ANTALYA (AA) - Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Müşterek Sağlık Hizmetleri Daire Başkanı Emre Yatman, 4 bin 47 personel ile 479 bin 207 hastaya evde sağlık hizmeti verdiklerini belirtti.
Antalya Kamu Hastaneleri Birliği ve Antalya Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde düzenlenen 2. Antalya Evde Sağlık ve Ruh Sağlığı Hizmetleri Sempozyumu, Kundu Turizm Bölgesi'ndeki bir otelde başladı.
Yatman, sempozyumda yaptığı konuşmada, evde sağlık hizmeti programının yaklaşık 4 yıl önce başladığını, bu süre zarfında hasta memnuniyeti açısından büyük yol katedildiğini söyledi.
Türkiye'de 915 evde sağlık hizmetleri birimi oluşturulduğunu bildiren Yatman, birimlerin 2 bin 719 cihaza ve 991 araca sahip olduklarını kaydetti. Her geçen yıl ulaşılan hasta sayısında artış olduğunu belirten Yatman, "4 bin 47 personelimizle 479 bin 207 hastaya ulaşarak evde sağlık hizmeti sunduk" dedi.
Bakımı yapılan hastaların yüzde 41'inin nörolojik hastalıklara sahip kişiler, yüzde 22'sini ise kardiovasküler hastalıkları bulunanların oluşturduğunu dile getiren Yatman, kayıtlı aktif hizmet alan hasta sayısının ise 213 bin 592'e ulaştığını anlattı.
Yatman, ağız ve diş sağlığı hizmetlerinde de 105 birimde 20 bin 535 hastaya ulaşıldığını ifade etti.
Hastaların tıbbi ihtiyaçlarının yanı sıra evde bakım ve sosyal destek ihtiyaçlarının da olduğuna işaret eden Yatman, bu açıdan kurumların işbirliği halinde çalışarak hasta memnuniyeti sağlamaları gerektiğini vurguladı.
- "Hayatında doktor görmeyen hastalara ulaştık"
Antalya Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Erdoğan Taş da 2010 yılında evde sağlık hizmetlerinin verilmeye başlandığını söyledi.
Hastaneye gidemeyen hastaların belirlenmesi üzerine düzenli olarak belli aralıklarla sağlık ekibiyle hastanın evine gidilip muayenelerinin yapıldığını, ilaçlarının takip edildiğini, kapsamlı bir sağlık hizmeti verildiğini anlatan Taş, "Bırakın hastaneye gitmeyeni, 15-20 yıl boyunca hiç doktor, hemşire görmeyen insanlara ulaştık. Bu hastalara önemli bir hizmet sunan sağlık ordusu, insanların duasını almakta" diye konuştu.
Taş, şefkatle, özveriyle, empati kurularak yürütülen çalışmaların hasta memnuniyetini kazandığının altını çizdi.
- "Şizofren" hassasiyeti
Taş, düşünüş, duyuş ve davranışlarda önemli bozuklukların da görüldüğü, hastanın kişiler arası ilişkilerden ve gerçeklerden uzaklaşarak kendi dünyasında yaşadığı hastalık olarak nitelendirilen şizofreniye dikkati çekti.
Sahaya çıkıldığı zaman birçok şizofreni vakaları ile karşılaştıklarını vurgulayan Taş, "Psikiyatrist arkadaşlar, toplumun yüzde birinin şizofreni olduğunu söylüyor, özellikle bunların yarısı takip edilmesi gereken hastalar. Bu doğrultuda, tahminen evde sağlık hizmeti alan hastalarımız kadar bu tür hastaya ulaşıp tedavilerini, takibini yapmamız gerekiyor" diye konuştu.
- "Sağlık çalışanlarında tükenmişlik ortaya çıkıyor"
Antalya Halk Sağlığı Müdürü Murat Özdemir de evde bakım hizmeti ile sadece hastalara değil, hasta yakınlarına da hizmet verildiğini belirtti.
Bu alanda çalışan sağlık çalışanlarının bilgi ve beceri düzeylerinin artırılması gerektiğine işaret eden Özdemir, "Sağlık çalışanlarımız sürekli rahatsızlığı olan hastalarla ve hastalıklarla mücadele ediyor, doğal olarak bir tükenmişlik ortaya çıkıyor. Motivasyonlarının düşmemesini sağlamamız gerekiyor" diye konuştu.
Sempozyumun açılışında okunan İstiklal Marşı'nda katılımcıların sesinin çok kısık olduğuna değinen Özdemir, bu sesin coşkulu çıkması ve hizmetlere de o şekilde yansıması gerektiğini dile getirdi.
Özdemir, kurumlar arası işbirliğinin önemli olduğunu, hizmetlere bütüncül yaklaşılması gerektiğini bildirdi.
28 Kasım'a kadar sürecek sempozyuma farklı illerden kamu hastaneleri birliği, halk sağlığı birimi ve yerel yönetimlerden yaklaşık 400 kişi katılıyor.