KARABÜK (AA) - Türkiye Demir Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, "Çelik talebinin 2019'un son çeyreğinden itibaren ekonomideki iyileşmeye paralel olarak yükselmesi beklenmektedir." dedi.
Karabük Üniversitesi (KBÜ) tarafından düzenlenen "4. Uluslararası Demir Çelik Sempozyumu"nun, ikinci gününde "Demir Çelik Sektörünün 2023 Vizyonu" konulu panel gerçekleştirildi.
Karabük Demir ve Çelik Fabrikalarının (KARDEMİR) temellerinin atılışı ve Karabük'ün kuruluşunun 82. yıl dönümü dolayısıyla KBÜ Demir Çelik Enstitüsünde yapılan panelde konuşan Yayan, çelik ihracat gelirlerindeki artışın 13,3 milyar dolar seviyesinden, 17,6 milyar dolar seviyesine çıktığını söyledi.
İhracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 139 seviyesine yükseldiğini belirten Yayan, "Çelik sektöründeki ihracat bu açıdan son yılların en iyi ihracat artışı oldu. 2018 yılında Türkiye'nin çelik tüketimi döviz kuru hareketliliği ve dış faktörlerin etkisiyle ekonomide yaşanan dalgalanmalar sonrasında yüzde 14,9 oranında azaldı. Ham çelik üretimi yüzde 0,6 oranında düşüş gösterirken, çelik ihracatı yüzde 20,5 artarak 22,1 milyon ton seviyesine ulaşmıştır." ifadesini kullandı.
Yayan, 2019 yılının ocak ve şubat ayında çelik talebinin iç pazardaki durgunluk nedeniyle düşüşünü sürdürdüğünü aktararak, "Çelik talebinin 2019'un son çeyreğinden itibaren ekonomideki iyileşmeye paralel olarak yükselmesi beklenmektedir. Enflasyonun düşmesi ve ekonomide yeni dengelerin kurulması sonrası çelik talebinin 2020 yılında 2017 seviyesini aşması hedeflenmektedir." diye konuştu.
- "Demir çelik olmadan hiçbir sanayiyi geliştiremezsiniz"
Malzeme Test ve İnovasyon Laboratuvarları (MATİL) Genel Müdürü İbrahim Tozlu da Türkiye'nin çelik üretiminde dünyada 8. sırada olduğunu belirterek, "Birim üretimine geldiğimiz zaman dünyada 16. sıradayız. Çelik çok kıymetlidir ama biz o kıymetli çeliğin çok azını üretiyoruz. Demir çelik, sanayinin kalbidir. Demir çelik olmadan hiçbir sanayiyi geliştiremezsiniz." dedi.
Türkiye'nin çelik ihracatının yüzde 60'ının uzun ürün olduğunu ifade eden Tozlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geriye kalan yüzde 30'u yassı, yüzde 10'u ise borudur. Toplam ihracatımızın yüzde 65'i ise AB ve MENA'dır (Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölgesi). 2017 yılında Avrupa Birliği'ne toplam ihracatımız yüzde 32 oranındayken, 2018 yılında yüzde 42'ye yükseldi. Amerika Birleşik Devletleri ve geleneksel pazarlarımız olan MENA bölgelerinde ise çelik ihracatımız yüzde 5 oranında azaldı."
- "ERDEMİR, Türkiye'nin en büyük yassı çelik üreticisi haline geldi"
Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (ERDEMİR) Sıcak Haddehaneler Direktörü Sinan Bozkurt ise Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları hakkında bilgi verdi.
ERDEMİR olarak Ar-Ge'ye yatırım yapmaya başladıklarına işaret eden Bozkurt, "Bu konuda 30 milyon dolarlık bir yatırımımız var. Türkiye'nin ihtiyacı olan bütün çeliği üretmek istiyoruz. Sektör olarak yassı çelikte Türkiye'de gerçekten daha çok yatırıma ihtiyaç var. ERDEMİR, Türkiye'nin en büyük yassı çelik üreticisi haline geldi." değerlendirmesinde bulundu.
Panelin son konuşmacısı Karabük Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Yaşar da Karabük Üniversitesi ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı iş birliğinde yürütülen Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrolü (EKÖK) projesini anlattı.
Yaşar, tüm metal sektörünü kapsayan projenin sürdüğünü belirterek, şöyle devam etti:
"EKÖK, çevrenin bir bütün olarak korunması amacıyla hava, su ve toprak kirliliğine yönelik sanayi kaynakları emisyonları önlemek veya azaltmak, atık oluşumunu en aza indirmek veya atığı yeniden değerlendirmek, entegre çevre kirlilik önlem ve kontrol sistemi oluşturmak yani tüm tesisleri tüm Türkiye genelinde böyle bir sistemin oluşturulmasını sağlamaktır. EKÖK ile mevcut iyi teknikleri kullanarak kirliliğin kaynağının da azaltılmasını sağlayacağız."
Programın moderatörlüğünü yapan İstanbul Teknik Üniversitesinden Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Çimenoğlu ise dünyada üretilen metallerin yüzde 95'inin demir olduğunu belirterek, demirin teknolojik gelişmelere büyük katkılar sunduğunu ifade etti.
Panellerle devam eden sempozyum yarın sona erecek.