Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi
Şeker-İş Sendikasınca, Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ'ye ait 14 fabrikanın satış yöntemiyle ayrı ayrı özelleştirilmesi kararına karşı dava açıldı
ANKARA (AA) - ÖZCAN YILDIRIM - Şeker-İş Sendikası tarafından, Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ'ye ait 14 fabrikanın satış yöntemiyle ayrı ayrı özelleştirilmesi kararına karşı Danıştayda dava açıldı.
Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ'ye ait 25 şeker fabrikasından 14'ünün özelleştirilmesine ilişkin ilanın Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandığını belirterek, "Bor, Çorum, Kırşehir, Yozgat, Erzincan, Erzurum, Ilgın, Kastamonu, Turhal, Afyon, Alpullu, Burdur, Elbistan ve Muş şeker fabrikalarının ayrı ayrı özelleştirilecek. Şeker fabrikası işçileri bu kararı üzüntüyle karşıladı." dedi.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığının strateji planında, şeker fabrikalarının portföy grupları halinde özelleştirileceği bilgisinin yer aldığını aktaran Gök, şöyle konuştu:
"Bugünkü ilanda fabrikaların tek tek özelleştirileceği belirtiliyor. Strateji planına ne oldu? Hangi amaçla söz konusu fabrikalar için ilana çıkıldı, bunu bilmiyoruz. Daha da önemlisi burada Özelleştirme Yüksek Kurulunun bir kararının olması lazım. Bu nedenle Özelleştirme İdaresi Başkanlığının söz konusu ilanıyla ilgili Danıştayda dava açtık. Ayrıca, Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamında yaptığımız başvurunun yanıtsız bırakılması sebebiyle, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı hakkında suç duyurusunda bulunduk."
- "ABD'de bile devlet, şeker üretiminden elini çekmedi"
Şeker fabrikalarının bir "oldu bitti" ile özelleştirilmesine izin vermeyeceklerini savunan Gök, başlattıkları imza ve sosyal medya kampanyalarına gösterilen ilgi ve desteğin kendilerini memnun ettiğini söyledi.
Gök, şeker fabrikalarının özelleştirilmesinde izlenecek yanlış bir yol ya da atılacak hatalı adımın, hem yerli şeker sanayisi hem de şeker tarımını olumsuz etkileyebileceğini belirterek, "Toplum sağlığı ve milli sanayi açısından ülkemizin en stratejik kurumlarının başında gelen şeker fabrikaları, işçi, üretici ve devletin içinde olduğu bir modelle yönetilmelidir. Avrupa'daki sistem de bu şekildedir. ABD gibi en liberal ülkede bile devlet, şeker üretiminden elini çekmemiştir." dedi.
AA
Kaynak: