ESKİŞEHİR (AA) - Eskişehir İl Sağlık Müdürü Uğur Bilge ile Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Prof. Dr. Elif Doyuk Kartal, AIDS hastalığının doğrudan bağışıklık sistemine zarar verdiğini ve vücut direncini azaltarak insanların kolayca hastalanmasına neden olduğunu kaydetti.
"1 Aralık Dünya AIDS Günü" nedeniyle yazılı bir açıklamada bulunan Bilge, AIDS'in HIV virüsünün bağışıklık sistemini zayıflatmasından sonra ortaya çıkan hastalık hali olduğunu ifade ederek şunları belirtti:
"HIV enfeksiyonu, ilk defa ortaya çıktığı 1980'li yıllardan bu yana tüm dünyada artarak yayılmaya devam etmektedir. Enfeksiyon, korunmasız cinsel temas, ortak enjektörlerle damar içi madde kullanımı ve enfekte kan verilmesiyle ya da anneden bebeğe gebelik döneminde, doğum sırasında veya doğum sonrasında emzirmeyle bulaşabilmektedir. Bulaşma yollarının çeşitliliğine bağlı olarak HIV enfeksiyonu tüm yaş gruplarında görülebilmektedir.
- Kondom en basit korunma yolu
Henüz HIV virüsüne karşı aşı üretilmemiş olmakla birlikte günümüzde hastalığın tedavisinde önemli gelişmeler kaydedilmiş olup, tedavi ile bulaştırıcılığı azaltılmakta ve enfeksiyonun anneden bebeğe geçişini engelleyebilmektedir. Ülkemiz hastalığın az sıklıkta görüldüğü ülkeler arasında yer almakla birlikte son yıllarda vaka sayılarında artış izlenmektedir. HIV enfeksiyonunda korunmada tek çare, tek eşliliktir. Tek eşliliğin yanı sıra, riskli cinsel temasta doğru kondom kullanımı, hastalığın cinsel yolla bulaşmasına karşı en güvenli ve basit korunma yoludur."
Bilge, şüpheli durumlarda vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna müracaat edilerek test yaptırılması gerektiğine de dikkati çekti.
- 9 milyondan fazla kişi HIV taşıdığını bilmiyor
ESOGÜ Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Elif Doyuk Kartal, günümüzde dünyada HIV/AIDS ile yaşayan kişi sayısının yaklaşık 36 milyon olduğunu bildirdi.
Dünyada 9 milyondan fazla kişinin HIV taşıdığından habersiz yaşadığını anlatan Kartal, şöyle devam etti:
- Hastalığın ilk evresindeki belirtiler
"Virüsle ilk karşılaşıldığında ateş, üşüme, titreme, boğaz ağrısı, gece terlemeleri, kilo kaybı, yorgunluk, eklem ve kas ağrısı, lenf bezlerinde şişme, ciltte döküntü gibi çok silik, çoğu zaman gribal enfeksiyon olarak değerlendirilebilen belirtiler ortaya çıkar. Yıllar sonra bağışıklık sisteminin zayıflamasıyla daha özgül semptomların başladığı dönemde tanımlanması daha kolay olmakla birlikte hastalık artık ileri evreye ulaşmış olup, tedavi olma şansı azalmaktadır.
Bulaşma yolu en sık korunmasız cinsel temas, ikinci olarak ise damar içi madde kullananların ortak paylaştığı enjektörlerle olmaktadır. Anneden bebeğe doğum sırasında veya emzirme sırasında geçebilir.
Öte yandan epitel bütünlüğü bozulmamış cilt teması, el sıkışmak, sarılmak, birlikte yemek yemek, aynı tuvaletin kullanımı gibi sosyal ilişkiler ile bulaşmaz. Hastalıkla mücadelede; toplumsal farkındalığın artırılması, toplumun hastalığının bulaşma yolları hakkında bilgilendirilmesi, riskli olan kişilerin test yaptırmaları ve tanı alan hastaların tedavi olmaları konusunda bilinçlendirilmeleri çok önemlidir."