WASHINGTON (AA) - ABD'nin Orlando kentinde çoğunlukla eşcinsellerin gittiği bir gece kulübünde 49 kişiyi öldüren Omar Mateen'in, kulübün müdavimleri arasında olduğuna ilişkin iddialar üzerine Federal Soruşturma Bürosu (FBI) iddiaları araştırmak üzere harekete geçti.

ABD yakın tarihinin en kanlı toplu katliamını yapan Omar Mateen'in saldırıyı neden gerçekleştirdiğine dair soruşturmalar sürüyor. Polisin "DAEŞ'e bağlılığını ifade etti" dediği, eşinin ruhsal bakımdan hasta olduğunu söylediği ve babasının da "Eşcinsellerden nefret ederdi" ifadesini kulandığı Mateen hakkında yeni iddialar ortaya atıldı.

Cumartesi gününü pazara bağlayan gece meydana gelen olayda saldırı silahları kullanarak gece kulübündeki 49 kişinin ölümüne, 53 kişinin yaralanmasına yol açan 29 yaşındaki Omar Mateen'in "Pulse" adlı gece kulübüne birçok kez gittiği iddia edildi. Mateen'in ayrıca telefonunda daha çok eşcinsellerin kullandığı arkadaş bulma uygulamaları kullandığı ileri sürüldü.

Gece kulübünün müşterilerinden bazıları, Mateen'i birçok kez kulüpte gördüklerini, Mateen'in genellikle eşcinsel kişilerin üye olduğu arkadaş bulma sitelerinin telefon uygulamalarını kullandığını söyledi.

Adının açıklanmasını istemeyen bir yetkili, saldırıyı soruşturan FBI yetkililerinin soruşturmanın bu iddialar üzerine olayın bu boyutunu da ele almaya başladığını bildirdi.

- Birçok kez kulüpte görülmüş

Jim Van Horn isimli bir kulüp müşterisi, "Kendisini çok iyi tanımıyordum ama buraya erkek bulmak için geliyordu." dedi. Van Horn, Mateen'in saldırıyı neden düzenlemiş olabileceğine ilişkin ise "Belki de içindeki kötü ruhlarla uğraşıyordu ya da eşcinselliğe duyduğu kızgınlıktan kurtulmaya çalışıyordu." diye konuştu.

Bir başka kulüp müdavimi Ty Smith de Mateen'i kulüpte en az 10 kez gördüğünü dile getirdi. Smith, "Bazen gider bir köşede oturur ve kendi kendine içerdi. Bazen de o kadar sarhoş olurdu ki gürültü yapar, kavga çıkarırdı." ifadesini kullandı.

Daha önce bir süre Pulse adlı kulüpte çalışan Chris Callen ise saldırganı birçok kez kulüpte gördüğünü dile getirdi. Callen, kulüpte çalıştığı 3 yıl boyunca Matten'in kulübe ayda en az iki kez geldiğini söyledi.

- Disney World'ü de gezmiş

Öte yandan, Mateen'in Pusle gece kulübüne ve Orlando'da bulunan Disney World eğlence parkına keşif için geziler düzenlediği belirtildi. Olayı soruşturan emniyet yetkilileri, bu ay başında Mateen'in bu iki noktaya gittiğini, ziyaret tarihlerinin de Eşcinsel Günü kutlamalarına rastladığını söyledi. Mateen'in bu ziyaretleri yalnız düzenlediği, bundan önce nisan ayında da Disney eğlence parkına gittiğini, bu ziyarette eşinin kendisine eşlik ettiği kaydedildi.

FBI yetkililerinin soruşturma kapsamında ayrıca Omar Mateen'in evindeki birçok eşyaya el koyduğu bildirildi. İncelemek üzere alınan eşyalar arasında bir bilgisayar, bir akıllı telefon ve bir dijital kamera da bulunuyor. Mateen'e ait bir telefon da gece kulübündeki saldırı sonrası polis tarafından olay yerinde bulunmuştu.

Ailesi Afganistan kökenli, kendisi New York doğumlu Omar Mateen, pazar günü sabaha karşı "Pulse" adlı kulübündeki kişilere bir tabanca ve bir AR-15 tipi yarı otomatik tüfekle saldırmış, önce olay yerindeki bir polisle çatışmış, ardından gelen polis ekipleri tarafından öldürülmüştü. Mateen'in saldırısında 49 kişi hayatını kaybetmiş, 53 kişi yaralanmıştı.

Orlando'da yaralıların kaldırıldığı hastane yetkilileri, birçok yaralının tedavi edilerek evlerine gönderildiğini, 6 yaralının durumunun ciddi olduğunu açıkladı.

Öte yandan, olayın meydana geldiği Orlando kenti başta olmak üzere ABD'nin birçok yerinde saldırının kurbanlarını anmak için törenler düzenleniyor. Belirlenen yerlere çiçekler bırakan Amerikalılar, kurbanlar anısına şarkılar söylüyor, konuşmalar yapıyor.

ABD Başkanı Barack Obama'nın da saldırı kurbanlarının aileleri ve yakınların taziyelerini sunmak için perşembe günü Orlando'ya gitmesi bekleniyor.

Beyaz Saray ve FBI yetkilileri, Omar Mateen'in "içeride yetişmiş bir aşırıcı" gibi göründüğünü belirterek, Mateen'ın saldırı sırasında 911 acil hattı ile yaptığı konuşmada DAEŞ'e bağlı olduğunu söylemesinin bu tezi güçlendirdiğini ifade etmişti.

AA