Konya’nın ve Konyalının çok iyi tanıdığı nüktedan, hazır cevap, muhabbet adamı, musikiye aşina bir Tayyip Ağası var. Nükteleri çok meşhurdur. Konuşunca insanları güldürür ve kırar geçirir.

İstanbul Caddesi’nde Aziziye Camii’nin tam batı karşısında dükkanı var. Oğlu Osman ile orada bakkaliye üzerine iş yaparlar. Hali vakti iyidir. Meram Eski Yol üzerinde meşhur bir bağ evi var. Asırlık ağaçlar altında Konya Oturak Alemlerinin yapıldığı güzel bir mekan.

Tayyip Ağa bir gün dükkanına doğru yürüyüp giderken komşu dükkanlarında bir davet alır. Bir çay gaslı var. İçeriye girer. Tanımadığı bir misafir de var. Tanıştırılır, konuşulur. Güler güldürür. Misafir muhterem bir zattır. Konya Adliyesi’nde görevli bir hakim. Tayyip Ağa’nın konuşmalarını çok beğenir. Birbirlerine iltifat ederler.

Ayrılacakları zaman Hakim Bey Tayyip Ağa’ya der ki;

-Senin Bağ evinde yapılacak bir müzikli toplantı olursa haber verirsen senin misafirin olmak isterim. Hem de Konya folkloru ve geleneği hakkında sayende bilgilenmiş olurum… der.

Tayyip Ağa’da yakında Meram’daki bağ evinde emin bir ortamda müzikli bir toplantı yapılacağını ve bu toplantıya mutlaka davet edeceğini söyler, ayrılırlar.

Tayyip Ağa müzik camiasının meşhurlarından kim varsa haber salar ayarlar. Toplantının 1 hafta sonrası Cumartesi günü yemekli, çalgılı, içkili bir organizasyonun hazırlıklarını tamamlar. Toplantıdan 1 gün önce Hakim Bey’i makamında ziyaret ve davet eder. Ziyaret kabul edilmiştir. İkinci gün Tayyip Ağa o devrin meşhur ulaşım aracı olan atla çekilir, üstü kapalı yaylı arabasıyla aziz misafirini evinden alır bir ikindi vakti Meram’daki bağ evinde muhabbet başlar. Gece yarısı olur. Toplantı sona ermiştir. Hakim Bey çok memnun bir vaziyette eve dönerken Tayyip Ağa’ya der ki;

-Bu çeşit eğlence içerikli toplantılarda bazen sıkıntılar yaşanır. Öyle bir sıkıtı ile karşılattığın takdirde haberim olursa sana yardımım dokunabilir. Der.

Tayyip Ağa teşekkür eder, ayrılırlar.

İkinci hafta Tayyip Ağa’ya başka bir yük daha sürülür. Yine bir muhabbet var. Mengene’de bir bağ evinde oturak alemi yapılacak. Her şey tamamlandı. Fakat çalgı takımında kanun çalan arkadaşın cenazesi var, gelemiyor. Tayyip Ağa’nın aklına Selçuk Es gelir. Kapısını çalar. Fakat Selçuk Es’in hissi kablel vukuu galebe çaldığı için kabul etmez. Tayyip Ağa bir hafta önceki Hakim Bey’in sözünü nakleder, ısrar eder ve Selçuk beyi bu muhabbete gelmeye ikna eder.

Devam edecek…