Sandık seçmenin ayağına gidecek
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Sorgun:"Eskiden el arabalarıyla ve sedyelerle seçmenler sandığa taşınıyordu, şimdi yatağa bağımlığı seçmenin ayağına sandık gidecek"- "Aslında bu 26 madde yükte hafif, pahada ağır bir düzenleme"- "Oylar yanlış zarfa, zarfl
ANKARA (AA) - MUHAMMED TORUNTAY - AK Parti Seçim İşlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Sorgun, "Eskiden el arabalarıyla ve sedyelerle seçmenler sandığa taşınıyordu, şimdi yatağa bağımlığı seçmenin ayağına sandık gidecek." dedi.
Sorgun, TBMM'de siyasi partilerin seçim ittifakı yapabilmesine imkan sağlayan 26 maddelik kanunun kabul edilmesine ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Seçim güvenliği ve seçim ittifakına ilişkin maddelerin yer aldığı değişiklikte, Anayasa değişikliğine uyum çerçevesinde maddelerinde yer aldığını belirten Sorgun, düzenlemenin faydalı ve çağdaş olduğunu söyledi.
Sorgun, seçim ittifakına eskiden de gidildiğini ancak bunun gayriresmi şekilde yapıldığını hatırlatarak, "Fiilen var olan, merdiven altlarında kaçak göçek, gizli yapılan ittifakları şu anda yaptığımız kanun değişikliği ile yasal hale getiriyoruz." diye konuştu.
Yeni düzenlemenin önemli bir özelliği olduğuna işaret eden Sorgun, "Herkes kendi partisel kimliğini koruma imkanına sahip. Bir yasak kalkıyor. Kendi parti üyeliği devam etmek şartıyla, kendi partisi seçime katılma yeterliliği var. Ama seçime katılmayan bir partinin üyesi hem kendisinin hem partisinin muvafakatini alma şartıyla bir başka partinin listesinden seçime katılabiliyor. Bu da bir yenilik ve özgürlük." değerlendirmesinde bulundu.
Meclisten geçen düzenlemenin AK Parti ve MHP'nin düzenlemesi olmadığını diğer partilerin ittifak yapabilmesine de olanak sağladığını aktaran Ahmet Sorgun, ittifak yapan siyasi partilerin, anlaşamamaları halinde, aday listelerinin verilmesinden 3 gün öncesine kadar ittifaktan vazgeçebileceklerinin altını çizdi.
- "Yüzde 10 seçim barajı"
Seçim barajına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Sorgun, dünyanın birçok yerinde bu tarz seçim barajlarının bulunduğunu ancak oranlarının farklı olabildiğini söyledi.
Seçimlere ilişkin düzenlemeyle Türkiye'deki yüzde 10 seçim barajı sisteminin esnetildiğini dile getiren Sorgun, barajı aşamayan bazı partilerin birleşerek barajı aşmasının önündeki engelin açıldığına dikkati çekti.
Sorgun, seçimlerde oy ve pusulaların geçerliliği tartışmalarına ilişkin, "Burada asıl olan daha fazla seçmen iradesi sandığa nasıl yansır? Temel mesele bu. Asla gerek oy pusulasının gerek zarfın seçim kuruluna ait olduğunda şüphe olmayan filigranıyla, Yüksek Seçim Kurulunun amblemiyle, ilçe seçim kurulunun mührüyle her şeyiyle resmi olan, sahteliği asla iddia edilmeyen oy zarflarının ve pusulalarının geçerliliği esas alınmıştır." değerlendirmesinde bulundu.
Mühürsüz oy pusulaları ve zarflarının seçim günü çok fazla tartışma konusu olduğunu, çok fazla itiraz yaşandığını vurgulayan Sorgun, mühürsüz oy tartışmalarının, tamamen spekülatif olduğunu ve algı yönetimini amaçladığını söyledi.
- "Seçmen iradesi daha çok sandığı yansıyacak"
Yüksek Seçim Kurulunun amblemiyle ilçe seçim kurullarının mührü bulunan oy ve pusulaların geçerli olduğunu hatırlatan Sorgun, "Şimdi yapılan değişiklik Yüksek Seçim Kurulunun verdiği bu kararları kanuni hale getirmek, düzenleme yapmak." dedi.
Sorgun, seçimlerde farklı renklerdeki oyların yanlış zarflara konulduğunda geçersiz oy sayısının yüz binlerce olduğuna işaret ederek, "3 Kasım 2019'da cumhurbaşkanlığı seçimi ve milletvekili seçimini inşallah birlikte yapacağız. O zaman iki tane oy pusulasını tek zarfa atacağız ve tek sandığa atacağız. Oylar yanlış zarfa, zarflar yanlış sandığa atıldığı için geçersiz sayılan oylar artık geçersiz sayılmayacak. Daha fazla seçmen iradesi sandığa yansımış olacak." diye konuştu.
Türkiye'deki seçimlerin Avrupa Komisyonunun ve dünyanın birçok yerinden gözlemcilerin raporlarında yer aldığına değinen Sorgun, şöyle devam etti:
"Gözlemcilerin de resmi raporlarında ifade edildiği gibi Türkiye'de seçimler evrensel ilkelere, özgür, eşit, genel, serbest ve gizli oy açık sayım döküm esaslarına uyulması bakımından dünyada sonuçları gerçekten tartışılmayan, bir kısım ölçüsüz muhalefet mensuplarının delile dayanmayan tartışmalarını bir kenara bırakıyorum, bütün raporlarda Türk seçim sisteminin güvenilirliği konusunda hep övgüler ifade edilmiştir. Burada asla bir tereddüdümüz yok."
Seçim günü seçmen iradesinin baskı altına alınması durumunda, seçmenlerin güvenlik güçlerine bizzat şikayette bulunabileceğini belirten Sorgun, ancak kolluk kuvvetlerine yapılan asılsız ihbarların önüne geçmek için telefon ve sanal ortamlardan şikayette bulunulamayacağını söyledi.
Sorgun, değişiklikte seçim güvenliği konusunda, tereddüt edilen yerler olması durumunda bir ay önce valinin veya il seçim kurulu başkanının talebi halinde ancak YSK'nin karar vermesiyle sandığın bir yerden başka bir yere taşınabileceğini anlattı.
- Seyyar sandık kurulu
Düzenlemeyle çağdaş, medeni ve insani bir maddeyi getirdiklerini belirten Sorgun, "Seyyar sandık kurulu oluşturuldu. Eskiden el arabalarıyla ve sedyelerle seçmenler sandığa taşınıyordu, şimdi yatağa bağımlığı seçmenin ayağına sandık gidecek. Böylece çok daha fazla seçmen oy kullanacak. Daha medeni rahatsız olmadan oy kullanmış olacak. Sürekli bu tartışma konusu oluyordu. Gerçekten dört dörtlük alkışlanması gereken bir düzenleme." açıklamasını yaptı.
Düzenlemeyle bazı sınırlamaların, daraltmaların ve engellemelerin kaldırıldığına işaret eden Sorgun, "Aslında bu 26 madde yükte hafif, pahada ağır bir düzenleme." dedi.
Muhalefetin düzenlemeye ilişkin eleştirilerine yönelik Sorgun, "Muhalefetin tereddütleri asla hukuki bir zemine dayanmıyor. Gerek Genel Kurulda, gerek Anayasa Komisyonundaki tartışmalar tamamen ideolojik, ön yargılı tartışmalardır." diye konuştu.
AA
Kaynak: