ANTALYA (AA) - Türk Gastroenteroloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Birol Özer, bu yıl canlıdan 976, kadavradan 333 olmak üzere bin 309 karaciğer naklinin gerçekleştirildiğini söyledi.
Türk Gastroenteroloji Derneği (TGD) tarafından düzenlenen, 34. Ulusal Gastroenteroloji Kongresi, Antalya'da başladı.
Türk Gastroenteroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Serhat Bor, Serik ilçesi Belek turizm merkezinde bulunan bir otelde başlayan kongre kapsamında düzenlenen basın toplantısında, modern tanı ve tedavi yöntemleri arasında önemli bir yer tutan endoskopik girişimlerin önemini anlattı.
Endoskopik girişimlerin, yemek borusu, mide ve on iki parmak bağırsağının rahatsızlıklarının nedeninin ortaya çıkarılmasında etkin ve güvenilir yöntemler olduğunu ifade eden Bor, "Endoskopinin başarısı ve hastanın endoskopiden rahatsızlık duymaması, kimin yaptığına, nerede yapıldığına, nasıl yapıldığına ve deneyimli bir yardımcı ekibinin olup olmamasına göre değişir. Endoskopiyi bu konuda eğitim görmüş olanlar yapmalıdır." dedi.
Endoskopik işlemlerin ehil eller tarafından yapılması gerektiğini vurgulayan Bor, "Bugün ülkemizde endoskopiyi kimlerin yapacağının yasal dayanağı yok. Her hekim endoskopi yapabilir düzeydedir, bu kabul edilir bir şey değildir. Bu bizim asıl işimizdir. Biz, 3 yıl endoskopi yapmak üzere yetiştiriliyoruz" diye konuştu.
Türk Gastroenteroloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Birol Özer ise dünyada her yıl 57 milyon insanın öldüğünü, bu ölümlerin yaklaşık 1,2 milyonunun siroz ve karaciğer kanserinden kaynaklandığını söyledi.
Karaciğer naklinin kadavranın karaciğerinin tamamının hastaya nakledilmesi ya da sağlıklı canlı vericilerin karaciğerinin 3'te 2'lik sağ parçasının nakledilmesiyle gerçekleştirildiğini hatırlatan Özer, şöyle devam etti:
"Ülkemizde şu an bekleme listesinde 2 bin 73 hasta vardır. Bu yıl da canlıdan 976, kadavradan 333 olmak üzere bin 309 karaciğer nakli gerçekleştirilmiştir. Dünya genelinde nakiller daha çok kadavradan yapılmaktayken ülkemizde canlı vericilerden yapılmaktadır. Toplumun bilinçlendirilmesi ile organ bağışının artırılması, karaciğer yetmezliği olan hastaların tedavi umudunu artıracaktır."
Türk Gastroenteroloji Derneği Saymanı Prof. Dr. Orhan Sezgin de kolon kanserinin görülme sıklığının 50 yaşından sonra arttığını söyledi.
Sezgin, "Kolon kanseri önleme ve erken saptama adına tüm sağlık merkezlerinde yapılan dışkıda gizli kan tahlilini şikayeti olsun olmasın her 50 yaşına gelenin yapmasını öneriyoruz." dedi.
Aşırı kilodan uzak durmanın kolon kanserinin gelişme riskini azaltacağına dikkati çeken Sezgin, obezitenin her türlü kansere eğilimi artırdığını, yağ, karbonhidrat gibi besinleri az tüketmek, taze ve yeşil sebze meyve, süt ve süt ürünlerini bol bol tüketmek gerektiğini kaydetti.
6 Aralık'ta sona erecek kongreye 1000'e yakın doktor, hemşire, teknisyen ve öğrencinin yanında 12'si yabancı 272 konuşmacı katılıyor.
AA