M. Ali Köseoğlu
Seni içeriye tıkayım da gör!
Dün patronumuz Adem Alemdar ve Yazı İşleri Müdürümüz Sami Gediz’le bazı ziyaretlerimiz oldu...
Sabah kahvaltısını Basın Yayın Enformasyon İl Müdürümüz Cemil Paslı ile yaptık...
Daha sonra Konya İl Emniyet Müdürümüz Mevlüt Demir’e 1 saate yakın süren ziyaretimiz oldu.
Öğleyin de KTO Karatay Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bayram Sade Hocamızla, üniversitenin durumu hakkında güzel bir sohbet yaptık...
***
Yoğun bir ziyaret trafiğinin ardından gazetede de benzer bir yoğunluk yaşadık...
Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Fatih Özdemir’in ziyareti, Konya’nın başka konularına dair bilgilerimizi tazeledi...
Her bir ziyaretle ilgili yazılacak ayrı bir yazı, söylenecek ayrı bir söz var...
***
Fakat İl Emniyet Müdürümüzle bu ilk buluşmamızda yaptığımız sohbetin anlamı farklıydı...
Son günlerde artan terör olaylarıyla birlikte Emniyet mensuplarımız da şehitler veriyor...
Konya İl Emniyet Müdürümüz Mevlüt Demir, kendisi ve arkadaşları için ‘şehitliğin’ en üst mertebe olduğunun şuurunda...
Biz de kendisine taziyelerimizi ilettik...
Demir’in -diğer konuları bunlardan ayrı tutmamakla birlikte- özellikle asayiş ve trafik konusundaki kararlılığı inşallah şehrimiz adına bir arpa boyu da olsa fayda sağlar...
Yanlış anlaşılmasın!
Benim endişem kendilerinin çalışmasından duyduğum şüpheden değil, insanımızın lakaytsızlığından...
DOLANDIRICILARA LÜTFEN DİKKAT!
Konu Emniyet üzerinde yoğunlaştığına göre, buradan bir okuyucu mesajına geçerek içinde bulunduğumuz ‘acıklı durama’ işaret düşeyim...
Mesaj şöyle:
Aşağıdaki durum bana da oldu. Öğle saatlerinde 0553 1107378 nolu kullan at hattı olduğunu sonradan öğrendiğim hattan arandım. Polis ekipleri tarafından dün gece yapılan çevirmede yakalanan bir şahsın aracından kimlik fotokopim ve telefon numaram çıktığı, bu yüzden bilgilerime ihtiyaçları olduğu kendisini Komiser olarak tanıtan kişi tarafından istenildi. Ben de nereden aradığını, şu an müsait olduğumu ve 10 dakika içerisinde intikal edeceğimi bildirdim. “İlçe Emniyet Müdürlüğündeyim” deyince, “hangi mahallede o” dedim. Küfürle beraber “sen yaşadığın yerin emniyetini bilmiyor musun” dedi.
***
“Hiç işim düşmedi” dedim, bir yandan da yola koyuldum. Bazı kimlik bilgilerimi söyleyince işin gerçeği irkildim. “Bir saniye, Savcı Bey geldi... Savcım buyurun” diyerek telefonu güya “SAVCI(!)” olan şahsa verdi... Ben yola devam ettim, bir an önce Emniyet Müdürlüğüne ulaşmak için. Telefondaki şahısla konuşmadım... İsminin Ali olduğunu söyleyen güya Komiser telefonu geri aldı. “Neden konuşmadın savcı beyle” deyince “Yoldayım geliyorum; görüşürüz gelince” dedim. Bu sefer üzerime kayıtlı başka hatlar olup olmadığını sordu. “Var 3-4 tane” dedim. Numaralarını sordu, “Geldim birazdan ordayım hangi mahallede olduğunuzu söyleseniz de yanlış yere çıkmasam” dedim.
“Bakın” dedi, “yakalanan adam terörden yakalandı, seni de bu adama yardım ve yataklık etmekten içeriye tıkayım da gör”, ve sırası ile tüm küfürleri sıraladı... “Vatan haini” vs deyince, “Biz bu vatana baş koymuş insanlarız, ben şu an emniyetin önündeyim, kaçıncı katta isen söyle yanına çıkayım da orda konuşalım” der demez... Yine sıralı küfürlerini söyledikten sonra telefonu yüzüme kapattı. Emniyet Müdürlüğü’ndeki polis memurlarına durumu iletince “Sen ucuz kurtulmuşsun, bunlar dolandırıcılar, yeni taktikleri de "kullan at" telefon numaraları. O numarayı ara çalacak mı” dedi. Aradım, çalmadı...
Acil olarak kullan at hatlara önlem alınmalı ve dolandırıcıların bu terörüne dur denilmeli...
***
Terör bir değil...
Aman dikkat!