Paçacı Türkiye'yi suçladı

Paçacı Türkiye'yi suçladı

Genel Sekreter Cihan Paçacı: "(Kaşıkçı'nın kaybolması) Ses kayıtlarına rağmen iktidarın gereken adımları zamanında atmamış olması da ülkemizi kusurlu duruma düşürmüştür"

 İYİ Parti Genel Sekreteri Cihan Paçacı, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın kaybolmasıyla ilgili, "Ses kayıtlarına rağmen iktidarın gereken adımları zamanında atmamış olması da ülkemizi kusurlu duruma düşürmüştür." görüşünü savundu.

İYİ Parti Başkanlık Divanı, Genel Başkan Meral Akşener başkanlığında parti genel merkezinde toplandı.

Toplantının ardından açıklamada bulunan Paçacı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümet "memlekette kriz miriz yok, her şey güllük gülistanlık" dese de krizin dik alasının tüm sonuçlarıyla yaşandığını savundu.

Fabrikaların üretimlerini durdurduğunu, büyük işletmelerin kapılarına kilit vurduğunu ileri süren Paçacı, işsizler ordusuna her gün yenilerinin katıldığını anlattı.

Yağmur gibi gelen zamlar karşısında vatandaşların çarşı, pazara küserek evine kapandığını, işçiler, memurlar ve emeklilerin artan hayat pahalılığı karşısında takatinin kesildiğini vurgulayan Paçacı, buna rağmen iktidarın adeta "ikinci Lale Devri"ni yaşadığını iddia etti.

Cumhurbaşkanlığı bütçesinin, 2019'da bir önceki yıla göre 3,5 kat artırılarak 3 milyar liraya çıkarıldığını belirten Paçacı, "Padişahım çok yaşa" demek dışında bir niteliği olmayan yandaşların, Cumhurbaşkanlığı Politika Kurullarına astronomik maaşlarla atandığını ileri sürdü.

Paçacı, emeklilikte yaşa takılanlar mevzubahis olduğunda "bütçeye 700 milyarlık külfet getirir" denildiğini aktararak, "Kendiniz için para buluyorsunuz. Milletin vergilerini Suriyeli sığınmacılara aktarmakta bir beis görmüyorsunuz ama emeklimize, kendi insanımıza gelince para yok. Millete hakaret eden iş adamının 500 milyon liralık vergi borcunu silerken para buluyorsunuz da emekliye gelirken para yok." dedi.

Ekonominin ehil olmayan eller ve deneme yanılma yoluyla yönetilemeyeceğinin altını çizen Paçacı, basiretsiz ve beceriksiz politikalarla hem ülkeye zaman ve irtifa kaybettirildiğini hem de insanların umutsuzluğa sevk edildiğini dile getirdi.

- "Ülkemizi kusurlu duruma düşürmüştür"

Amerikalı Papaz Andrew Craig Brunson hakkında henüz mahkeme kararı verilmeden ABD'ye gideceği uçağın hazırlandığını, duruşma başlamadan ABD basınının tahliyeyi açıkladığını ileri süren Paçacı, "Papazın uçtuğuna mı yanalım, aklımızla alay edildiğine mi yanalım? Yoksa millet olarak bu kayıkçı kavgasından dolayı ödediğimiz ağır faturaya mı yanalım?" diye sordu.

Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosu Muhammed el Uteybi'nin de ülkesine döndüğünü anımsatan Paçacı, şöyle konuştu:

"Kısacası uçan uçana. AK Parti iktidarı maalesef gereğini bu olayda da yapmamıştır. Oysa Suudi makamlarından daha ilk günlerde başkonsolosun dokunulmazlığından feragat etmeleri istenmiş olmalı ve başkonsolos hakkında herhangi bir Suudi vatandaş gibi 'şüpheli' tanımlaması altında bir adli takibat başlatılmış olmalıydı. Hangi diyet borcundan ötürüdür bilinmez, iktidar bu adamı atmamış, atamamış ve başkonsolos elini kolunu sallaya sallaya ülkemizi terk etmiştir.

Öte yandan olayla ilgili ses kayıtları bulunduğu yolunda basında bilgiler paylaşılmaktadır. Ses kayıtlarına rağmen iktidarın gereken adımları zamanında atmamış olması da ülkemizi kusurlu duruma düşürmüştür. Dün Merkel bastırdı Gazeteci Deniz Yücel tahliye edildi, bugün Trump baskı yaptı Papaz Brunson yargının elinden alındı. Bilesiniz ki yarın bu yöndeki istekler ve baskılar bitmeyecektir. Bir kere bu yolu açtınız. Milli onurdan taviz verilerek büyük devlet ya da dünya lideri olunamaz."

- "CHP hisselerinin devri hukuksuzluk"

Kıbrıs meselesiyle ilgili ciddi gelişmelerin yaşandığını, 10 Ekim'de Mısır, Kıbrıs Rum Yönetimi ve Yunanistan ittifakının gerçekleştirdiği zirve sonrası yayımlanan bildiride "Türkiye'nin işgalcilikle suçlanıp, Türk askerinin Kıbrıs'ı terk etmesinin" istendiğini belirten Paçacı, Türkiye'nin ada üzerindeki garantörlüğünün sadece kara parçasıyla sınırlı olmadığını, hava sahasını, münhasır ekonomik bölgesini ve kıta sahanlığını da kapsadığını, bu yönde gereken tedbirlerin alınması gerektiğini vurguladı.

Paçacı, İdlib'in ağır silahlardan arındırılması konusunda, kimlerden, ne miktarda, hangi tip ve menşei silah ve cephane toplandığının açıklanmasını istedi.

Son günlerde tartışılan İş Bankasındaki CHP'ye ait hisselerin devrinin tam bir hukuksuzluk örneği olduğunu iddia eden Paçacı, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu konu hukukun ihlali ve İş Bankası gelirlerinin tahsis edildiği kurumlar açısından değerlendirilmelidir. Hukuki açıdan miras hakkı ve mülkiyet hakkı ihlal edilmektedir. Kaldı ki bu haklar Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Anayasamızda teminat altına alınmıştır. Atatürk'ün vasiyetiyle CHP'ye bırakılmış hisse gelirlerinin Türk Tarih Kurumu ve Türk Dil Kurumuna tahsis edildiği bilinmektedir. Hisse devri gerçekleştiğinde Türk Tarih Kurumu ve Türk Dil Kurumu bu gelirlerden mahrum kalacaktır. Türk tarihinin ve dilinin savunucusu olduğunuzu iddia edeceksiniz, sonra da bu kurumlarımıza ayrılan kaynağa göz dikeceksiniz. Trajikomik bir durumdur. Bu meselelerin bilmem kaçıncı kez ısıtılarak gündeme getirilmesi, ekonominin, dış politikanın altında acz içinde ezilen AKP hükümetinin, Erdoğan'ın ucuz bir tezgahı, gündem değiştirme hamlesidir."

- "Ne yaparsanız yapın boş"

Cihan Paçacı, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

"Rahip Brunson davasına bakan savcının, mahkemenin kararının bozulması talebiyle istinafa başvurmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Paçacı, "Brunson gitti, uçtu. Bundan sonra ne yaparsanız yapın boş hamlelerdir." yanıtını verdi.

"Emeklilikte yaşa takılanlarla" ilgili bir soru üzerine ise Paçacı, bu meselenin takipçisi olacaklarını söyledi.

 

Kaynak:Haber Kaynağı