Ne oluyor bu Şubat’a arkadaş? 21 Şubat,28 Şubat, kedilerin mart ayında azdığı gibi birilerine de, Şubat ayında bir şeyler oluyor galiba. Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizi... 21 Şubat 2001,28 Şubat 1997 Türk siyasetinin en kütü günlerinden birileri. Şubat’ta iyi şeylerde oluyor, olacak… Örneğin haftaya pazar 28 Şubat’ta Konya Mazlumder şubesinin Alaaddin Keykubat Salonu’nda düzenleyeceği muhteşem 28 Şubat Gecesine, tüm Konyalıları davet edelim ve yazımıza geçelim. Zaten haftaya da 28 Şubat dündü arkadaş diyeceğiz.
Milli Güvenlik Kurulu'nda (MGK) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile Başbakan Bülent Ecevit arasında yaşanan gerginlik, Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizinin patlamasına yol açmamış mıydı?
21 Şubat 2001 krizi, kamuoyunda "Kara Çarşamba" olarak adlandırıldı. Kriz, Hükümeti, "dalgalı kur" politikasına geçme kararını aldırmıştı…
Krizin etkileri uzun süre devam etti. Çünkü,21 Şubat'ta gecelik faizler yüzde 7500 ile "tarihi yükseliş,", İMKB de yüzde 18.1 ile "tarihi düşüş" yaşayınca, öğleden sonra "kriz zirvesi"toplanmıştı.
Söz konusu dönemden bir gün (19 Şubat 2001) özellikle hatırlatayım: MGK Kriz zirvesi toplantısından, erken çıkan Başbakan Bülent Ecevit, yardımcısı Hüsamettin Özkan\'ı da yanına alarak bir basın toplantısı yapmış ve toplantıya başkanlık eden Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer\'i kamuoyuna şikâyet etmişti. Özkan\'ın kendisine Anayasa kitapçığı fırlatan Sezer\'e \'Nankör kedi\' diye hitap ettiğini bir gün sonra öğrenecektik...
MGK toplantısının ardından Başbakan Bülent Ecevit, titreyen bir sesle, Cumhurbaşkanı\'nın kendisine devlet nezaketine uygun davranmadığını açıklamıştı. Devletin tepesindeki bu kriz Bakanlar Kurulu\'nun dövizi sabit tutmaya çalışan politikadan vazgeçip dalgalı kura geçmesiyle sonuçlandı. Ve bu karar,Türk ekonomi tarihinin en ağır krizlerinden birine sebep olmuştu.
Takip eden günlerde ilân edilmek zorunda kalınan \'devalüasyon\' yüzünden paramız pula dönmüştü ve hepimiz bir günde yüzde 50 fakirleşmiştik. \'Hepimiz\' dediğime bakmayın, bizim fakirleştiğimiz o günleri, vurguna çevirenler de oldu.18 Şubat\'ta 630 TL olan 1 Doların değeri kriz günü 962 TL\'ye çıktı, sonra daha da yükseldi.
Babamda anlatır, Almanya’daki amcam da, ben de okurum. 1960 yılından bu tarafa bu ülkede 3 askeri darbe oldu! Kaç kez develuasyon oldu?
1960 yılındaTürkiye’nin % 70 i köylerde %30 u şehirlerde yaşıyordu. Türkiye bir tarım ülkesi konumunda idi halkın %70 i tarımla %30 sanaii ile uğraşıyordu. İnsan hakları ayaklar altında idi, demokrasi bitmiş vaziyette idi. Milli gelir (GSMH) yıllık 300$’dan 1000$’lara,3000$’lara,5000$’lara ulaştı, şu anda da fevkalade adaletsiz dağılımı olsa da 10.000$’lara yükselmiş durumda. Almanya bu krizi ve bu darbeleri görmüş olsaydı 200 yıldan önce bu duruma gelemezdi. Demokrasi sanki küllerinden yeniden doğmuş durumda. Artık okullarda kara önlükler dönemi bitti. Köy okullarında bile internet var. Görsel medya, duysal medya, yazılı medya var, insanların herşeylerden haberleri var. İnsanlar TOKİ’lerde 350 TL’ye ev sahibi olabiliyorlar, sadece vatandaşlık numarası ile istediği hastanede muayene olabilip istediği eczaneden ilacını alabiliyorlar, ilaç fiyatları neredeyse %70 ucuzladı. Herkes 1960 Türkiye’sine göre çok lüks yaşıyoruz, kimsenin tuvaleti dışarda, mutfağı dışarda değil, kapısının önünde keçi beslemiyor. Köy yollarımız bile asfalt ve çift şerit. Nerdeyse tüm karayollarımız double yol oldu. Yıllık faizler bankalarda % 8’e kadar indi.120 ay vade ile ev alabiliyorlar,12 aydan 18 aya kadar % 0 faizlerle otomobil, taşıt kredisi alabiliyorlar. Daha söylenecek çok şey var ama 21 Şubat dünde kaldı arkadaş.
Hoşça, sağlıcakla kalın. Ama en önemlisi adam gibi adam kalın..!