Askerlerimiz Zeytin Dalı Harekâtıyla bölgedeki ilerleyişlerine devam ediyorlar. Bugün tam 55. gün. Şimdiye kadar 70’e yakın köy terör unsurlarından temizlendi.
Zeytin Dalı Harekâtında şu anda konuşulan şeyler her an Afrin merkeze askerlerimizin gireceği… Hem askerlerimize hem ailelerine kolaylıklar, sabırlar diliyorum.
Allah muvaffakiyetler versin…
Biz bunlarla uğraşırken eli kanlı batı da bize medeniyet dersi verme hadsizliğine yelteniyor. Amerika bizim oradaki varlığımızdan endişeliymiş; Amerika’nın sadece Irak’ta katlettiği sivil sayısı: 1 milyonun üzerinde… Araştırmalar gösteriyor ki her 4 Iraklıdan biri, ailesinden birisini kaybetmiş…
Fransa, operasyonu askeri gerginliğin tırmanması olarak yorumluyormuş; hangi bir katliamlarını yazsak acaba. Cezayir, Fas, Tunus, Haiti, Senegal, Mali, Fil Dişi Sahili, Gabon, Kamerun, Gana, Gine, Benin, Ruanda…
Daha sayayım mı?
Fransa sadece Cezayir’de 1 buçuk milyon insanı öldürdü ve askerler binlerce Cezayirli kadına tecavüz etti…
Aynı Fransa bizim haklı davamıza dil uzatmakta bir beis görmüyor.
Anlattıklarım şaka gibi gelirse internetten bakıverin… İnsanların kafalarından başlayarak bütün uzuvlarını nasıl kestiklerinin videoları var…
Ve maalesef biz bugün hala insan hakları falan diye tartışıyoruz.
Belçika; Türkiye’nin Afrin’deki eylemlerinden rahatsızmış. Milyonlarca Kongoluyu öldürdüklerini ya unuttular ya da bizim hatırlatmamızı istiyorlar.
İngiltere, Rusya, Almanya… Hepsi aynı bela!
Bunlar haktan hukuktan bahsederse bana bir gülme gelir. Dayanamam gülerim.
Bunlar bize ders vermeye kalkarsa, ben bunlara ikiyüzlü demekten geri duramam.
Eli kanlı ülkeler bize, uluslararası güven gibi şeyler zırvalarlarsa, ben işte böyle bir yazı yazarım. Sakin kalamam.
Biz sizin gibi işgalci değiliz.
Biz sizler gibi sömürgeci hiç değiliz.
Biz sizin gibi yüzsüz değiliz.
Biz sizin gibi huzur götüreceğiz deyip insan öldürenlerden değiliz…
Bizim sizin gibilerle benzer tek tarafımız olamaz. Kendinizle karıştırmayın.
Soykırımı da, caniliği de, tacizi tecavüzü de, işkenceyi de, fırınlarda insan yakmayı da, her türlü pisliği de siz yaparsınız… Biz ise toprak bütünlüğümüz için mücadele veririz. Mazluma, yardım eder, yetimin başını okşarız.
Tabii kime diyorum?
Türkiye’yi müzakerelerden atacaklar, üyelikten çıkaracaklar, yok almayacaklar da bilmem ne…
Gerçekten mi?
Bırakın lütfen.
Artık dünya değişti. Artık haklı değilsiniz. Artık güçlüsünüz diye, insanlar zulümlerinize susmuyor.
Biz nükleer silah kullanmanıza susmuyoruz. Fosfor bombalarına sessiz kalmıyoruz. Kitle imha silahlarınızla öldürdüğünüz mazlumların ardından susup oturmuyoruz.
İnsanların topraklarına çöreklenip, bir de hala haktan hukuktan bahsediyorsunuz…
Toparlanacak gibi değil ama mecburen toparlayacağımız için, toparlayacak olursak, kaç 55 gün sürecek bu operasyonlar bilmiyoruz… Daha kaç şehit verilecek kaç gazi düşecek bilemiyoruz… Bildiğimiz şey silahlı kuvvetlerimizin canını ortaya koyduğu ve milyonların onlar için dua ettiği…
Kim ne derse desin… Hak davasında mücadelemiz devam edecek.
Her bir şehide, ailelerine, sevdiklerine minnet duyarak…
Her birine ayrı ayrı saygı duyarak…
Bu davanın öksüz kalmayacağı bilerek…
Saygıyla.