Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden Doç. Dr. Yiğit Anıl Güzelipek, MÜSİAD Konya Şubesinde düzenlenen programda Rusya Ukrayna savaşı ve Türkiye'nin konumunu anlattı.

"UKRAYNA SAVAŞI TÜRKİYE EKONOMİSİNE FIRSATLAR SUNUYOR"

Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden Doç. Dr. Yiğit Anıl Güzelipek, MÜSİAD Konya Şubesinde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin hem Rusya hem de Ukrayna açısından aktif rol aldığını belirterek “Çatışmanın Türkiye açısında bir önemli boyutu da batı ittifakı NATO içerisindeki konumu dolayısıyla jeopolitik konumunun öne çıkmasıdır. Türkiye'nin Montrö Anlaşması çerçevesindeki yükümlülükleri de Ukrayna'da devam eden krizde gündeme gelen meseleler arasındadır. Türk dış politikası açısından bu süreçte liderlik pozisyonu, hızlı manevra yapabilme, hızlı karar alabilme, Cumhurbaşkanımızın Putin ve Zelenskiy ile olan ilişkileri açısından ve Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’nun diplomasi hamleleriyle Ukrayna ile Rusya’yı bir araya getirme gayretinin büyük bir başarı olduğunu görmekteyiz. Ayrıca Türkiye, ekonomik ve jeopolitik anlamda büyük fırsatlar da elde edecektir” ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE TUZAĞA ÇEKİLMEK İSTENDİ

Doç. Dr. Yiğit Anıl Güzelipek; "Türkiye tarafsızlığını korurken Batılı ülkeler Türkiye’nin tarafsızlığını SİHA’lar üzerinden bozmak için Ukrayna’ya ihraç edilen Bayraktar TB2'lerin Rus araçlarını vurduğunu her fırsatta dile getiren Batı, Rusya’yı Türkiye’ye karşı SİHA’lar üzerinden kışkırtmaya çalıştı. Özellikle Almanya’nın Türkiye’yi bu diplomat ilişkisinde krize sokma adına Algı manipülasyonu ile “Savaş esnasında Tarafsız olan Türkiye’nin Ukrayna’ya silah temin ediyor” algısı ile servis edilen haberlerle Türkiye’nin başarısını krize çevirmeye çalıştı. Türk dış politikası açısından bu süreçte liderlik pozisyonu, hızlı manevra yapabilme, hızlı karar alabilme, Cumhurbaşkanımızın Putin ve Zelenskiy ile olan ilişkileri açısından ve Bakan Çavuşoğlu’nun Montrö Anlaşması çerçevesindeki diplomasi hamleleri ile bu manipüleyi çürüttü" dedi.

SAVAŞIN TÜRKİYE EKONOMİSİNE ETKİSİ FIRSATLAR SUNUYOR

Rusya'ya özellikle doğalgazda bağımlılığı bulunan Avrupa’nın özellikle bu konuda öne çıkan devletlerden bir tanesi Rusya’ya gaz konusundaki bağımlılığı en yüksek ülkelerden Almanya olduğunu söyleyen Doç. Dr. Yiğit Anıl Güzelipek, "Rusya’nın tutumu önümüzdeki süreçte Avrupa ülkelerinin alternatif enerji kaynaklarına yönelmesi sonucunu doğuracaktır. Bu durumda Azeri ve İran gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya ileten hatların Avrupa’nın enerji ithalatı içerisindeki payının artırılması gündeme gelecektir. Güney Gaz Koridoru projesi üzerinden inşa edilen ve hali hazırda bu görevi gerçekleştiren TANAP benzeri projeler Türkiye’nin jeopolitik önemine ve ekonomik gelirlerine çok ciddi katkılar yapabilir. Ayrıca hava trafiğinde Türkiye’nin tercih edilen bir durum haline gelmesi, Rusya ile ihracatın daha da gelişmesine sebep olacaktır. Avrupa ülkelerinde birçok alanda Türkiye ile ticari ilişkileri daha çok yoğunlaşacağını görebiliriz" şeklinde konuştu.

YAPTIRIMLAR ÇOK BÜYÜK BİR NİTELİKTE DEĞİL

Doç. Dr. Yiğit Anıl Güzelipek: "Yaptırımlar sadece küçük bankalara, Sberbank ve VTB listede yokAB dışişleri bakanları 27 birey ve kuruluşa- aralarında Rus karar vericileri ve ayrılıkçı bölgeleri destekler veren bankalar da bulunuyor- yaptırım açıkladı. Şimdilik listede küçük bankalar olması uzmanlara göre Rusya’nın finansal sistemine kökten bir darbe vurabilecek nitelikte değil. Özellikle enerjiye karşı bir yaptırım yapılamaz" dedi.

PARA TRANSFERİNDEKİ KRİZ, KRİPTO PARALAR İLE ÇÖZÜLECEKTİR

Doç. Dr. Yiğit Anıl Güzelipek, "Rusya'ya yönelik SWIFT kararının etkileri sürerken Kripto paraların son günlerde bu kadar keskin bir şekilde değer kazanmasının arkasında Rusya'ya uygulanan yaptırımların dijital para birimlerine ilginin yükselmesine yol açacağı beklentisi var. Kripto paralar şu anda ABD ve müttefikleri tarafından Rusya’ya karşı kullanılan ana silah olan yaptırımlardan kaçınmak için Rusya tarafından kullanılabilir. Çatışmanın Türkiye açısında bir önemli boyutu da Batı ittifakı NATO içerisindeki konumu dolayısıyla jeopolitik konumunun öne çıkmasıdır. Türkiye'nin Montrö Anlaşması çerçevesindeki yükümlülükleri de Ukrayna'da devam eden krizde gündeme gelen meseleler arasındadır. Çatışma durumu Avrupa’nın ithalat-ihracat dengesine olumsuz bir etki yarattı. Bu durum şimdiden petrol ve doğalgaz fiyatlarına da yansımış durumda" ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE'NİN JEOPOLİTİK ÖNEMİ ARTACAK

'Çatışmanın Türkiye açısında bir önemli boyutu da Batı ittifakı NATO içerisindeki konumu dolayısıyla jeopolitik konumunun öne çıkmasıdır' diyen Doç. Dr. Yiğit Anıl Güzelipek, "Rusya'nın saldırgan bir devlet olarak öne çıkmasıyla son yıllarda Türkiye ile ABD ve Avrupa arasında yaşanan gerginliğin bir sonucu olarak ittifak içindeki önemi görmezden gelinen Türkiye'nin rolü tekrardan hatırlanacaktır. Türkiye'nin bu rolünün ittifak içerisinde hak ettiği önemi tekrardan kazanması Türkiye'nin gerek bölgesel gerekse küresel anlamda izlediği dış politikaya ciddi oranda destek sunacaktır" diye konuştu.

TÜRKİYE SURİYEDE DAHA ETKİLİ VE YETKİLİ OLACAKTIR

Rusya'nın askeri imkanlarının önemli bir kısmını Suriye'den Ukrayna'ya kaydırdığını belirten Doç. Dr. Yiğit Anıl Güzelipek, "Hem görece modern askeri ekipmanları, tecrübeli pilot ve özel kuvvetler gibi unsurları askeri dengeleri, Rusya'nın Suriye bağlamında askeri ikmal imkanlarını kısıtlayacağını ifade eden, Yiğit Anıl Güzelipek "Rusya'nın Ukrayna’ya başlattığı işgal girişimi Suriye'yi ciddi anlamda etkileyecek. Ülkedeki güç dengelerini tamamen değiştirecektir. Türkiye’nin bölgede daha yetkili ve etkili olacağını öngörüyorum" ifadesini kullandı.

Doç. Dr. Yiğit Anıl Güzelipek daha sonra programın sonunda misafirlerin sorularını cevapladı. İyilik temennisi ve MÜSİAD Konya Şubesi Başkanı Hilmi Kağnıcının Yiğit Anıl Güzelipek’e hediye takdimi ile program sona erdi.