TBMM (AA) - Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, şehir hastenelerinde hasta garantisi verildiği iddialarının gerçek dışı olduğunu bildirdi.
Koca, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığının bütçesi üzerindeki görüşmelerde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Şehir hastanelerine ilişkin yöneltilen eleştirileri yanıtlayan Koca, Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın başladığı 2003 yılında mevcut hastanelerin yaş ortalamasının 48 olduğunu ve birçoğunun da deprem güvenliği ve fonksiyonel açıdan çok kötü durumda bulunduğunu söyledi. Koca, toplam 107 bin yatağın sadece 7 bininin nitelikli olduğunu ifade ederek, çağdaş bir sağlık hizmeti verebilmek için 100 bin civarında yatağın yenilenme ihtiyacı yanında artan nüfus nedeniyle yeni tesislere ve en az 50 bin ilave yatağa ihtiyaç duyulduğunu bildirdi.
Koca, günün ekonomik imkanları çerçevesinde yapılan planlamada bir kısım hastanelerin klasik ihale yöntemle planlanırken, özellikle büyük yapıların kamu-özel iş birliği modeliyle yapılmasının programlandığını söyledi.
Mevcut kaynaklarla ve kısa sürede sonuç alacak şekilde 150 bin yatak üretmenin finansal olarak mümkün olmayacağını, bu sebeple dış finansman kullanılması gerektiği yönünde değerlendirme yapıldığını dile getiren Koca, "Birçok ülkenin başvurduğu kamu-özel iş birliği modeli bu yüzden tercih edilmiştir. Ayrıca, hastane faaliyete geçinceye kadar kamu adına herhangi bir faaliyetin üstlenilmemesi, klasik yöntemle kamuda ortalama 8-10 yılı bulan bina yapım süresinin 3 yılın altına düşürülmesi ve yatırım yükünün uzun yıllara yayılması gibi hususlar birçok ülkenin de dikkatini üzerimize çekmiştir." diye konuştu.
Koca, şunları kaydetti:
"Nitekim Macaristan, Romanya en son bin 100 yataklı talebi ve yeni 3 bin yeni yatak talebi... Avrupa ülkeleri yanında Kazakistan, Pakistan gibi birçok ülke bizim kamu-özel iş birliği modelimizi kendi ülkelerinde uygulamak, hatta Türk firmalar tarafından üstlenilmesini talep etmektedir.
Son 15 yılda inşa ettiğimiz hastanelerle birlikte ortalama hastane yaşımız 13'e düşmüş durumdadır. Kamu-özel projelerinin toplam yatak sayısının yüzde 65'i yenileme, yüzde 30'u tamamen yeni yatak olacak şekilde tasarlanmıştır. Bu yüzden bazı bölgelerimizde yeni ihtiyaçlar karşılanırken, eski hastanelerimizin bir kısmı ihtiyaca göre renöve edilerek özelleşmiş sağlık hizmetlerine ayrılmaktadır. Bir kısmı ise kullanım dışı kalarak arazilerin tahsisi iptal edilerek Hazine'ye devredilmektedir."
- "SUT fiyatları üzerinden yüzde 40 indirim yapılmaktadır"
Şu ana kadar faaliyete geçirilen şehir hastanelerinin, hastaların yanı sıra çalışan memnuniyetini de yükselttiğini ifade eden Koca, şu bilgileri verdi:
"Kamuoyunda bazı platformlarda ve burada da dile getirildiği gibi şehir hastenelerinde hasta garantisi verildiği iddiaları gerçek dışıdır. Ne acil hizmetlerde, ne poliklinik muayenelerinde, ne yatan hastada ne de herhangi bir ameliyatta (ameliyat sayısında veya ameliyatın kullanım doluluk oranında) herhangi bir taahhüt ve garanti söz konusu değildir. Yatak doluluk oranı ile ilgili olarak da herhangi bir garanti söz konusu değildir. Yükleniciden tıbbi laboratuvar ve görüntüleme gibi miktara bağlı hizmet alımı yapıldığında fizibilitede öngörülen ve güvence altında olan aylık miktarın yüzde 70'i için SUT (Sağlık Uygulama Tebliği) fiyatlarıyla, yani MR'ın 65 lira, tomografinin 56 lira olduğu bir rakamdan bahsediyorum. Almanya'da 250 avro ile 500 avro arasında değişen bir ücretten bahsediyorum. Bu SUT fiyatları neyse o SUT fiyatları üzerinden yüzde 40 indirim yapılmaktadır. Yani, yüzde 70 garantin olmazsa siz yüzde 40 indirimi alamayacaksınız. O yüzde 40 indirimi almak için bunu yapıyorsunuz.
Bu miktarı aşan hizmetler için laboratuvar tetkiklerinde yüzde 15, görüntülemede ise yüzde 40 indirim daha yapılmaktadır. Bir daha söylüyorum, SUT fiyatları değişmiyor. Bu SUT fiyatları üzerinden yüzde 70 garantiyi sağladığınızda yüzde 40 indirim sağlamış oluyorsunuz. Yüzde 70'e kadar yüzde 40, hem laboratuvar hem görüntüleme için söylüyorum, yüzde 70'i uygulamazsanız bu yüzde 40 indirimi alamazsınız. Yüzde 40 indirimi almak için yapıyorsunuz. Burada 65 lira MR'dan bahsediyorum, bu MR'ı yüzde 70 oranında dolulukta yüzde 40 indirim almış oluyorsunuz, yetmiyor yüzde 70'in üzerinde bir yüzde 40 daha indirim alıyorsunuz. Kaç liraya geliyor, 25-26 liraya geliyor MR."
Bakan Koca, "Şu anda hiçbir devlet hastanesinde bu oranda indirim yapılarak hizmet alımı söz konusu değildir." diye konuştu.
- "Buraları üniversiteler hastanesi yapmayı hedefliyoruz"
Şehir hastanelerinin sadece bir hastane olmadığını anlatan Koca, alanında özelleşmiş çok sayıda hastanenin bir arada olduğu bir hastene şehri olduğunu söyledi. Koca, amaçlarının, bu hastanelere başvuran hastaların sağlıkla ilgili sorunlarının tamamının bir merkezde sonuçlandırılması olduğunu ifade ederek, "Daha ötesi buraları üniversiteler hastanesi yapmayı hedefliyoruz." dedi.
Şehir hastanelerinin üniversitelere açılmasının hem hizmet kalitesine hem de üniversitelerin yeni bir açılım yapmasına fırsat sağlayacağını belirten Koca, nitelikli insan kaynağına, altyapısı güçlü modern tesislerde görev yapma fırsatının verilmesinin, bu esnada belli teşvik modelleriyle desteklenmesinin ileri eğitim ve beceri gerektiren özellikli tıbbi hizmetlerin başarıyla verildiği mükemmeliyet merkezlerinin kurulmasını kolaylaştıracağını kaydetti.
Koca, birçok özellikli işlemlerin özel hastenelerde yapıldığını belirterek, "Bu anlamda mükemmeliyet merkezleriyle farklı bir yaklaşım içinde olmuş olacağız. Bu merkezlerini, uluslararası boyutuyla da biz entegre kılmak istiyoruz." dedi.
- "Hazine arazisinin yüklenici firmaya ücretsiz verilmesi söz konusu değil"
Şehir hastaneleriyle sadece geleceğin hastanelerini inşa etmekle kalmadıklarını anlatan Koca, aynı zamanda buralarda planlanan mükemmeliyet merkezleriyle birlikte Türkiye'ye katma değer üretimeyi hedeflediklerini vurguladı.
Koca, sözlerine şöyle devam etti:
"Üniversitelerimizle iş birliği içinde Türkiye'yi sağlık turizminde önemli bir marka haline getirmek hedefinin en önemli yapı taşlarından biri şehir hastaneleri olacaktır. Burada da Ahmet de Agop da hizmet görecektir.
Şehir hastaneleri projelerinde hastanelerin yapılacağı Hazine arazisinin yüklenici firmaya ücretsiz verilmesi söz konusu değildir. Şirketin inşata başlayabilmesi amacıyla arsanın üs kullanım hakkı devredilmekte ve 25 yılın sonunda arsa ve bina tüm takyidatlardan arınmış bir şekilde kamuya devredilmektedir. Hazine ile Sağlık Bakanlığı kamu-özel iş birliği sözleşmelerine yönelik bugüne kadar hiçbir sözleşmeye borç üstlenim anlaşması imzalanmamıştır."
Koca, kamu-özel iş birliği projeleri ihalelerinin nasıl yapıldığına ilişkin bilgi verdi. Ön yeterlik ihale ilanının kamuoyuna, Resmi Gazete ve ulusal basın aracağılıyla duyurulduğunu belirten Koca, şöyle devam etti:
"Şu an ihale aşamasında olan projelerimize 17 firma katılmıştır, 3 tane değil. Ön yeterlilik ihale aşamasında mali yeterli olan firmalar ilk teklifini idareye sunar. Nihai teklif aşamasında ihale isteklilerinin eşitlenmiş projeye verdikleri teklifler eşit şartlarda değerlendirilir ve açık eksiltme aşamasına geçilir. Bunlar da üç günde değil aylar içinde olur. Açık eksiltme aşamasında ihale isteklileri kendi istemleriyle eksiltmeler yaparak minimum kullanım bedelini teklif eden firmayla sözleşme imzalanmaktadır. Dört aşamada yapılan ihale, süreç dahilinde açık eksiltmede kamu menfaati göz önünde bulundurularak en uygun kullanım bedelini teklif eden firmayla sözleşme imzalanır.
2018 yılı bütçeleri konulan hizmet bedelleri Yozgat, Isparta, Mersin ve Adana hastaneleri, 2018 yılı içinde açılan Eskişehir, Elazığ, Kayseri ve Manisa şehir hastanelerinin hizmet giderlerine esas planlanmıştır. 2019 yılı bütçelerinde Eskişehir, Manisa, Kayseri, Elazığ şehir hastaneleri ile açılacak olan Ankara Etlik ve Bilkent şehir hastanesiyle Bursa şehir hastanesinin hizmet bedelleri ve aylık artış oranları da dahil edilerek hesaplanmıştır.
Şehir hastaneleri ödemeleri zorunlu gider dediğimiz kira ve kullanım bedelleriyle hizmet bedellerinden oluşmaktadır. Bu giderler, genel bütçeden yapılmaktadır. İşletme dönemi giderleri, tüm boyutlarıyla finansal açıdan izlenmekte ve ilgili mevzuatı kapsamında hak edişleri düzenlenmektedir. İddia edildiği gibi kamu-özel iş birliği ödemelerinde kontrolsüz bir alan bulunmamaktadır."
Koca, 2019 yılında şehir hastanelerinin ödemeleri için 6 milyar 210 milyon TL kaynak ayrıldığını dile getirerek, "2018 yılında, bugüne kadar bir milyar 626 milyon ödeme yapıldı. Bu kadar net." bilgisini verdi.
- "Akılcı teşhis ve ameliyata kadar giden yaklaşımlarımız olacak"
Koca, döner sermayelere el konulduğuna ilişkin bir soru üzerine de "El konulmadı, öyle bir durum yok." yanıtını verdi.
Türkiye'de MR çektirme oranlarının çok yüksek olduğuna ilişkin eleştiri üzerine Koca, bu konuda dijitalleşmenin önemini dile getirdiğini hatırlatarak, e-Nabız sistemi sayesinde, MR çektirme oranlarında en az yüzde 20 düşüş kaydedildiğini bildirdi. Koca, "Bunun önümüzdeki dönem akılcı ilaç kullanımında olduğu gibi akılcı laboratuvar, akılcı görüntüleme hatta daha ötesi akılcı teşhis ve ameliyata kadar giden yaklaşımlarımız olacak." açıklamasında bulundu.
Bakan Koca, her geçen gün bu noktada dijitalleşme ve akılcı yaklaşımlarla devreye girerek istismarın önleneceğinden emin olunması gerektiğini vurguladı.
(Sürecek)