ERZURUM (AA) - Sağlık Bakanlığı, Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Yale Üniversitesi, Türkiye Organ Nakli Kuruluşları Koordinasyon Derneği ve Atatürk Üniversitesi'nin organizasyonunda "1. Doğu Anadolu Organ Nakli Günleri" Sempozyumu Erzurum'da başladı.
Yakutiye Araştırma Hastanesi Konferans Salonu'nda Atatürk Üniversitesi'nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen ve 2 gün sürecek olan sempozyumun açılışına, Erzurum Valisi Ahmet Altıparmak, Bayburt Valisi Mükerrem Ünlüer, eski Sağlık Bakanı ve Erzurum Milletvekili Prof. Dr. Recep Akdağ, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, ABD'nin Yale Üniversitesi Tıp Fakültesi Transplantasyon Bölümü Başkanı Prof. Dr. Şükrü Emre ve yurt içindeki 23 üniversiteden akademisyenler katıldı.
Organ Nakli Bilinçlendirme Platformu Başkanı ve Memorial Ataşehir Hastanesi Organ Nakli ve Genel Cerrahi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Yalçın Polat'ın konuşmasının ardından böbrek nakli yapılan Çiğdem Narse adlı bir hasta ile telefon bağlantısı kurularak, yaşadıkları salondakilerle paylaşıldı.
Vali Altıparmak, burada yaptığı konuşmada, başarının, siyaset, bürokrasi, bilim dünyası, ticaret ve hangi alanda olursa olsun büyük fedakarlık ve adanmışlık gerektirdiğini söyleyerek, "Bunun motivasyonu ister para, ister insanlığın sorununu çözmek olsun, başka ne olursa olsun mutlaka bir motivasyon gerekiyor ama aslolanın insanların derdini dert edinmek, kendi ülkesinin derdini dert edinmiş insanların başarısının çok daha kutsal ve anlamlı olduğunu düşünüyorum" dedi.
- "Organ naklinin eşit yapılması konusunda önemli mesafe kaydedildi"
Prof. Dr. Emre de Amerika'ya gittiği zaman ülkeye yardım etmenin, sadece ülkede olmakla değil, ülke dışında da olabilir diye bir düşüncesi olduğunu belirterek, "Hakikaten bunları çok güzel bir şekilde yaptık hep beraber. Biz organ nakilinin adaletli olabilmesi için Sağlık Bakanlığı ile beraber çalıştık. Organ naklinin sadece zenginlere veya nüfuslu insanlara değil, sıradan vatandaşlarımıza da aynı şekilde eşit koşullarda dağıtılabilmesi için bu konuda çok büyük mesafeler katedildi. Hep beraber el ele, gönül gönüle vererek bunları yaptık. Bu konuda çalışan ve yardımcı olan herkese teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak ise kendilerine gelen bir hastaya tüm müdahalelerin burada yapılması gerektiğini düşündüklerini, bunun için gerekli çalışmaları yaptıklarını vurguladı.
Organ bağışı bilincinin artırılması ve bu konuda toplumsal farkındalık yaratılması amacıyla gerçekleştirilen sosyal sorumluluk projesine destek veren oyuncu Zeynep Beşerler de bu işi çok inanarak ve gönülden üstlendiklerini, temel amaçlarının herkesi bilinçlendirmek olduğunu söyledi.
İlk organ bağışını okuduğu bir yazı üzerine 6 sene önce yaptığını kaydeden Beşerler, şöyle devam etti:
"Bundan 5 sene önce de çok yakınım olan bir kişi böbreklerini kaybetti ve diyaliz hastası oldu. Şu anda organ bağışı sırasında. Biz bunu araştırmaya başladığımızda gördük ki Türkiye'de maalesef organ bağışı o kadar düşük seviyelerde ki o nedenle bize bir organizasyonla gelindi. Bizim için veya bizim yaptığımız şey, farkındalık yaratmak, dikkat çekmek. Umut ediyorum ki sizler, bizler, hepimiz el ele verdiğimizde organ bağışı bekleyen kimse kalmayacak."
Konuşmaların ardından salondaki organ nakli olan ve bağış bekleyen kişiler sırayla ayağa kalkarak, "Ben sizin böbreğinizle karaciğeriniz ve organlarınızla yaşıyorum" diyerek sahneye çıktı. Sahnede, "Organlarınızı bağışladığınız için teşekkür ederiz" yazılı afiş tutan hastalar, davetliler tarafından ayakta alkışlandı.
Bu arada, Gümüşhane'de geçtiğimiz yıl çıkan bir yangın sonucu beyin ölümü gerçekleştikten sonra Atatürk Üniversitesi Organ Nakli Merkezi'nde karaciğeri 2 yaşındaki Fırat Bal'a verilen Malik Özdemir'in ailesi ve Bal'ın ailesi sahneye çıktı. Duygusal anların yaşandığı bu buluşmanın ardından sempozyumun ilk günü teşekkür plaketlerinin verilmesi ile sona erdi.
Atatürk Üniversitesi Organ Nakli Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Bülent Aydınlı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin organ nakli konusunda çok ileri bir seviyede olduğunu dile getirdi.
Bölünmüş karaciğer ile çocuklarda böbrek ve karaciğer nakilleri yapabilecek durumda olduklarını vurgulayan Aydınlı, "Sadece bir eksiğimiz var o da organ bağışı ve organ bağışının işleme geçme süreci. Bunu da aşarsak zannederim Türkiye gerçekten önünde durulmayacak bir güç olacaktır. Organ bağışı açısından teknik anlamda çok ilerdeyiz. Bir bilinç oluşturmamız gerekiyor. Organ bağışı da yeterli düzeyde olursa Türkiye dünyanın parlayan yıldızı olacaktır" şeklinde konuştu.