Bakan Akar'ın açıklamalarından satır başları;
Artık herkesin bilmesi lazım, Türkiye Cumhuriyeti Devleti uluslararası ortamda gerçekten bir özne haline gelmiştir.
15 Temmuz sonrası asil milletimiz ordusuna sahip çıkmıştır ve bu hainler gittikten sonra şu anda içinde bulunduğumuz ortamda TSK’nın gücünün kuvvetinin daha da arttığını görmek mümkün.
TSK’DA YAPILANMA
15 Temmuz’dan sonra 93 bin 727 personel aldık.
YÜKSEK TEKNOLOJİ
Bu teknolojiyi ithal ederek değil teknolojiyi üreterek yapar hale gelmenin büyük bir gayreti içindeyiz, bunun sonucunda varmak istediğimiz şey ülkemizin güvenliğini sağlayacak şekilde caydırıcı, etkin, saygın bir konuma gelmek.
YENİ NAVTEX İLANI
NAVTEX denizde bir faaliyetimiz olacak bunu bilin demektir, bizim orada menfaatlerimiz konusunda çalışmalarımız var, hakkımızı korumak konusunda bir kararımız var. Bu çerçevede biz faaliyetlerimizi sürdürüyoruz, oradaki çalışmalarımız bitinceye kadar bunları sürdüreceğiz burada bir sınır yok. Orada biz hakkımızı hukukumuzu kullanıyoruz, bunlar ne kadar gerekiyorsa o kadar yapılacak.
Bugün yapılan açıklama tamamen farklı, İskenderun bölgesinde atış faaliyeti için yapılan bir çalışma.
TERÖRLE MÜCADELE OPERASYONLARI
Biz şuna inanıyoruz, biz terörle yaşamak zorunda değiliz buna alışmak zorunda değiliz. Terörü kurutmak için elimizden geleni bugüne kadar yaptık bundan sonra da yapacağız. Bunu yaparken biz her seferinde söylüyoruz, biz tüm komşularımızın toprak bütünlüğüne saygılıyız fakat hiçbir şekilde e komşularımızın topraklarından bize karşı bir saldırıya göz yummayacağımızı söylüyoruz.
Kürtler bizim kardeşimizdir biz onlarla et ve tırnak gibiyiz, şehitliklerde yan yana yatıyoruz bunun gibi fitne fesatlar bizim aramıza giremeyecek.
Sivillere, tarihi ve dini yapılara herhangi bir zarar getirmemek için, çevreye bir zarar getirmemek için ‘ne olursa olsun’ gibi bir düşünce içinde değiliz, son derece hassas davrandığımızı da herkesin bilmesi lazım. Bizim için bunlar dokunulmaz.
Bu mücadelemizi tamamen taarruzi bir anlayışla sürdürmekteyiz, sonuçta en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar mücadele devam edecek bundan dönüş yok. Bu musibetten halkımızı milletimizi kurtaracağız.
Pençe-Kaplan Operasyonları'nda 320 terörist etkisiz hale getirildi.
İDLİB
Burada ateşkesin ihlali için bir kısım radikal grupların, bir kısım milislerin burada çalışmalar yaptıklarının farkındayız, bunu da engellemek için MİT ve SK elinden gelen gayreti göstermekte ve Rusya ile bilgi alışverişini sürdürüyoruz. İhlaller olsa da ateşkes devam ediyor.
300 bin civarında Suriyeli kardeşimiz gönüllü olarak ve güvenli bir şekilde geldiler ve kendi topraklarına yerleştiler. Orada tabii geçici evler yapılıyor, bu çerçevede oradaki faaliyetler devam ediyor.
24 Temmuz 2015’ten bugüne kadar 17 bin 200 terörist etkisiz hale getirildi, tek hedefimiz teröristler.
DİYARBAKIR ANNELERİNİN EVLAT NÖBETİ
Bu üzüntünün sona ermesi için onlarla çok sıkı bazen biraz örtülü bazen bira açık bütün sıralı rütbeliler dahil bu işe bir bütün olarak yaklaşmış bulunuyoruz. Bunun sonunda da belli sonuçlar aldık, bunların artarak devam edeceğine inanıyoruz.
Teröristler artık o kadar çaresiz hale geldiler ki, bölge halkının çocuklarının ikna etmek artık mümkün olmadığından çocukları rehin alıyorlar. BM raporlarına dahi intikal etmiş bulunuyor bunların çöküşü devam ediyor ve nihai amacımıza ulaşacağız.
EGE’DE ADALARI GERİLİMİ
NATO Genel Sekreterimiz olaya gayet objektif şekilde yaklaşıyor makul mantıklı gerçekten gerginliği azaltacak açıklamalar yapıyor fakat buna karşılık Fransız meslektaşımızın akıl almaz açıklamaları var. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.
Buradaki tatbikatlarla Türkiye’nin faaliyetlerini engelleneceğini düşünmek gerçekten bir hayaldir, bizim prensiplerimiz var, hak var hukuk var. Bizim kendi sınırlarımızda kalmak kaydıyla bir damla suyumuzu dahi vermeyiz, bunu anlamakta maalesef sıkıntıları var muhataplarımızın. Hiçbir şekilde hukuka sığmayan açıklamalarla olayı tırmandıranlar kendileri.
Güney Kıbrıs’ta şu anda Fransızların 3 uçağı var, bu neye göre geldi buraya? 1960 anlaşmalarında siz garantör müsünüz? Sizin böyle bir hakkını var mı? Kabadayılık dönemi geçti, böyle bir şansınız yok.
Burada önemli hususlardan biri de, burada bizim hakkımızı ihlal etmiyor Yunanistan bunlar bu yaptıkları ile hak ve hukuk kavramının içini boşaltıyorlar. Benimse hak seninse hak değil, böyle bir yaklaşım içinde gidilmesi mümkün değil. Siz istediğiniz kadar AB’yi alın fakat hiçbir zaman siz iki kere ikiyi beş yapamazsınız iki kere iki her zaman dörttür.
Biz konuşmaktan yanayız, biz haklıyız onun için de güçlüyüz. Biz barış istiyoruz, hukuk istiyoruz ama hakkımızı da istiyoruz. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde Yunan mevkiidaşlarımız karar verirlerse onları burada ağırlamaktan mutluluk duyarız.
6 mil karasuyu olan adaların aynı zamanda 10 mil hava sahası olması akıl, mantık mümkün değil. Önyargı insanoğlunun en istenmeyen duygusu, eğer önyargı olursa insan sağır oluyor, dolayısıyla bizim bu Yunanlı komşularımızın önyargıdan uzak olaylara bakmasını şiddetle tavsiye ediyoruz.
Adaların silahsızlandırılması konusu ta 1914’te başlamış. Siz bu 23 adanın 16’sını silahlandırmışsınız şimdi ne yapacağız biz? Bütün bunlara rağmen biz gerçekten büyük bir sabırla dedik ki tamam bunlar böyle böyle ama biz yine de konuşalım biz buna rağmen diyalog diyoruz. Metinler, anlaşmalar var ortada.
Bu Meis Adası baktığımızda burası Yunanistan’a verilmiş tamam verilmiş de akıl var mantık var Türkiye’ye 2 kilometre ve tamamı 10 kilometrekarelik bir alan. Böyle bir durumda olan adaya siz 40 bin kilometre kare deniz yetki alanı veriyorsunuz ve bunun kabulunu istiyorsunuz. Bu konuda Yunan komşumuzu Fransızlar destekliyor, peki Fransa ile İngiltere arasındaki adalar var, bu mahkemelik oldu bitti vesaire Fransa’da neyi iddia ettiler? Bu adaların sadece karasuları olur, aynı Fransa geliyor burada başka konuşuyor.
Biz herhangi bir şekilde Avrupa’ya AB’ye sığınarak değil de Türkler Yunanlılar olarak oturup konuşup bunu çözmemiz lazım, bu konuda Türkiye’nin gücünü test etmemek lazım. Bu konuda azimliyiz, kararlıyız ve muktediriz. Diyalogla yapılabilecek ne varsa elimizden geleni gösterelim.
Bu böyle yürümez, bu şekilde bir yere varamazlar burada kabadayılık sökmez.
ORUÇ REİS VE ETRAFINDAKİ DENİZ KUVVETLERİMİZ
Halkımıza biz şükranız, onların bize olan güveni ve duası bizim için büyük bir ilham kaynağı. Biz burada herhangi bir şekilde savaş çıkarmıyoruz, tamamen barışçıl yöntemlerle bize ait alan içinde kendi çalışmalarımızı yapıyoruz. Ekonomik bir faaliyet bu, oradaki sondaj gemimizin güvenliği için oradaki gemilerimiz bulunuyor.
Biz kendi yolumuzda gidiyoruz, kimsenin de yolumuza çıkmamasını şiddetle tavsiye ediyoruz. Buradaki faaliyetlerimizin de uluslararası hukuka uygun olduğunun da bilinmesini istiyoruz. Biz o geminin güvenli çalışması için korunmasını sağlayacağız. Yunanlı dostlarımızın da oraya Fransa’yı BAE’yi toplayarak bir yere varamayacağını bilmesini istiyoruz. Biz diyalog diyoruz, çözüm diyoruz ama bunun dışında yapılacak bir şey varsa her türlü hazırlığımızın olduğunu herkesin bilmesini istiyoruz.
Modern zamanlarda artık bu işleri konuşmak lazım, her seferinde böyle asarız keseriz savaş çığlıkları atmamak lazım.
Bizim Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin ve KKTC’deki kardeşlerimizin hak ve menfaatleri var, dolayısı ile bu bölgede bizim kimseden izin almamıza gerek kalmaksızın gemilerimizin araştırma yapması lazım.
Müttefiklerimizin yaptığı çok ciddi hatalar var, geçtiğimiz günlerde bizim bir konvoyumuzun arasına giren bir Fransız gemisi var oradaki konvoy emniyetini tehlikeye soktu ki bizim akaryakıt gemimiz aynı Fransız gemisine yakıt ikmali yapmış bir gemi. Bu arada da bir iddia da bulundular, NATO Savunma Bakanları toplantısında bu gemi bize silah doğrulttu dediler böyle bir şeyin olmadığını hem gemideki kayıtlarla ispatladık. Şimdi bunun artık siyasi bir konu olduğunu iddia ettiler biz de bunu kabul etmedik. O geminin oraya süratle girmesiyle bir yanlış yaptınız, bizim size silah doğrulttuğumuzu söyleyerek yanlış yaptınız bizden bir özür dilemeniz lazım.