FETÖ ile  mücadelede  Selçuk Üniversitesi,  ülkemiz  için  son derece önem arz ediyor. FETÖ’cüler  bu üniversiteyi özellikle  yüksek lisans  ve doktora  çalışmalarında adeta üs  edinmiş .

 Böyle  derin bir yapıyı, ekibi ile birlikte üniversiteden  temizleme  aşkı  ve  gayreti içinde olan   rektör için; “ağır davranıyor”,  “ gerekli mücadeleyi  yapmıyor”,   gibi ithamlara la   yıpratmaya çalışmak, bu yönde yazılar yazmak,  gündem  oluşturmaya çalışmak,    bizleri  oldukça üzmüştür.  Bu  çarpıtmaları   üstelik de  kendi insanımızın yapması  daha da üzücüdür.  Birbirimizle  uğraşırsak eğer,   Allah gücümüzü  ve kudretimizi  elimizden alır,   vatan hainlerini sevindirir, mücadele  eden ve etmeye devam edecek  olan insanlarımızın gayretini kırar.

Ayet tam da  bu  konuyu   bize açıklıyor. "Allah, kendi   yolunda  kenetlenmiş,   bir duvar   gibi saf   bağlayarak savaşanları sever"(saff4). Saf bağlamak,  yani omuz   omuza   bir olmak  ve  birbirini  desteklemek” demektir. Zıddını yaparsak,  birbirimize çelme takarsak,   birbirimizin   kuyusunu  kazarsak eğer,  Allahın sevgisine   mazhar olamayız. Hatta; “kim kardeşinin kuyusunu kazarsa, kazdığı kuyuya  kendisi düşer.”

Uzun zamandır  beri tanıdığımız,  İmam-Hatip yıllarından, Tıp Fakültesindeki öğrencilik yıllarına kadar  bildiğimiz , gençliğin yetişmesinde   madden  ve manen  mücadele  etmiş,  muhazafakar camiada sevildiği  gibi   toplumun  her kesimi tarafından  da sevilen ve takdir edilen Hocamızı yıpratmaya   kimsenin hakkı yoktur. Bu bir vebaldir, günahtır. İktidar   ve koltuk hırsına  kapılıp rektörümüze çeşitli ithamlarda  bulunmak, sadece ve sadece FETÖ’cü hainlerin ve diğer hainlerinin  işine   yarar.

Üniversitelerden aldığımız bazı bilgiler,  Rektör Hocamızın ne kadar sistematik bir mücadele yaptığını açıkça göstermektedir. Rektörümüz, 14 Ocak'ta görevi devraldı ve bu tarihten 15 Temmuz’ kadar geçen 6 aylık süre içinde; 8 yeni dekan ataması yapmış, 4 dekanın istifasını istemiştir. Ayrıca 6 MYO müdürü ataması yapmış,  iki de enstitüsü müdürünün istifasını isteyerek yerine yeni atamalar yapmıştır. Ayrıca 3 Daire Başkanı,  4 Fakülte Sekreteri görevden alınarak yeni atamalar bu kadrolara yeni atamalar yapılmıştır. Bilgi İşlem Dairesi, Personel Dairesi, Strateji Dairesi, İdari Mali İşler Dairesi, Teknokent, Otomasyon gibi kritik birimlerde FETÖ’cü personel uzaklaştırılmıştır. Bir çok kurul ve komisyonların yönetim kurullarının istifası alınmış, bu yerlere yeni atamalar yapılmıştır. Bunlar yapılırken de 15 Temmuz’dan önce uygulanmakta olan mevzuatlara göre hareket edilmiştir. Ancak darbe sonrası ilan edilen OHAL ve çıkarılan kanun hükmünde kararnameler rektörlüğe büyük yetkiler tanıdığından dolayı, 15 Temmuz öncesi yapılan hazırlıkların da yardımı ile kısa sürede yaklaşık 300 kişi açığa alınmış, soruşturulmuş ,160 kişi ihraç edilmiştir.

 Bu rakamlar, Türkiye'deki diğer üniversitelere bakıldığında, asıl yapının burada çöreklendiğinin işaretidir. Bütün bunlardan sonra Selçuk Üniversitesi'nde hala “FETÖ ile mücadele edilmiyor”, “ağır davranılıyor” derseniz eğer iyi   niyetli değilsiniz demektir. Ben şahsen rektör Şahin'in FETÖ ile mücadelesini ve gayretini kutluyorum. Aleyhte konuşanların somut bir veri ortaya koyamadığını görüyorum. Bu insanlarımızın, yani aleyhte konuşanların kişisel beklentilerini bulamadıklarını için ya da Sayın Rektörümüzü yönlendirmek istedikleri için çarpıtma yaptıklarını düşünüyorum.

 Bazı STK ların da eleştirilerinin yapıcı olmadığını, vicdani olmadığını görmekteyim. Dün, Rektörlük katına çıkmayan, AK Parti döneminde atanan FETÖ’cü rektöre hesap soramayan , odasına dahi  giremeyen STK ların bugün, Rektörümüzün odasında usul erkan bilmeden girip hesap sormaya kalkmaları üzücüdür. Şunu iyi bilmeliyiz ki bu rektör, bizim düşünce dünyamızın cefakar fedakar bir abisidir, ferdidir. Ona dua etmemiz gerekir.Hatalarını yapıcı bir şekilde uyarmalıyız. Belli bir makama gelmiş insanlarımızı; hırpalamak, yıpratmak, iftira atmak neredeyse adet haline geldi.

Beklentilerimiz, davaya ve milletimizin menfaatlerine yönelik olmalı, şahsi menfaatlere dayalı olmamalıdır. Sayın Rektörü, Ümmetin ümidi olmuş, Sayın Cumhurbaşkanımız  4 yıllığına atamıştır. Rektörümüzde 701 oyla seçilmiştir. 701 oy almışsa demek ki sevilen birisidir.

Şahsi menfaatlerimiz için atayana da, atanana da haksızlık etmeyelim.