Abdullatif Hoca aramıza döndü!
Abdullatif Şener önceki gün TYB Konya Şubesi’nin konuğuydu.
Programı organize eden ise eski milletvekilimiz Ahmet Işık’tı.
‘Küresel Düşünmek’ üzerine konuşan Şener için hazırlanan program afişinde ‘titr’ dediğimiz ve Türkçeye unvan olarak çevirebileceğimiz yerde ‘Eski Başbakan Yardımcısı’ yazıyordu.
Oysa Şener, şu anda TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Öğretim Üyesi…
Ve doçent doktor…
Yaygın tabirle hoca…
Bazı unvanlar diğerlerinin önüne böylece geçiveriyor…
AK Parti Konya Milletvekili Sami Güçlü de bizim için hala ‘bakan’…
Şimdi merak ediyorum; acaba okulda da Şener’e öğrencileri ‘Sayın Bakanım’ diye mi hitap ediyorlar; yoksa ‘hocam’ demeye kendilerini alıştırdılar mı?
Şener, TYB’deki konuşmasında her ne kadar “basın için haber değeri taşıyacak bir şey söylemeyeceğim” dese de çok önemli sözler etti.
Mesela küresel rekabette birey, firma ve ülkeleri Afrika savanlarındaki aslanlarla ceylanlara benzeten Şener, “Aslan ceylan yakalayabilmek için daha hızlı koşmak zorunda, ceylan da aslandan kaçabilmek için” dedi.
Şener’in ettiği sözler elbette dün basında geniş yer buldu.
Bunları tekrar etmiş olmayalım…
Benim üzerinde durmak istediğim şey biraz daha farklı…
Mesela Şener konuşmasının bir yerinde; “Kimi adamlar vardır onları yılda bir defa dinlemek yeter, kimisini ayda bir dinlemek gerekir” dedi ki, bu çok önemli…
Çünkü yıllar var ki Şener’i bu kadar rahat bir konuşma yaparken dinleyemedik.
Yani şimdiye kadar yılda bir olsun ağzından bu tür cümleler dökülmeyen Şener, üzerinden siyaset elbisesini çıkarınca çok rahatlamış…
Ve ayda birden de çok dinleyeceğimiz biri haline gelmiş…
İşte size bazı tespitler…
Sami Güçlü, bakanlık görevinin ardından halka daha fazla yaklaştı…
Çeşitli yerlerde Mehmet Akif ve Tarık Buğra seminerleri verdi…
Bakanken TYB’de çok sık göremediğimiz Güçlü, bu ağır görev elbisesini çıkardıktan sonra tabir yerindeyse ‘yurda döndü’…
Kırmızı kravatlı eski vekil Ahmet Işık, Abdullatif Şener’in konuşmacı olacağı programı organize etti… ‘Daha önce TYB’nin hiçbir programında onu görmemiştim’ deyip haksızlık etmek istemem ama zannım bu…
Abdullatif Şener, hocalığa dönmezden evvel ‘Küresel Düşünmek’ üzerine kafa yormamıştı. O da en değerli sözlerini bakanlığı ve milletvekilliği terk ettikten sonra ortaya koydu…
Yazar arkadaşım Ümit Savaş Taşkesen’in bu konuda müthiş bir benzetmesi var…
Milli Eğitim Bakanı’nın ‘Kurtlar Vadisi’ gibi dizilerin yapımcılarına mektuplar gönderdiğini, dizinin içinde toplumun örnek alacağı rol ve olaylara da yer verilmesini istediğini hatırlatarak; “Aslında siyasiler de topluma örnek olabilirler” dedi Ümit.
Yani, milletvekilleri, bakanlar…
Titrlerini daha yanlarında taşırlarken TYB gibi derneklerin yanında yer alırlarsa topluma iyi örnek olurlar…
Siyasette görevlendirmelerin liyakat esasıyla olamadığına hayıflanan Şener, “Değerli olan şeyleri arka plana itip değersizliğe prim veriyoruz. Böylece insanlar iyi bireyler olmak yerine görev kapmak için ne yapmaları gerekiyorsa onu yapıyorlar” dedi ki, çok haklı…
İnsanlar, unvan sahiplerinin nelerden hoşlandıklarını sezip kendileri de bu hareketleri taklide başlarlar…
İyi işlerin taklit edilmesi içinse yukarıdakilerin vakti zamanında duyarlılıklarını göstermeleri gerekmektedir.
Şener’i böyle konuşmaya devam edecekse haftada bir dinleyelim derim ben…
Meğer ‘bakanlık’ ne fena…
Konya olarak biz de 13 vekilimizden illa birine bu elbiseyi giydirelim diye çırpınıp durmuştuk…
İyi ki, bizi dinleyen olmamış…