Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu, Başkan Hafize Gaye Erkan başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda politika faizini 500 baz puan artırarak yüzde 35'ten yüzde 40'a çıkardı. TCMB, faiz artırım kararını enflasyonun kontrol altına alınması ve fiyat istikrarının sağlanması amacıyla aldığını açıkladı.

Toplantıda alınan karara ilişkin yapılan basın duyurusunda, ekim ayında bir miktar gerileyen manşet enflasyonun, Enflasyon Raporu'nda belirtilen görünümle uyumlu seyrettiği belirtildi. Yurt içi talebin mevcut seviyesi, hizmet fiyatlarındaki katılık ve jeopolitik risklerin enflasyon baskılarını canlı tuttuğuna vurgu yapılırken, aynı zamanda parasal sıkılaştırmanın finansal koşullara yansımasıyla yurt içi talepteki dengelenmenin başladığına işaret eden göstergelerin bulunduğu ifade edildi.

Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarında sınırlı bir iyileşme gözlendiğini değerlendirirken, dış finansman koşullarındaki iyileşme, rezervlerdeki artış, talepteki dengelenmenin cari işlemler hesabına desteği ve Türk lirası varlıklara yönelik artan talebin, döviz kuru istikrarı ve para politikasının etkinliğine güçlü katkıda bulunduğunu belirtti.

Açıklamada, Kurul'un dezenflasyonun tesisi için gerekli parasal sıkılık düzeyine önemli ölçüde yaklaşıldığını değerlendirdiği ve parasal sıkılaştırma hızının yavaşlatılacağı, ancak fiyat istikrarının kalıcı tesisi için gerektiği müddetçe sürdürüleceği ifade edildi. Kurul, mevcut mikro- ve makroihtiyati çerçeveyi sadeleştirme kararı aldığını ve kredi faizlerinin hedeflenen finansal sıkılık düzeyiyle uyumlu olduğunu belirtirken, parasal sıkılaştırma ve düzenlemelerin aktarım mekanizmasını güçlendirmeye devam edeceğini vurguladı.

Sonuç olarak, Kurul, politika kararlarını enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlamak amacıyla almaya devam edeceğini belirtirken, enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergelerin yakından takip edileceği ve fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda tüm araçların kullanılacağı vurgulandı. Kurul'un kararlarının öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede alınacağı da açıklamanın bir diğer önemli noktası oldu.