'Sosyal belediyecilik vatandaşa dokunmaktır' diyen Özgüven, "1.5 yılda Ereğli'yi şantiyeye çevirdik" ifadesini kullandı.

-Ereğli'yi sizin ağzınınızdan biraz tanıyabilir miyiz?

Ereğli Konya merkez ilçelerinden sonra en büyük ilçesi. Ereğli’nin merkez nüfusu 100 bine yaklaşmış durumda. Köyler ve beldelerle beraber 140 bin civarında. 30 tane ilden daha büyük. Başta tarım ve hayvancılık olmak üzere tarımsal potansiyeli yüksek bir yer. Özellikle süt üretiminde Türkiye’nin birincisiyiz. Sulanabilirlik açısından ve ürün çeşitliliğinde de çevre illerden de pek çok yatırımcının geldiği, tarımsal işletmelerin kurulduğu önemli bir şehirdir.

-Bağlantılar noktasında olması Ereğli’nin potansiyelini etkiliyor mu?

Güneydoğu'nun, batı ile bağlantısının olduğu yerde. Mersin Limanı'na yakınlığıyla, orta Anadolu’da merkez şehirlere yakınlığı da Ereğli’nin potansiyelini olumlu etkiliyor. Tabi bu nüfus yoğunluğu ve büyüklüğünün de yönetimde zaman zaman zorlukları oluyor. Bu anlamda yaptığımız projeler ve programlarla üstesinden gelmeyi başarıyoruz. Ereğli’nin yanı başında Konya başta olmak üzere Adana. Mersin gibi şehirlerin olması da gıda, süt ve süt ürünleri, bitkisel üretimdeki üretimleri biraz daha cazip kılıyor.

-MHP'li bir belediyeyi AK Parti'ye kazandırdınız.Bunun için neler yaptınız, en büyük avantajınız neydi?

30 Mart 2014 tarihinden önce Ereğli MHP’deydi. Bu tarihten sonra, bizler partimiz tarafından aday gösterildik. Partimizle, ilçe teşkilatımızla, yaptığımız çalışmalar neticesinde vatandaşımıza projelerimizi sunduk, Ereğli’yi nasıl daha iyi bir noktaya getirebiliriz? çabasında olduk. Söylemlerimiz ve siyasi söylemlerimizle vatandaşımız bu tercihi kullandı.

Ereğli’de 10 yılı aşkın bir tarım müdürlüğü görevim var, yerli bir ailesinin evladı olmak, partimizin çalışması, genel merkezimizin verdiği ağırlık... Bunların hepsi bir araya geldiğinde bir avantaj elde etmiş olduk. Ereğli'de daha önce yapılan anket çalışmalarında bizim lehimize bir sonuç çıkmıyordu. Bizler bunu göz önüne alarak çalışmalarımızı daha da yoğunlaştırdık. Eksikliklerimizi, yapılacak olanları tespit ettik, vatandaşlarımızda tercihini kullandı, Cenab-ı Allah da nasip etti ve bu güzel ve şerefli göreve başladık.

-1,5 yılda neler yaptınız?

Yeni büyükşehir yasasının gelmesiyle biz de belediye olarak iki koldan çalışmalara başladık. Hizmetlerin vatandaşa hızlı ulaşması bizim içinde bir avantajdı. Özellikle 2014 sonlarında kurulan asfalt şantiyesi, KOSKİ merkezi, büyük şehrin yaptığı yatırımlar, ilçe belediyesi olarak bizlerle birlikte çalışmasıyla, vatandaşımız tabiriyle Ereğli adeta bir şantiye alanına döndü. Ereğli çok eski bir şehir, mutlaka bizden önce gelen başkanlar iyi niyetli gelmiştir  ama biz geldiğimizde gerçekten Ereğli’nin alt yapısı bitmiş durumdaydı. Bir taraftan su ve kanalizasyonla ilgili şehrin göbeğinde sorunlar olurken, bir taraftan bu hizmetler şehrin kenarlarına hiç gitmemiş. Şu an itibariyle 2015 yılında Ereğli'de ilk defa kanalizasyon götürdüğümüz mahallelerimiz var. Özellikle bu bağlamda büyükşehir, KOSKİ ve Fen İşleri'nin katkısı var. Sanki tesis açar gibi bu çalışmalarda vatandaş kurban kesiyor. Ereğli bu durumda şantiyeye döndü, ama bütün bunlara rağmen vatandaşımızın sağduyulu olması bizim motivasyonumuzu artırdı. Merkezdeki tüm kanalizasyon boruları yenilendi. İçme suyu borularının da asbestli olması uygun değildi. Biz bunları büyükşehir belediyesi ile birlikte değiştirdik. Daha da devam edeceğiz, asfaltlama çalışmalarımız devam ediyor. Bazı tarihi değerlerimiz, yıpranmış, yok olmaya yüz tutmuş yapıları büyükşehirle birlikte onarıyoruz.

-Büyükşehir yasasıyla birlikte Ereğli’ye kaç tane mahalle ve belde bağlandı?

Önceden şehir merkezinde 37 mahalle, 6 belde, 44 köy vardı. Yasayla birlikte 87 mahalleye ulaştık. İlk etapta sıkıntısını çektik ama şu an organizasyon olarak işin üstünden geliyoruz. Merkezlerimizde çöp toplama, temizlik hizmetleriyle beldelerdeki belediye binalarının bakımıyla hizmetleri artırdık. Ereğli’nin beldeleri en kısa vadede 50 yıllık beldeler. Hala kanalizasyonu olmayan beldelerimize biz büyükşehirle birlikte kanalizasyon yaptık. İlk başta vatandaşlarda duygusal olarak beldelerin mahalleye dönüşmesi üzüntüsü olsa da, hizmetlerin gelmeye başlamasıyla 'iyi ki büyükşehre bağlanmış' dediler. 6 bin nüfuslu Belkaya beldemizin içme suyu problemi var. Kutören kasabamız vardı, şimdi mahalle oldu. İçme sularından rahatsız oluyordu. Büyükşehir Belediye Başkanımızın Kutören’e ziyaretiyle birlikte güzel kaynak suyu getirildi. Buralara yeni su hattı döşendi, vatandaş bundan oldukça memnun kaldı. Bu yasayla birlikte her yer hizmet almaya başladı.

-İlçelere iş makineleri vesaire ekipmanların gelmesi ihtiyaca göre mi?

Büyükşehir Belediyesi bütün ilçelere bir greyder verdi. Ereğli, Konya'nın merkez ilçelerinden sonra ilk sırada. Bizim asfalt şantiyemiz Konya’daki şantiyeye eş değerde. Koski’nin Ereğli de bir merkez şube müdürlüğü var ve genel müdürlükle koordinasyon şeklinde çalışıyor.

-Bir başkan olarak sosyal belediyeciliğin tarifi nasıl olmalı, sosyal belediyecilik adına neler yapıyorsunuz?

Benim aklıma bir cümleyle 'vatandaşa dokunmak' geliyor. Biz göreve ilk geldiğimizde evde bakım servisi kurduk. Diğer kurumlarla da yardımlaşarak fiziki ve sağlık konusunda neye ihtiyaç varsa yardımcı olmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla bunların olumlu yansımalarını görüyoruz. Vatandaştan takdir ve dua alıyoruz. 80 yaşında hiç çocuğu olmamış teyzemizin evini onardık, teyze hem ağlıyor hem de 'ben devlete ne yaptım da devlet bana bu hizmeti yapıyor?' diyor. Bunlara tevazu etmek, dokunmaktır sosyal belediyecilik. Ekibimizle birlikte büyük bir hassasiyet oluşturmaya çalışıyoruz. Vatandaşımızı soğuktan, ayakkabısızlıktan, bir kabansızlıktan kurtarabilmemiz lazım, bunlardan bizim vebalimizin olduğunu düşünüyorum. Onkoloji hastalarımız otobüslerle onkoloji merkezlerine götürüyoruz. Odasına kadar teslim ediyoruz. Ereğli de 'Alo belediyecilik' hattı kurduk. Vatandaşların istek ve şikâyetlerine ulaşıyoruz. Engelli vatandaşlarımız bir dokunuş istiyor. Onlar için elimizden gelen hizmetleri yapıyoruz. Ereğli'de engellilere hizmet eden 3 tane sivil toplum kuruluşu var. Türkiye'de ikinci kez bir 'Dawn Cafemiz' var. Fiziki hizmetler bitmez, bizden sonra da yapılacak. Ama bir vatandaşına onu mutlu edecek bir dokunuş her şeye değer diye düşünüyorum.

-Gençler için neler yapıyor musunuz?

Gençler bir ülkenin zenginliğidir. Sabahları liselerin önüne sosyal hizmet aracıyla gençlere çorba dağıtıyoruz. Kültür Müdürlüğü vasıtasıyla okul başkanlarını bir araya getiriyoruz. Gençlerimize güven vermeliyiz. Kendilerine 'özgüven' verilmesi lazım. Geçtiğimiz günlerde Ereğli Kampüsü’nde gençlerle bir araya gelip sorunlarını dinledik. Gençlere gereken güven verilmeli ve onlar desteklenmeli.

-Alo belediyecilik hattına en çok ne gibi talepler geliyor?

710 07 07 numaralı bir hattımız var. Bir cenaze olduğunda belediyeyi aramalarını vatandaşlara duyurdum. Cenaze ile ilgili her işlemi belediye yapıyordu, baktık ki bu hat sadece cenaze işleri için aranır oldu. Bunun sadece cenaze hizmeti için olmadığını vatandaşa tekrar duyurduk, vatandasın her türlü sorunları için Alo belediyecilik hattını arayabileceğini söyledik. Artık vatandaşlarımız alıştı. Temizlik hizmetleriyle ilgili arayanlar oluyor, sokak hayvanlarıyla ilgili, fen işleriyle ilgili talepler oluyor. Ben bunları haftalık olarak da kontrol ediyorum.

-Devam eden ve yapılacak projeler nelerdir?

Ereğli'de bazı noktalarda ihmal edilmiş çalışmalar var. Konya’daki tarım ve hayvancılık sektörü Ereğli’de yatırım yapacak yer arıyor. Ben Konya’daki bir et tesisini gezdim böyle tesislerin Ereğli'ye kurulmasını istedim. Belediye meclisindeki arkadaşlarla da detaylı konuştum, böyle yatırımların gelmesi için biz belediye olarak önünü açacağız. 2. Organize Sanayi kurma çalışmalarımız sürüyor. 2. Organizeye inşaatlar başladı, bizlerde altyapı çalışmalarını tamamlıyoruz, iyi standartlarda bir organize sanayi kuracağız.

-Süt üretiminde birinci şehir olmanızın şehre katkısı nedir?

Ereğli'de sıcak paranın dönmesi süt sektörüne bağlı bir durum. Büyüklü, küçüklü birçok süt işletmesi var ve aylık rutin bir şekilde süt parası dağıtımları ve desteklemelerin sağlanmasıyla piyasalar canlanıyor. Tek sıkıntımız süt ürünlerimizin marka olamaması ve pazarlamada sorunlarımızın olması. Bir Fransız peyniriyle Ereğli’nin Divle, Obruk peynirleri yarışacak seviyede. Biz seçim öncesi çalışırken hep “biz üçlüyüz, güçlüyüz” ifadesini kullandık. Yani Ereğli, Konya, Ankara. Bu fırsatları da değerlendirerek verdiğimiz sözleri yerine getiriyoruz.

-Kentsel dönüşüm alanında çalışmalarınız var mı?

Biz Ereğli'de ilk defa kentsel dönüşüm projesini başlattık. Şehrin merkezinde çok kötü yapılar vardı. Eski Sanayi ve Eski Buğday Pazarı da hakeza... Eski Sanayi ve Buğday Pazarı çevresinde kentsel dönüşüm projesini başlattık. Bunu resmi gazetede Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan çıkan kararla yapıyoruz. Başbakanımızın belediye ziyaretlerinde de bu yapılarla ilgili talimatları oldu. Başka bir yer olarak '90 Dükkanlar' kentsel dönüşüm alanı olarak belirlendi. Bu çevrede tarihi yapılar var ve bu bölge sit alanı olduğu için yapılanmasını biraz daha erteledik. Birinci bölgede bittikten sonra inşallah 90 Dükkanlar çevresini de dönüştüreceğiz. Prosedürler oturduktan sonra vatandaşla da bu durumu konuşacağız. Aynı durumlardan zaten vatandaşımız da rahatsız, onlarda böyle bir şeyin olmasından yana.

-Hızlı tren çalışmalarında Ereğli bunun neresinde, çalışmalar hangi aşamada?

Karaman - Konya arası yapım çalışmaları bitmek üzere ve yapılan ihaleler iki şehir arasındaydı. Şimdiki ihale Karaman – Ulukışla arası, sonraki ihale Ulukışla – Adana arası olacak. Bu sadece yolcu hızlı tren değil, yük taşımacılığında da hızlı tren geliyor. Saatte 130 kilometre hız yapan yük trenleri Mersin, Adana limanına yük taşıyabilecek. Ereğli olarak 2017 yılının sonunda inşallah hızlı trene kavuşacağız.

-Enerji üssü Ereğli’yi ne kadar etkileyecek?

Karapınar enerji ihtisas bölgesi ilan edildi. Bunun en büyük nedeni Karapınar çevresindeki linyit rezervleri. Bunun yanında Karapınar – Ereğli – Ayrancı bölgesinde güneş enerji sistemi kurulması avantajımız var. Buralara kurulacak işletmelerde başta bu bölgedeki şehirlerde hinterland sağlayacak. Güneş enerjisi sisteminde de büyük bir avantaja sahibiz bu durumda sadece Medaş’ın alt yapı sorununu gidermesi lazım. Bu sorun üretilen elektriğin taşınması için döşenmesi gereken kablo sistemidir.

-Ereğli Belediyesinin borcu – alacağı nedir?

Göreve geldiğimizde belediyeyi borçlu aldık ve bunu vatandaşımızla paylaştık. Borçsuz belediye de olmaz zaten. Borçlar ne olur? Kanalizasyon, yol, istimlâk yapılır daha çok iller bankasına borçlu olunur. Ben Ereğli Belediyesi'ni teslim aldığımda 13 buçuk milyon piyasa borcumuz vardı. Piyasa borcu nedir? Esnafa, petrole, lastikçiye olan borçlardı. Bunları esnafımıza ödemeye başladık ve piyasa borcumuzu bitirdik. Diğer bankalara olan borçları taksitlendirmeye gittik ve ödenmeye başladı. Artık ayağımızı yorgana göre uzatıyoruz, tasarruf yönünde harcamalar yapıyoruz. Mali politikalarımızı artık tasarrufla yürütüyoruz.

Röportaj- M.Ali Elmacı