Ocak ayı enflasyon rakamları
BAGEV ve ATB Yönetim Kurulu Başkanı Çandır:- "Önümüzdeki aylar için gerekli önlemler alınabilirse, enflasyonda en kötüleri yaşamak zorunda kalmayabiliriz"
ANTALYA (AA) - Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı (BAGEV) ve Antalya Ticaret Borsası (ATB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, ocak ayı enflasyon rakamlarına ilişkin, "Önümüzdeki aylar için gerekli önlemler alınabilirse, enflasyonda en kötüleri yaşamak zorunda kalmayabiliriz." ifadesini kullandı.
Çandır, yazılı açıklamasında, Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) açıkladığı ocak ayı enflasyon rakamlarını değerlendirdi.
Ali Çandır, 2017 yılının ilk ayında enflasyonun beklentilerin çok üzerinde gerçekleştiğine işaret etti. 2003 yılından bu yana en yüksek enflasyon rakamlarına ulaşıldığına değinen Çandır, "Bu artışların talep ağırlıklı olmaktan çok maliyet ağırlıklı olması, bizleri çok daha dikkatli olmaya sevk etmektedir. Özellikle döviz fiyatlarındaki artışlar, önce üretici fiyatlarını daha sonra da tüketici fiyatlarını baskı altına alacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Tüketici enflasyonunun Antalya, Burdur, Isparta'yı kapsayan Batı Akdeniz'de yüzde 2,51 ile ülke ortalamasının üzerinde gerçekleştiğine dikkati çeken Çandır, üretici enflasyonunun ise ülke ortalaması olan yüzde 3,98 ile aynı oranda olduğunu kaydetti. Çandır, tüketici enflasyonundaki yüksekliğin talepten değil, girdi maliyetlerinin yüksekliğinden kaynaklandığını vurguladı.
- "İstenmeyen rakamların önüne geçilebilir"
Yıllık enflasyonun henüz rekor seviyede olmadığını, gelecek aylar için gerekli önlemlerin alınmasıyla enflasyonda istenmeyen rakamların önüne geçilebileceğini ifade eden Çandır, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
"TÜFE Türkiye ortalamasında yüzde 9,22, bölgemizde yüzde 9,68 ve ÜFE'de de yüzde 13,69 olan yıllık enflasyonlar, karşılaştığımız en yüksek değerler değildir. Yani eğer önümüzdeki aylar için gerekli önlemler alınabilirse, enflasyonda en kötüleri yaşamak zorunda kalmayabiliriz. Özellikle Merkez Bankamızın birincil görevi olan fiyat istikrarını sağlama görevine odaklanması, zaten talep yetersizliği içerisinde olan piyasanın bir de fiyat artışları baskısıyla karşı karşıya kalması yükünü hafifletici etki yaratacaktır."
- "Tek noktadan genelleme yanıltıcı"
TÜİK'in ocak ayından itibaren tarım ve gıdanın sepetteki ağırlığını yüzde 23'ten yüzde 21'e düşürürken, özel kapsamlı enflasyon göstergelerini değiştirerek yeni göstergeler eklediğini anımsatan Çandır, açıklamasında şu değerlendirmelerde bulundu:
"İlan edilen tüm enflasyon rakamları bu değişikliklere göre yapıldı. Ocak ayı, tarımsal açıdan mevsim etkisinin ağırlıklı yaşandığı bir aydır. Bu yüzden özellikle yaş sebze, meyvede bir dalgalanma yaşanır. Nitekim ocak ayında yüzde 34'lük bir artış ilan edilmiştir. Ancak yaş sebze meyvenin yıllık enflasyonu yüzde 12 ve 12 aylık ortalamalara göre ise yüzde 2,92 seviyesinde gerçekleşmiştir. Yani uzun dönemli bir analizde yaş sebze meyvenin enflasyonu hala çok düşüktür. Dolayısıyla tek bir noktaya bakıp genelleme yapmak yanıltıcı olabilmektedir."
Çandır, geçen yılın enflasyon rakamlarını da değerlendirdi. 2016'nın şubat, mart, ağustos aylarında negatif enflasyon ilan edildiğini belirten Çandır, "Diğer 8 ayın beşinde yüzde 1'den küçük, üçünde ise yüzde 1'den büyük enflasyon rakamları ilan edilmiş. Bu yıl benzer bir enflasyon serisi yakalayamazsak çift haneye demir atmış bir enflasyon yılı olma riski taşımaktayız. Tetikleyici etkisi bakımından üretici fiyatları enflasyonunda da geçen yılın aynı aylarında ciddi düşük enflasyonlar söz konusu olmuştur. Bu da enflasyonda yükseliş riskini artıran bir durum olarak karşımızda durmaktadır." ifadelerini kullandı.
AA
Kaynak: