3. Ulusal Hipnoz Kongresi geçtiğimiz hafta İstanbul’da yapıldı. Konya Hipnoz Çalışma gurubundan da 3 arkadaşla katıldığımız kongrede ben de iki sunum yaptım. Birincisi Konya’daki çalışmalarımızla ilgili diğeri de Ericksonian hipnoterapide ortaya konulan indirect telkin yaklaşımının Mevlana’nın Mesnevi’sinde ortaya koyduğu yaklaşımın benzeri olduğu ve bu anlamda Mesnevi’nin de bir psikoterapi gibi okunabileceğine ilişkindi. Konuşma ilgi çekti ve dinleyiciler konuşma sonunda hemen bir Mesnevi edinip okuma konusunda hemfikirdiler. Kongre katılımcıları doktorlar diş hekimleri ve psikologlardan oluşmaktaydı ve yabancı katılımcılar da vardı. Avrupa eski ve yeni hipnoz birliği başkanları da dahil olmak üzere.
Hipnoz ülkemizde artık bilimsel bir zemine oturmuş ve adresi belli bir konuma gelmiştir. İstanbul başta olmak üzere Ankara ve İzmir’de de dernekler oluşmuş ayrıca Konya Adana Sakarya’da da çalışma gurupları teşkil edilmiştir.
Hipnoz bir tedavi değil tedavi aracıdır. Bir çok psikoterapötik yöntemde terapistin işini kolaylaştırıcı oldukça etkili ve güvenilir bir araçtır.
Yabancı katılımcılarda tebliğlerinde kendi ülkelerindeki yaklaşımlardan bu aracı nasıl kullandıklarından bahisle ardından da Türkiye’de yapılan çalışmalardan övgüyle söz ettiler. Ve önümüzdeki yıl Avrupa Hipnoz Birliği kongresinin Türkiye’de gerçekleşmesini arzu ettiklerini de teyit ettiler.
Biz de Konya Hipnoz Çalışma gurubu olarak bünyemizde Doktor Diş Hekimi ve Psikologları bir araya getirdik. Yaklaşık 3 yıldır düzenli aralıklarla bir araya gelip Hipnoz ve Hipnoterapi disiplininin daha çok bilimsel zemine oturması için gayret ediyoruz. Sonuçta Hipnozla ilgili yanlış bilgileri ortadan kaldırmak en başta gelen arzumuz. Gizemli ya da doğaüstü olmadığını kuralları olan bilimsel bir disiplin olduğunu dilimiz döndüğünce anlatmaya çalışıyoruz. Kendi aramızda vaka tartışmaları yapıyor ve literatür araştırmaları ile bilgilerimizi güncelliyoruz.
Bu anlamda konuyla ilgili meslektaşlarımız koordinatörümüz Diş Hekimi Şaban Harun Bey’e ulaşabilirler (sabanharun@yahoo.com).
Ülkemizde ve tüm Dünyada bugüne gelinceye dek tamamıyla en alt dallara kadar uzanan uzmanlık alanları bugünlerde tersi bir seyir izlemekte ve insanlar bütünselliğe doğru yeniden kaymaktadırlar. Bu yüzden de alternatif tıp denilen olgu giderek daha bir ivme kazanıyor. Hipnoz sadece alternatif tıp olarak adandırılamaz. Tıbbın bir çok alanında başarıyla kullanılmaktadır. Özellikle de bugün beden ve zihnin bir bütün olduğu ve birbirini gerçek anlamda etkilediği artık apaçıktır.
En önemlisi her durumda olduğu gibi Hipnozla ilgili de yetkili ve tedavi etmeye ehliyetli insanları seçmek de sizin önceliğiniz olmalı. Sonuçta bilinçaltı her önine gelene teslim edilecek bir olgu değil.
www.pozitifdegisim.com