Esat Çoğal
Rıza Sarraf ABD’ye Niye Gitti?
Rıza Sarraf ABD’ye Niye Gitti?ABD’nin New York kentinde 27 Kasım’da başlayacak olan Rıza Sarraf davasında jüri seçimi bugün yapılacakmış. Jüri seçiminde yöneltilen sorulardan birisi de "Rıza Sarraf'ın eşi Ebru Gündeş'i doğrudan ya da dolaylı olarak tanıyor musunuz" olacakmış. Hürriyet'in haberine göre, Davanın sanıklarından eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla’nın ilk defa takım elbise giyip jüri seçimini izlemesine izin verilirken, diğer sanık Rıza Sarraf'ın katılması beklenmiyormuş. Seçilecek olan 12 jüri üyesi, savcılık ve avukatların isimlerde uzlaşmasıyla belirlenecekmiş. Tüm gün sürmesi beklenen jüri seçimine yaklaşık 200 adayın çağrıldığı belirtilirken savcılar ve Atilla’nın avukatları, adaylara sorulacak olan 90 soru üzerinde uzlaşmaya varmışlar. Seçilecek olan jüri adaylarına yaklaşık 3 hafta sürmesi beklenen duruşmalar boyunca günlük 40’ar dolar ücret ödenecekmiş. Jüri üyeleri duruşmalar boyunca güvenlik çemberinde bir otelde tutulacak. Hangi dava için seçildiklerini ailelerine bile anlatamayacaklarmış. Eğer jüri üyelerinden birisi duruşmalar sırasında basına açıklamalar yaparsa dava düşecekmiş. Ayrıca bu bir ceza davası olduğu için jürinin oybirliği gerekiyormuş.
Bunların hepsi ABD den gelen net olmayan haberler. Şimdi biz asıl gelelim Rıza niye gitti ABD’ye?
Türkiye’deki 17/25 yolsuzluk operasyonları adı altındaki darbe neticesinde; bakan çocuklarıyla birlikte tutuklanan, ardından serbest bırakılarak hakkında takipsizlik kararı verilen, abisi, babası ve çalışanı ile birlikte “istisnai kişiler” sınıfından Türk Vatandaşı olan 32 yaşındaki Rıza Sarraf (Reza Zarrap olan ismini Rıza SARRAF olarak değiştirmiştir) Amerika’nın Florida Eyaletinin Miami vilayetinde tutuklanması ülke gündemimizde bir anda yerini aldı. Kamuoyu davayı yakın takibe aldı. Öyle ki, soruşturmayı yürüten Amerikalı savcı Bharara’nın soruşturmadan bir gün önce twitter isimli sosyal medya sitesinde beş bin takipçisi varken, soruşturmadan sonra, nedendir bilinmez, neredeyse tamamı Türk, yüz otuz iki bin takipçisi oluverdi.
Rıza Sarraf’ın Türkiye’de de suçlandığı konuyu hatırlayalım. ‘’Ambargoya rağmen yasa dışı yollarla İran üzerinden yapılan ticaret ve uluslararası kara para aklama faaliyeti.’’
Rıza Sarraf’ın ortağı olarak bilinen Babek Encan’i, ambargoyu delerek çalıştığı ve İran Devleti’ne ait parayı zimmetine geçirdiği gerekçesiyle İran’da yargılanmış ve idam cezasına çarptırılmıştı. Encan’i idam edilmemek ve cezasının hapis cezasına çevrilmesini sağlamak için İran’dan zimmetine geçirdiği paraları İran hükümetine ödemek zorunda da bırakılmıştı.
Rıza Sarraf ve Babek Encan’i nin ticaretinin hem ABD hem de İran tarafından takip edilmesinin sebebi ise, yıllardır süren ambargonun delinmesidir. Ambargo konulmasının sebebi ise, İran-ABD arasındaki yıllardır süren düşmanlık, İran’ın nükleer çalışmaları ve ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında İran’ı da şekillendirmek istediği herkes az çok biliyor. Durum böyleyken Rıza Sarraf’ın ABD ye ayak bastığı anda gözaltına alınması beklenmedik bir durum değildi zaten. Bu durumda asıl şaşılacak olan Rıza Sarraf’ın ABD ye tatil için gittiğini söylemiş olması. Rıza Sarraf ABD’ye gidiyorsa ya hiç düşünmeden hareket etmiş, ya da işin içinde farklı bir durum var.İşte bu farklı durumda Türkiye’yi yıpratma politikasından başka bir şey olmayacak gibi.
Yirmi yıla yakın Amerikan firmasında çalışan birisi olarak, Rıza Sarraf’ın tutuklandığı Miami de uygulanan hukuk sistemde, sanık suçunu itiraf etmesi karşılığında ceza indirimi alıyor ve hatta başka suçluların yakalanmasını veya başka suçların ortaya çıkmasını sağladığı takdirde cezasızlığa varabilecek indirimden faydalanabiliyor. Rıza Sarraf’ın bu sebeple kendisi hakkında soruşturma açılacağını bilerek ve özellikle ABD’ye gitmiş olma ihtimali net. Bu şekilde malvarlığının bir kısmını kurtarmak amacında dahi olabilir. Varabilecek indirimden faydalanabiliyor. Rıza Sarraf’ın bu sebeple kendisi hakkında soruşturma açılacağını bilerek ve özellikle itirafçı olarak ABD’ye gitmiş olma ihtimali bulunuyor. Bu şekilde malvarlığının da bir kısmını kurtarmak amacında dahi olabilir.
Rıza Sarraf’ın itirafçılık yaparsa ne olacak? Soruşturmanın Türk şirketlerine ve eski bakanlara kadar uzanması iftira atması mümkün. Ayrıca, Rıza Sarraf itirafçı olursa ve Türk bakanların suç işlediklerini ifade eder ise, yeni bir delil ortaya çıkmış olacağından Türkiye’de bakanlar hakkında yeniden soruşturma açılması ve yıpratma politikası mümkün hale gelecek.
Rıza Sarraf’ın tutuklanması ve yargılama süreci, hem Türkiye-ABD ilişkileri hem de uluslararası hukuk açısından çok önemli bir hale getirilip tüm dünyaya servis edileceği de aşikâr.
Hoşça sağlıcakla kalın ama en önemlisi, her türlü darbelere karşı dimdik duran, adam gibi adam kalın.