Nedim Şener Burak Akın olayının perde arkasını yazdı
Meğer Burak Akın ne kendiliğinden gidip itirafçı olmuş ne de olay “ankesörlü hat” operasyonuyla ortaya çıkarılmış. Burak Akın ve daha birçok FETÖ’cü Türk Silahlı Kuvvetleri adli makamlarının yaptığı titiz bir çalışmayla belirlenmiş.
Nedim Şener bugünkü köşesinde Yüzbaşı Burak Akın olayının perde arkasını yazdı. "Meğer Burak Akın ne kendiliğinden gidip itirafçı olmuş ne de olay “ankesörlü hat” operasyonuyla ortaya çıkarılmış. Burak Akın ve daha birçok FETÖ’cü Türk Silahlı Kuvvetleri adli makamlarının yaptığı titiz bir çalışmayla belirlenmiş" diyen Şener'in yazısında şunları söyledi:
“Onu tanıyan FETÖ’cü darbecinin iterek bina dışına çıkarması şüphe ile karşılandı. Beylik tabancası belinde olduğu halde hiç davranmadığı görüldü. Davranışlarının Özel Kuvvetler’den birine uygun olmadığı gözlendi. Darbe gecesi vurulanlar ortada bırakılırken darbecilerin bir tek onu ambulansla hastaneye göndermesi şüpheyle karşılandı.
VURAN AYRI HÜCREDEN
O gece yaralanması onu vuran kişinin tanımamasına yani aynı hücreden olmamasına bağlandı. Burak Akın, FETÖ’cülere has soyadı değişikliğine başvurmuştu. “Acıbucu” soyadını ‘Akın” olarak değiştirmişti. Burak Akın’dan şüpheler artınca takibe alındı.
Darbe gecesinin “kahramanlarından” olduğu için son derece dikkatli davranıldı. Ona FETÖ’cü olduğunun bilindiği hissettirildi. Gözetim altına alındı. Paniğe kapılan Burak Akın FETÖ’cülerle görüştü. Yakalanacağını anlayınca Genelkurmay Başsavcısı, şimdinin Kara Kuvvetleri Adli Müşaviri Albay Mehmet Yüzbaşıoğlu’na itiraflarda bulundu.
FETÖ imamlarıyla ankesörlü telefonla görüştüğünü itiraf etti. 11 sivil imamın ve görevdeki iki subayın adını verdi. Anlayacağınız FETÖ ile mücadele iğne ile kuyu kazmak değil iğne ile maden kazmak gibi...”