14 Mayıs seçimlerine 2 aydan az bir süre kalırken Erdoğan ve Kılıçdaroğlu’nun seçim için resmi propaganda süreci başlamamasına rağmen seçimi kazandıracak vaadleri nedir diye merak etmiyor değiliz. Propaganda da resmi süreç başlamamasına rağmen ittifakların seçim öncesi söylem dilleri de üç aşağı beş yukarı zaten malumumuz.
Fakat insan merak etmiyor değil. Halkta oluşturulan 2023 Türkiye yüzyılının ilk seçimi olan 14 Mayıs 2023 seçimleri öncesinde ülkeyi yönetmesi kuvvetle ihtimal olan Cumhur İttifakı veya Millet İttifakının seçim propagandasını Cumhur İttifakı yani mevcut iktidar. Yerli otomobil, milli muharip savaş uçakları, Akdeniz, Karadeniz gazlarının milli ekonomiye kazandırılması, kentsel dönümşümdeki yaptıkları, yapılacaklarının yol haritası, birçok konuda yaptıklarını ortaya koyması ve yapabileceklerini yaptıkları ile referans vererek vaad etmesi halkta bir inanç oluşturdu. Öyle ki deprem bölgesinde yapılan ufak ufak saha araştırmaları deprem sonrası yaraların sarılması noktasında yaparsa bu iktidar yapar görüşü de ağır basıyormuş. Özellikle iktidarın ‘hemen şimdi’ söylemli eylem planının çok etkili olduğu da söyleniyor. Elbette ki mevcut iktidarın hataları, yanlışları, eksikleride var. Ancak unutulmaması gereken konu şu ki hatayı çalışan yapar.
Peki halkın çok ciddi bir kesiminin umut bağladığı Millet İttifakının seçim propagandası ne? Başkanlık sistemin kaldırıp güçlendirilmiş parlementer sistemi getirmek, (artık güçlendirilmiş ne demekse), iha-siha projelerini askıya almak, Rusya’dan uzaklaşıp ABD’ye yakınlaşmak, köprü-yol-tünel ihalelerini iptal edip askıya almak, siz yanlış yapıyorsunuz diyenleri yargılamak. Yani yakmak yıkmak, kırmak, dökmek, bozmak, durdurmak. Bir sefer de çıkında şunu yapacağız-bunu yapacağız deyin. Bir kez de çıkında evet iktidarın yanlış yaptıkları var fakat yaptıkları doğru adımları eğer seçimleri kazanırsak devam ettireceğiz deyin. Adamların yaptırmayacağız-bozacağız-kıracağız dedikleri her başlık üniversitelerde araştırma konusu olur. Bütün bu olumsuz seçim vaadlerini bir tarafa bırakalım bunlar 6’lı masa olarak ilk kurulduklarında hangi parola ile yola çıkmışlardı. Yetkisiz Cumhurbaşkanı yetkili başbakan güçlendirilmiş parlemanter sistem. Hatta Meral Akşener görev paylaşımı yapmış ben Başbakan olacağıma halkı inandırmaya çalışmıştı.
Sahi noldu güçlendirilmiş parlementer sistem ve yetkisiz Cumhurbaşkalığı sistemi? Son zamanlarda özellikle Sayın Kılıçdaroğlu’nun adaylığının açıklandığı dönemde bile millet ittifakında kimse yetkisiz cumhurbaşkanlığı ağzına almadığı gibi seçilirlerse kime-kimlere başkan yardımcılığı vereceğiz pazarlığına tutuştular. Öyle ki Sayın Akşener 6’lı masaya küsüp gittiğinde desteklediği iki belediye başkanına icracı Başkan yardımcılığı sözü alarak geri döndü. Hani bunlar Başkanlığa karşılardı? Geçenlerde Sayın Yavaş kendisini lisan-ı tazarru ile Başkan yardımcılığı listesine yazdıran Sayın Akşener’e amiyane tabirle kazık atarak ‘’ben ve İmamoğlu başkan yardımcısı olsun. 6’lı masa’daki Cumhurbaşkanı haricindeki Genel Başkanlar milletvekili olsun’’ dedi. Bir de diyor ki benim ki bir öneri. Yani söylemini yumuşatıyor. Şükür ki dayatmamış. Ne kadar kibar. Ne kadar demokratlar.
Biz 6’lı masa diyoruz da bu masa’nın kaç adet ortağı var? Ortaklar kimler inanın bilmiyorum. Kaç defa hesapladım doğru sonucu bulamadım. HDP ortak mı? Masanın altında mı üstünde mi? Bakanlık verilecek mi? HDP eski eş başkanı Tele 24’ yazdığı yazıda ‘’Biz Millet İttifakından ne bakanlık ne de milletvekili istiyoruz’’ dedi. HDP’den başka Halil İbrahim sofrasında kimler var? Peki HDP Millet İttifakından hiç bir şey istemiyor da 1 yılı aşkındır pazarlıklar neden gölge aday HDP etrafında döndü? Cevapsız ve beklide cevabını alamayacağımız çok bilinmeyenli bir denklemle muhalif yurttaşlarımız karşı karşıya bırakılmıştır. Artık seçimlerde son düzlüğe yaklaştığımız bugünlerde daha rasyonel yaklaşım sergileyen ittifak seçimlerde bir adım önde olacak.
14 Mayıs 2023 seçimlerini kim kazanır bilmiyorum. Fakat bildiğim bir şey varsa o da şudur. Yurttaşların büyük bir çoğunluğu macera değil. Akıl, bilim, ilim, tutarlılık, güven ortamı istiyor. Seçmenler olarak bu istekler çok olmasa gerek. Akıl ve inanç kazansın. Kazanan ülkemiz olsun. Kalın sağlıcakla.