BİR: Demokratik sistemde yüzde 50 bandına ulaşan 3. lider Tayyip Erdoğan oldu.
DP’nin Genel Başkanı rahmetli Adnan Menderes, 14 Mayıs 1950'de yapılan seçimde yüzde 52,7 oranında oy almıştı. 1954’te yapılan genel seçimde ise partisinin oy oranı yüzde 57’ye çıkmıştı.
AP’nin başına 1964’te geçen Süleyman Demirel de, 1965 genel seçimlerinde yüzde 52,9 oy almıştı. Bir daha da bu oranda kazandığı bir seçim olmadı…
1983’te ANAP’ı kuran rahmetli Turgut Özal ise aynı yıl yapılan genel seçimde yüzde 45,1 oy alabilmişti…
Başbakan Erdoğan, 2002’de yüzde 34.28, 2007’de yüzde 46.58, 2011’de ise 50.02’yle oy oranını girdiği her seçimde istikrarlı bir şekilde artıran tek lider oldu… Ayrıca 3. defadır tek başına iktidar olması da AK Parti’nin elde ettiği önemli bir başarıdır…
Türkiye’deki 2 seçmenden 1’i AK Partilidir…
21 milyon seçmenin oyunu almıştır.
Ve seçimin kazananı her yönden AK Parti’dir.
İKİ: AK Parti’nin oy oranı 2002 seçimlerine göre yüzde 3.48 arttı. CHP oyunu yüzde 5.05 oranında artırırken MHP dikkate değer bir şekilde yüzde 1.26’lık düşüş gösterdi. İşin ilginç yanı, AK Parti'nin oy oranını artırmasına rağmen milletvekili sayısının düşmesiydi... Bunda özellikle Anadolu’daki şehirlerin milletvekili sayısını azaltan (Konya’nın milletvekili sayısı 16’dan 14’e düştü) yeni seçim sistemi etkili oldu.
ÜÇ: Konya’da AK Parti’nin oy oranı Türkiye genelinde olduğu gibi; yüzde 4.44 oranında arttı. Konya 2002’de yüzde 54.94, 2007’de yüzde 65.31 oranında destek vermişti AK Parti’ye. Şimdi bu destek, yüzde 69.75’e yükseldi… Bu artışta hiç kuşkusuz AK Parti il teşkilatının yoğun temposu, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Başbakan Erdoğan’dan sonra -Konya ve ilçelerinde- en çok miting yapan bir isim olmasının etkisi var.
DÖRT: MHP’nin bir önceki seçime göre Konya’da oy oranını koruyabildiği, CHP’nin de yüzde 2.02 oranında oyunu artırdığı göze çarpıyor. Fakat ilginçtir ki MHP’li belediye başkanlarının bulunduğu ilçelerde (Seydişehir, Ereğli…) AK Parti’nin oyları yükseldi… Bu da yerel seçimlerde ilçelerde atılacak sağlıklı adımlarla bu belediyelerin de AK Parti’ye geçebileceğinin sağlam bir ifadesi.
BEŞ: Saadet Partisi’nin oy oranı Türkiye genelinde yüzde 1.12 oranında azaldı. Konya’da bu düşüş Türkiye oranının üzerinde, yüzde 2.22 oranında geçekleşti. SP’den bir süre önce ayrılarak kurulan HAS Parti ise Türkiye genelinden yüzde 0.74, Konya’dan SP’nin Türkiye’de kaybettiği yüzde 1.12 oranında oy toplayabildi. Bu oran Saadet’in kaybettiğinin sadece yarısı…
ALTI: Türkiye seçmeni 326 AK Partili, 135 CHP’li, 54 MHP’li, 35 de bağımsız adayı milletvekili olarak meclise gönderdi. Konyalılar ise 11 AK Partili, 2 MHP’li ve 1 de CHP’li vekile yol verdiler. MHP’de Faruk Bal ve Mustafa Kalaycı, CHP’de ise Atilla Kart mevcudiyetlerini muhafaza ederken biraz önce de söylediğim gibi yeni seçim sistemiyle 16’dan 14’e düşürülen milletvekili sayısı AK Parti’yi etkiledi.
YEDİ: Başta Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu olmak üzere AK Partili 11 milletvekili Konya’nın bu yükselen desteğini iyi değerlendirmeli. Seçim sürecinde muhatap alınan vatandaş, Meclis’e gönderdiği vekillerine ulaşmakta zorlanmamalı. Bir yandan Türkiye’nin meselelerine fikir üretirken diğer yandan da Konya’dan aldıkları oylarla TBMM’ye girdiklerini unutmamalı sayın vekiller. Yeni projelerin yanı sıra en çok geliştirilmesi gereken husus bana kalırsa iletişim. AK Parti il teşkilatı da bu anlamda her hafta bir vekilini kamuoyuyla buluşturmalı, bir süredir uygulamaya koyduğu nöbetçi milletvekili uygulamasını reorganize ederek, geçmiş dönemlerdeki eleştirileri bertaraf etmeli.
SEKİZ: MHP’li Faruk Bal ve Mustafa Kalaycı, Anadolu’nun sesini MHP genel merkezine sağlıklı bir şekilde aktarabilmeli. Özellikle Faruk Bal, genel başkan yardımcısı sıfatıyla bu toprakların arzusunu ve istediği MHP çizgisini dokumak için çaba sarf etmeli. Onlar da Konya’ya daha fazla vakit ayırmalı, hükümetin olumlu icraatlarına destek olabilmeli, özellikle sivil anayasa konusunda katkıda bulunmalılar. Yüzde 12 gibi bir rakamla TBMM’ye gidiyor olmalarını asla bir seçim başarısı olarak görmemeliler.
DOKUZ: CHP’li Atilla Kart, sadece soru önergeleri vererek kazandığı ‘çalışkan vekil’ sıfatını, yeniliklerle devam ettirmeli. CHP’deki yeni oluşumun Türkiye’ye gerçek yenilikler sunabilmesi için artık vizyoner çağrılar yapmalı. Özellikle insan hak ve hürriyetleri noktasında CHP’nin halk nazarında kabul görmeyen tavırlarından soyunması için çaba göstermeli. CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun ‘CHP varsa herkes için var’ sloganının anlam bulmasını sağlamalı.
SONSÖZ: Seçimlerin ülkemiz ve Konya’mız için hayırlı olmasını temenni ediyorum. Milletvekillerimizi ve parti teşkilatlarımızı kutluyorum.