Mehtap Yılmaz Abdüllatif Şener'i fena bombaladı: Yuları...
Yen'i Akit yazarı Mehtap Yılmaz, Kılıçdaroğlu tarafından Konya'dan aday gösterilen Abdüllatif Şener'i bombaladı: Yukarı üstüne atıp dehlemiş herkes..
İşte Yılmaz'ın "Reis mi FETÖ’cüymüş, Bekir Bozdağ mı, ordu düşmanı Muharrem İnce?" başlıklı yazısı:
Kaç promil kafayla mitinglere gidiyor bu İnce, anlamadım!
Yok mu bir alkolmetre üfletsinler bu hadsiz herife?
Adıyaman mitinginde neydi o yaptığı?
Kendisiyle fotoğraf çekmek isteyen vatandaşa vurup geçmek neydi öyle?
Fotoğraf çekmezse çekmesin, o ayrı da…
Ne diye vurup geçiyor adamcağıza öyle?
Başkan adayıysa, başkan adayı kardeşim!
Ne hakkı var Ramazan ayında adamcağızı rencide etmeye?
Yooook, asıl derdini biliyorum…
24 Haziran yaklaştı ya…
Sandığatoslayacağını biliyor ya…
Bildiğiniz kayış koptu…Rot balans kalmadı adamda!
Ha malzeme sıkıntısı çekiyor ya…
Gitmiş yine “çöpleri karıştırmış!”
Bekir Bozdağ için FETÖ’cü diyor…
Reis’e FETÖ’cü diyor…
“Bunların alayı FETÖ’cüüüü” diye bas bas bağırıyor!
Yahu aklını peynir ekmekle mi yedin Muharrem İnce?
FETÖ’cü olsaydı Reis’e ne diye “15 Temmuz darbesini” yaptılar söylesene?
Niye çoluğuyla çocuğuyla katletmeye kalkıştılar? 15 Temmuz’da Kemal Kılıçdaroğlu, havalimanında darbecilerle anlaşıp kaçacak delik ararken…
Maç keyfi yapar gibi kahve içerek darbeyi televizyondan seyrederken… Bekir Bozdağ meclise bombalar yağarken, orada darbeci FETÖ’cülere meydan okuyordu!
FETÖ beni davalarla susturmaya çalıştığı vakit… AK Parti içindeki kriptolar benim telefonlarımı dahi açmadığı o bıçak sırtı süreçlerde, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, mücadeleme inanıyor, destek veriyordu!
Haaaa… O netameli süreçlerde…
Kimse aramazken arayan…
Sormazken soran Reis’e, Bekir Bozdağ’a ve AK kadroya FETÖ’cü diyecek adamın alnını karışlarım! Ha bir de Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’a gıcıktır bunlar!
Niye? 15 Temmuz darbesine destek verseydi, başarılı olabilirlerdi ama vermedi diye… Temel Paşa’ya da gıcık…
E niye?
“Afrin’e girmeyiiin, PYD terör örgütü değildiiir, SİHA’lar sivilleri öldürüyooor” diye CIAklayan Kemal Kılıçdaroğlu’na rağmen, Afrin’e girip binlerce PKK kalleşinin leşini yere serdi diye…
Afrin aslanı Metin Temel Paşa’nın da “apoletlerini sökecekmiş” kendince…
Yerse…
Hele dene de bak ne oluyor?
Millet iradesi o elleri nasıl kırıyor?
Ha bu arada…
Reis, bu milletin Cumhurbaşkanı, Başkomutan!
Peki Kemal Kılıçdaroğlu ne?
Önce bu Balıkesir’de bir müflis siyasi lideri Başbakan protokolüyle karşılayanlar hesap verse?
DİYARBAKIR AYAKTA!
Abdullatif! Bunun için sandalye yetmeeez!
Masa yetmez!
Merdivene çık ki görebilesin!
Ya da dur, dur!
Palyaçolar gibi ayağına tahta bacak tak ki, bir çimdik boyunla o insan seli içinde kaybolup gitmeyesin!
A üç beş kişiye konuşmak için eline mikrofon alan “ezik” Şener!
Siyasette kıyıya vurmuş…
Derkenar olmuş…
İrapta mahalli kalmamış…
Daha neyle betimleyeyim?
Aha da vaziyeti ortada!
Müflisin dibi bir siyasetçi…
Senelerdir ortalıkta serseri mayın gibi dolaşıyor.
Erdoğan’a “çemkirip”, “Ne var? Beni de gör be abi…İşte Reis’e çakıyorum abi…” diye üst akla el sallaya sallaya nihayet birileri fark etmiş…
Tutmuş CHP milletvekili adayı etmiş diye öyle bir sevindirik olmuş ki artık kim tutar Abdullatif Şener’i?
Vitesi boşa almış kaptırmış gidiyor…
Sandalyeye çıkıyooor, olmuyor…
Masaya çıkıyooor, olmuyor…
“Takdiri ilahi gömmüş işte neyin peşindesin?” deseeen?
Ohoooo, kayış kopmuş çoktan…
Bildiğin Sisifos gibi…
Çalışıyor, çabalıyor ama hooop yine aynı noktaya…
Bir türlü çukurdan çıkamıyor!
Yazık… “Ay bırakın kendi başını yesin” diye yuları üstüne atıp dehlemiş herkes…
O değil de bir çimdik adama iki masa niye? Üç beş kişiye konuşacak hepi topu… O mikrofon niye?