ABD bir karar verdi ve bu kararı adım adım uygulamaya koyuyor.
Yıllardan beri gizli gizli yürüttüğü Türkiye ve İslâm düşmanlığını artık açığa çıkarmış durumda.
Siyonizmin bir amacı var. Büyük İsrail’i gerçekleştirmek.
Peki Amerika bunun neresinde? Tam merkezinde.
29 Ağustos 1897’de İsviçre’nin Basel şehrinde toplanan Siyonist kongrede şu kararlar alınır.
- İlk 50 yılda Filistin topraklarına Yahudi yerleşimini sağlamak ve ileride kurulacak devletin temellerini hazırlamak.
- İkinci 50 yılda İsrail Devletini kurmak.
- 100 yıl sonra Büyük İsrail Devletini kurmak.
Siyonist kongrenin liderliğini yapan Theodor Herzl, kongreden birkaç gün sonra günlüğüne aynen şu sözleri yazar:
“Kim ne derse desin. Ben birkaç gün önce Basel’de Yahudi devletini kurdum bile. Bugün belki de tüm dünya bana gülüyordur. Ama belki 5 yıl sonra, belki 50 yıl sonra bunun gerçekleştiğine tüm dünya şahit olacaktır.”
Theodor Herzl, tuttuğu günlüğe bu notu 1897 yılında yazdı. Siyonist kongrede 1897 yılında yapıldı. İsrail Devleti ise 1948 yılında kuruldu. Yani alınan karardan ve Herzl’in notundan 51 yıl sonra.
İşte Siyonistler, Abdülhamit hanın olanca karşıtlığına rağmen, onu da devirerek planladıkları şekilde 50 yıl içinde İsrail Devletini kurdular.
Şimdi sırada ne var? Büyük İsrail Devletini kurmak.
1897’den bu yana 121 yıl geçmesine rağmen Büyük İsrail kurulamadı. Siyonistler buna engel olarak geçmişte merhum Erbakan hocamızı görmüşlerdir. Bugün de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı görmektedirler.
Türkiye’ye olan düşmanlığın en büyük sebebi budur.
İsrail Devleti kurulurken siyonistlere en büyük desteği İngiltere vermişti. Büyük İsrail Devleti kurulması yolundaki en büyük desteği ise bugün ABD vermektedir.Yani geçmişteki İngiltere’nin yerini bugün ABD almış bulunmaktadır.
Bunun nedeni ise Evanjelizm’de gizlidir.
Evanjelizm bir Hristiyan grubu olmasına rağmen, diğer Hristiyanlardan ayrıldığı en önemli yönü, Yahudilerin seçilmiş millet olduğuna, kendilerine vaad edilen toprakların onların hakkı olduğuna ve bu toprakları kazanmaları için Hristiyanların onlara mutlaka destek vermeleri gerektiğine olan inançlarıdır.
Evanjeliklerin inancı, Yahudi devletinin kurulması üzerine inşa edilmiş olup, "Yahudiler, vadedilmiş topraklara yerleşip siyasal iktidarlarını kurarlarsa Evanjelikler de dünyada ve ahirette iktidarlarını sağlayabilecekler” inancına sahiptirler.
Evanjelizmin, Hristiyanlıkla Yahudiliğin bir arada yorumlanmasından meydana geldiğini söylemek mümkündür.
Peki Evanjelistlerin ABD yönetimine etkileri ne durumdadır? Bir de ona bakalım.
Evanjeliklerin sayıları son yıllarda gittikçe artmış, dünya genelinde 500 milyon, ABD'de ise 100 milyona ulaşmıştır.
Evanjelikler, Protestanların en misyoner grubunu oluşturmaktadır ve Türkiye'de yargılanan Papaz Brunson'da bunlardan biridir.
Evanjelikler, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ABD'de aktif rol almaya ve daha fazla söz sahibi olmaya başlamışlardır. Bunların politik söylemini ilk kullanan başkan 1981'de göreve gelen Ronald Reagan olmuştur.
Baba Bush ve oğul Bush’da bunlardan olup bilindiği gibi haçlı savaşı söylemini kullanarak İslâm’a açıkça savaş açan ve Ortadoğu’yu kan gölü haline getiren bunlardır.
Bill Clinton iktidarında daha geri planda kalan Evanjelikler, Obama döneminde kısmen, Donald Trump yönetiminde ise tamamen tekrar gün yüzüne çıkmışlardır.
Bunun Trump'ın Evanjelik olmasıyla ilgisi olmamakla beraber, Trump'a oy veren kesimin önemli bir kısmının Evanjelikler olması ile ilgilidir.
ABD Başkan yardımcısı Mike Pence’in de Evanjelist olduğu ifade edilmektedir. Diğer yandan Trump’un damadı ve danışmanı olan ve Ortadoğu’da görevlendirilen Jared Kushner’in de Yahudi olduğunu da hatırlatmış olalım.
Bu arada Evanjelizm ile FETÖ’nün ortak görüşleri, ortak yönleri vardır. Rusya'dan Çin'e kadar birçok ülkede gizli faaliyetlerde bulunan Evanjelistlerin, FETÖ ile en azından dirsek temasına girmemesi mümkün değildir.
Sonuç olarak Evanjelizm inancının Siyonizm inancı ile örtüşmesi ve ABD yönetimine olan Evanjelist etkisi sebebiyle Trump ve yandaşları bu yönde politika izlemekte ve Büyük İsrail Devleti’nin kurulması yönünde adımlar atmaktadırlar.
ABD bu yönde adımlar atarken, karşısında engel olarak Türkiye’yi görmektedir. Niçin?
Geçen yazımda da belirttiğim gibi, ABD'nin alıştığı şekilde her dikte edilene boyun eğen Türkiye'nin yerine, karşısında dik duruş sergileyen bir Türkiye bulunca şaşırmakta ve her şeyi bahane ederek Türkiye’ye saldırmaktadır.
Bugünlerde de papaz görüntüsü altında ajanlık yapan Evanjelist Brunson’un yargılanmasını bahane ederek ekonomik saldırı başlatmış durumdadır.
Türkiye’ye karşı her planı deneyen ve bir türlü sonuç alamayan ABD, ekonomik savaştan da sonuç alamayınca duracak mı? Elbette hayır.
Niçin hayır? ABD yönetimi Evanjelizm baskısı altında Büyük İsrail’i kurmak için adımlar atmaya devam edecektir. ABD, ya Büyük İsrail’i kurmaya veya kendisini yok etmeye yani intihara karar vermiş durumdadır. Tüm dünyaya savaş açması bundandır.
İkinci ve en önemli sebebi ise Hak Batıl savaşı kıyamete kadar sürecektir. Sağlıklı ve mutlu yarınlar efendim.
NOT: Bu yazım, geçen son yazımla beraber değerlendirilirse daha iyi anlaşılmış olur.