde atlattığını dile getirdi.

İlk çocuğunu kucağına alan Selcan Ziynet Sakarya ise zor bir hamilelik sürece geçirdiğini ve 15 gün önce erken doğum yaptığını, bununla ilgili ruhsal çöküntü yaşadığını dile getirdi. Sakarya, LORİM ile tanışmasıyla yaşadığı sıkıntıları uzmanlardan destek alarak aşmaya başladığını ve bu anlamda projenin çok anlamlı olduğunu kaydetti.

Kaynak:Haber Kaynağı