Müslümanlığımızın tedaviye ihtiyacı var…

Sevgili nitelikli Memleket sitesi okurlarım, öncelikle Rabbim tüm insanlığa ve özellikle Müslümanlara akıl fikir zihin açıklığı beden ve ruh sağlığı versin.

Aylardır aklıma takılan sorular la başlamak istiyorum…

Mevlitlere oluk oluk para akıtan, düğün sonrası “After Party’leri” ihmal etmeyen, ezanla karışık müzikler çalarken gelinle damadın muhakkak bir merdivenden aşağı indiği, İngiliz kraliyet balosunu bile geride bırakan düğünlere özenen, lüks yatlarda beyaz elbiseleriyle doğum günü partisi kutlamaya alışan, gösteriş düşkünü, dünya ve madde bağımlısı Müslümanları kim tedavi edecek?

Marka başörtüleri, siyah gözlükleri, yüksek topukları ve lüks jipleriyle gecelere akan, bir konser biletine milyarlar saçan, hiçbir tesettür defilesini kaçırmayan, pahalı telefonlarıyla tik tok videosu çeken, tüm özel hayatlarını Instagram’a açan, kınadığımız ne varsa başına İslami ibaresini koyarak yapan, kadının kocasına bir dilim kek, bir bardak çay vermesine bile itiraz ederek feminizmin kurucularını bile hayretler içerisinde bırakan, marka ve lüks bağımlısı tesettürlü Müslüman kızlarımızı kim tedavi edecek?

VİP umreden aşağı kabul etmeyen, Zemzem Towers’dan aşağı konaklamayan, rezidansların ve özel güvenlikli sitelerin dışında yaşayamayan, yurtdışı tatillerini ihmal etmeyen, sadece zenginlerle oturup kalkan ve bu dünyayı küçük bir cennete çevirmeye çalışan konfor ve madde bağımlısı Müslümanları kim tedavi edecek?

Makamını arabasız, sekretersiz, özel kalemsiz, korumasız yaşayamayan, koltuğu elinden alınınca kriz üstüne kriz geçiren, küçük bir müdürlük için bile aşındırmadık kapı bırakmayan, şeref ve itibarı malda, makamda ve parada gören, bunları kaybedince de itibarını kaybettiğini zanneden müslüman mı olduk.

Makam mevki sahibi olmak için gerekirse; ahlakını, adaletini, merhametini ve değerlerini bile gözden çıkarabilen makam bağımlısı Müslümanlarımızı kim tedavi edecek?

Hazreti Peygamberin: “Bir sürüye salınan iki aç kurdun sürüye verdiği zarar, kişinin mal ve şeref (makam, mevki, itibar) hırsıyla dine verdiği zarardan daha fazla değildir.” Aklıma hemen bu şerefli söz geldi. (Tirmizi)

Peygamberin uyardığı gibi oturduğu makamı korumak veya daha üst bir makama gelebilmek için sürüye dalan bir kurt gibi etrafında kim varsa boğup parçalayıp bir kenara atan, dişinin geçmediği hiçbir makam, dilinin değmediği hiçbir dünyalık bırakmak istemeyen koltuk bağımlısı Müslümanları kim tedavi edecek?

Asıl işi bu sorunlara çare üretmek olması gerekirken devlet destekli , İslami çalışmaların sadece para ve güçle yapılabileceğine iman etmiş, adı sivil kendi resmi bir kısım STK’larımızı kim tedavi edecek?

Hazreti Peygamber'in açlıktan karnına taş bağladığını anlatırken bile para kazanabilen,
İslam’ın ana prensiplerini ve hatta kaderi bile inkâr edebilecek cesarette olmasına rağmen haramlarla, haksızlıklarla, adaletsizliklerle ilgili gıkını bile çıkaramayan, statükoyu devam ettirmek ve kazanımlarını kaybetmemek adına kendini bile kaybeden zavallı bir kısım hocaları kim tedavi edecek?

Ve en kötüsü de bir asgari ücretle kendisi dahil dört nüfus geçindirmeye çalışan, çocuğunun okul masraflarını bile karşılayamayan, yada parasızlıktan evlenemeyen, borç batağında inim inim inleyen garip Müslümanların, tüm bu olup bitene, lükse, israfa, gösterişe, umarsızlığa, pervasızlığa bakarak , din ve dindarlıkla ilgili bakış açılarına, yaptıkları sorgulamalarına kim cevap verecek?

Rabbimiz; Bakara 195: Allah yolunda harcama yapın; kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın. İyilik edin, kuşkusuz Allah iyilik edenleri sever.

Bakara 262: Mallarını Allah yolunda harcayan, sonra da harcadıklarının arkasından başa kakıp incitmeyenler için rablerinin katında özel karşılık vardır. Artık onlar için korku yoktur, onlar üzüntü de çekmeyeceklerdir.
Der Kur’an’da mal sevgisi ile alakalı 25 ayetten sadece ikisini hatırlayalım.

Hazreti Peygamber: “Sizden öncekileri mal sevgisi helak etti.
Bu sevgi onlara akrabalarıyla ve dostlarıyla ilişkiyi kesmeyi emretti. Kestiler. Cimriliği emretti. Cimrileştiler. Günahı emretti. Girdiler. Zulmü emretti. Yaptılar. En sonunda da helak oldular.”
(Camiu’s-sağir) uyarısına muhatap olmayalım inşaAllah..

Hoşça sağlıcakla kalın ama en önemlisi, adam gibi Müslüman kalın.

Selam ve dua ile.

tabut.jpg

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum