TBMM (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "TBMM, 23 Nisan 1920 tarihinde milletvekilleri ve milletle birlikte dualarla, salavatlarla, tekbirlerle açıldı. Aradan 96 yıl geçtikten sonra, 15 Temmuz 2016 tarihinde de TBMM yine milletvekillerimiz ve milletimiz tarafından aynı şekilde dualarla, tekbirlerle müdafaa edilmiştir." dedi.
Erdoğan, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminin 1'inci yılında TBMM'de düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Töreni'nde yaptığı konuşmada, 15 Temmuz 2016 gecesi saat 01.30'da Meclise ulaşmayı başarabilen 106 milletvekili ile birlikte TBMM Genel Kurulunun açılarak çalışmalarına başladığını anımsattı.
Genel Kurulda söz alan grup başkanvekilleri, bakanlar ve milletvekillerinin darbeye karşı duruşlarını ifade ettiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "(15 Temmuz tiyatrodur) diyenler o gece burada yaşananları, farklı partilere mensup milletvekillerinin ağzından anlatan, Meclisimizin yayınladığı 'Gazi Meclis'te O Gece' kitabından en ince detayına kadar öğrenebilirler." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, TBMM'nin, 23 Nisan 1920 tarihinde milletvekilleri ve milletle birlikte dualarla, salavatlarla, tekbirlerle açıldığını anımsatarak, "Aradan 96 yıl geçtikten sonra, 15 Temmuz 2016 tarihinde de TBMM yine milletvekillerimiz ve milletimiz tarafından aynı şekilde dualarla, tekbirlerle müdafaa edilmiştir." diye konuştu.
- "106 milletvekilimizi ayrı ayrı tebrik ediyorum"
Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Milletimiz meydanlarda, caddelerde darbecilere karşı cesaretle direnirken, milletvekillerimiz de Mecliste toplandılar. O gece milletvekillerimiz Genel Kurulu açık tutarak, darbecilere meydan okudular. F-16'lar bomba yağdırıyordu, helikopterlerden mermiler geliyordu ama milletvekillerimiz Meclisi o gün kapalı olmasına rağmen açtılar ve çalıştılar. Kürsüden tüm Türkiye'nin ve dünyanın gözü önünde darbecilere 'başaramayacaksınız' diye haykıran milletvekillerimiz, halkımızın namuslarına emanet ettiği, özgürlüğümüzün ve demokrasimizin sembolü Meclisimize sahip çıktılar.
Buradan TBMM'nin tüm mensuplarını, özellikle de o gece Genel Kurulda bulunma imkanı elde eden 106 milletvekilimizi ayrı ayrı tebrik ediyorum. Darbeciler Meclisi bombalarken ne kadar alçaldılarsa, milletvekillerimiz de o Meclisin çatısı altında istiklalimize ve istikbalimize sahip çıkarak o derece yüceldiler. Böyle millete böyle Meclis yakışır. Gazilikle ikinci kez şereflenen Meclisimizin kalbimizdeki, gözümüzdeki yeri de artık çok daha başkadır. Milli iradenin, vatanın sembolü olan Meclisimize bir daha kimsenin el uzatamaması için artık daha çok çalışacağız. Bakınız şairimiz ne diyor; 'İnsan olan vatanını satar mı? Suyunu içip ekmeğini yediğiniz, dünyada vatandan aziz şey var mı? Beyler, bu vatana nasıl kıydınız. Günü gelir çarh düzine çevrilir, günü gelir hesabınız görülür, günü gelir sualiniz sorulur. Beyler bu vatana nasıl kıydınız?' Evet, bu millete nasıl kıydınız? Bu milleti nasıl parçaladınız? Ey FETO senin gideceğin yer var mı ya? Bu milleti parçalamak için yapmadığın iş kaldı mı? Çalmadığın kapı kaldı mı? Şimdi Pensilvanya'da 400 dönüm yeri sana tahsis ettiler, oradan dünyayı idare ediyorsun."
- "Kafayı duvara değil milletimizin iradesine vurdular"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Darbe hesabı yapanlar, Allah'ın hesabının üzerinde bir hesap olmadığını unuttukları için kafayı duvara değil ama milletimizin iradesine vurdular." değerlendirmesinde bulundu.
15 Temmuz gecesi bu vatana kıymaya çalışanların şimdi mahkemelerde ihanetlerinin hesabını verdiklerini kaydeden Erdoğan, "Suyunu içtikleri, ekmeğini yedikleri vatanlarını Pensilya'daki şarlatanın emri ile 1 dolara satanlar zindanlarda çürürken, bu Meclis milletimize hizmet etmeye devam edecek. Çünkü milletimize sözümüz var. Cumhurbaşkanlığı ile Meclisi ile hükümeti ile tüm resmi ve özel kurumlarımızla birlikte ülkemizi muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkaracak, 2023 hedeflerimize mutlaka ulaşacağız. Bu sözümüzü yerine getirene kadar ne bize, ne Meclisimize, ne Hükümetimize ne de milletimize, durmak, duraksamak, dinlenmek yoktur." şeklinde konuştu.
Recep Tayyip Erdoğan, şunları kaydetti:
"15 Temmuz gecesi öyle bir gece ki anlatmaya ne kelimeler, ne cümleler kifayet eder ne de soluğumuz yeter. Demokrasi ve Milli Birlik Günü olarak ilan ettiğimiz bu tarihin anlamını, en iyi o geceyi yaşayanlar bilir. Şu anda 81 vilayet, hamdolsun sadece il merkezlerinde değil ilçelerinde bile gümbür gümbür milletimiz bugünü, bu geceyi kutluyor. Hemen karşımızdaki Genelkurmay Başkanlığımızın çevresinde, Kızılay Meydanı'nda, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi etrafında, Ankara Emniyet Müdürlüğü önünde, Kazan'da Mürted Üssü önünde ve diğer yerlerde yaşanan hadiselerin on binlerce, yüz binlerce şahidi var.
Şehitlerimizin her birinin hikayesi, çeşitli kurumlarımız tarafından kitap ve belgesel olarak yayımlanmıştır. Gazilerimizle her bir araya gelişimizde onların yaşardıkları hadiselerin, yüreğimizi yakan, aklımızı zorlayan yeni boyutlarını öğreniyoruz. Henüz hayatının baharına bile girmemişken, 14 yaşında gazilikle şereflenen bir kızımız o hainlere; 'Siz daha 14 yaşındaki çocuğa karşı duramazken bu devleti yıkmayı, bu millete hakim olmayı nasıl başaracaksınız?' diye sesleniyor. Bir başka gazimiz vücudundaki 14 parça şarapneli, ahirette sahip olacağı en büyük delil olarak görüyor. Babası, kendisi ve oğlu ile birlikte 3 nesil olarak ilk defa üzerlerine çıktıkları bir tankı, sanki yıllarca eğitimini almış gibi doğru yöntemlerle etkisiz hale getirmeye çalışan ve bu esnada vurulan bir başka gazimizin en büyük üzüntüsü ise ne biliyor musunuz? Kendisine şehadetin nasip olmayışı."
(Sürecek)
AA