Nedim Şener ile Canan Kaftancıoğlu'nun davasında karar çıktı
Posta Gazetesi köşe yazarı Nedim Şener, CHP İstanbul İlBaşkanı Canan Kaftancıoğlu'nun hesabını kapattırmakiçin yaptığı suç duyurusunun 'takipsizlik' kararıylasonuçlandığını duyurdu
Posta Gazetesi köşe yazarı Nedim Şener, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun hesabını kapattırmak
için yaptığı suç duyurusunun 'takipsizlik' kararıyla sonuçlandığını duyurdu.
İki isim arasındaki kavga twitter'da bir kullanıcının "Nedim Şener'i tebrik ediyorum, senin nasıl bir pislik olduğunu daha önceden tespit etmiş ve engellemiş" demesi üzerine Şener'in o kişiye cevap olarak yazdığı "Çamurdur bulaşmasın diye..." cevabı üzerine ise adliyelik olmuştu. Kaftancıoğlu bu ifade nedeniyle Şener'den şikayetçi oldu. Posta Gazetesi yazarı Nedim Şener şikayet üzerine ifade verdi ve suç duyurusunu inceleyen Büyükçekmece Savcılığı soruşturmayı "takipsizlik" kararıyla sonuçlandırdı.
Şener'in "Çamur" başlıklı yazısında davanın takipsizlikle sonuçlandığını duyurdu.
BEN ONUN GİBİ BEDDUA ETMEMİŞTİM
Ben onun gibi “O inandığınız Allah’ınız sizin de belanızı versin” diye beddua da etmemiştim ne 15 Temmuz gecesi sokağa çıkan halkı aşağılamıştım ne de küfür etmiştim. Sadece, “Çamur…” demiştim. Kimi kastettiğimi dikkatli okurlarım hatırlayacaktır. Evet, terbiye ve ahlak yoksunu CHP İstanbul İl Başkanlığı’na seçilen C.K.’dan söz ediyorum. C.K., CHP İstanbul İl Başkanı olmadan önce twitter üzerinden durup dururken bana saldırmıştı. Amacı belliydi. Siyasi hırsı yaptırıyordu bunu ona. Paçalarıma yapışan çamur gibi olmuştu. Daha ileri gitmesin diye çareyi onu twitter’da engellemekte buldum. 16 Ocak 2018 günü yani henüz CHP İl Başkanı seçilmeden hemen önce twitter’da bir kullanıcı “Nedim Şener’i tebrik ediyorum, senin nasıl bir pislik olduğunu çok önceden tespit etmiş ve engellemiş” deyince, o kişiye cevap olarak, “Çamurdur bulaşmasın diye...” cevabını verdim. Hesabımı kapatmak istedi 17 Ocak 2018 günü CHP İl Başkanı olur olmaz avukatına talimat vererek hakkımda Büyükçekmece Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. 9 Şubat 2018 tarihli dilekçede, benim twitter hesabımın kapatılmasını isterken, hakkımda; hakaret, iftira, kişilik haklarına saldırı, tehdit, bilişim teknolojileri vasıtasıyla herkesin gözünde küçük düşürme, kişilerin huzurunu bozmaktan dava açılmasını istedi. Tuhaf değil gülünç taleplerdi ama gittim ifademi verdim. İşin ironik kısmı, kendisi ağır küfür ve hakaret içiren twitter mesajları nedeniyle yargılanan C.K’nın ve avukatının benim sadece, “Çamurdur bulaşmasın diye” mesajım nedeniyle hesabımı kapattırmak ve hakkımda bu kadar çok ceza istemesiydi. Oysa, onun yargılandığı dava konusu mesajları bırakın burada yazmayı okuması bile insanın yüzünü kızartıyor.
TAKİPSİZLİK ÇIKTI
C.K., twitleri nedeniyle yargılandığı davada yaptığı savunmada şu kelimeleri etmiş; “Unutmayalım ki; siyasilerin, parti başkanlarının diğer insanlara nazaran ağır eleştirilere daha fazla katlanmak zorunda oldukları demokratik toplumlarda geniş bir kabul görmüştür. Bu eleştiriler çok sert, hatta kırıcı, ağır eleştiri abartıya dayalı bile olabilir.” demiş. İşte C.K. tam budur; ikiyüzlü utanmazlık. Bir yandan, “7 yıl önce attığım twitler nedeniyle yargılanıyorum bunlar hakaret değil ifade özgürlüğü, eleştiridir” der, diğer taraftan benim, “Çamurdur bulaşmasın diye…” yazdığım cümle için, hesabımın kapatılmasını ister ve altı konuda suç duyurusunda bulunur. Dediğim gibi gittim ifademi verdim, suç duyurusu yapılan Büyükçekmece Savcılığı soruşturmayı tamamlamış ve hakkımda “takipsizlik kararı” vermiş. Söylediğim gibi, C.K., yazdığı saçma sapan ve hakaret dolu twitleri nedeniyle yargılanıyor. Umarım beraat eder, çünkü terbiye ve ahlaktan yoksun olmak ceza gerektiren bir suç değildir. Ayrıca içinde bulunduğu çürümüşlük ceza ile de tedavi edilemez.