BİŞKEK (AA) – Kırgızistan’da yaşayan Ahıskalı Türkler, 1944'ten bu yana iftarlarını evlerinde ve köy camilerinin avlusunda kurdukları sofralarda açıyor.
Kırgızistan’ın Çuy, Talas, Celalabad ve Oş bölgelerindeki köy ve kasabalarda yaşayan Ahıskalı Türkler, ramazan ayı boyunca sırayla iftar yemekleri veriyor.
Kur’an-ı Kerim dinlemek ve aralarındaki dayanışmayı pekiştirmek amacıyla düzenlenen iftar davetlerine köy ve kasaba sakinleri akın ediyor.
Ahıskalı Türkler, özellikle evlerinde kurdukları iftar sofralarında etli ve sebzeli yemekler tercih ediyor. İftar menüsü, çoğu zaman etli mantı, etli hınkal, etli pilav, etli dolma ve etli çorbalardan oluşuyor.
Cami avlusunda verilen iftar davetlerinde ise erkekler tarafından hazırlanan etli patates veya etli pilav ikram ediliyor.
Özbekistan’ın Çinaz şehrinde yaşarken Özbek komşusundan etli ve havuçlu pilav yapmayı öğrenen Mahaddin Kahramanov, AA muhabirine köyündeki düğün ve iftarlarda yemekleri kendisinin hazırladığını söyledi.
Düzenledikleri iftar davetlerine 100 ila 700 kişinin katıldığını belirten Kahramanov, “Ramazan ayı boyunca her gün bir evde iftar sofrası kuruluyor. Ben de her gün 80-100 kişilik yemek hazırlıyorum.” diye konuştu.
Kırgızistan’ın 25 yıl önce bağımsızlığını ilan etmesinin ardından Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Ahıskalı Türklerin yaşadığı köylerdeki camilerde görevlendirdiği imamlar da iftar davetlerine katılıp vaaz veriyor.
İmam Mustafa Çakmak, Ahıskalı Türklerinin köyünde görev yapmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi.
Ahıskalıların köyünde hiçbir yabancılık çekmediğinin altını çizen Çakmak, “Elazığ'dan buraya geçen yıl geldim. Burada sanki Elazığ'ın bir köyündeymiş gibi kendimizi rahat hissediyoruz. Biz bir milletiz. Örf ve adetlerimiz aynı. Ahıskalı Türkler çok misafirperver. Sofralarında hiçbir cimrilik göstermezler. Maşallah, bugün soframız çok bereketli idi. Bu sofrada emeği geçen tüm kardeşlerimize gönülden teşekkür ederim. Allah keselerine bereketler versin.” dedi.
Çakmak, "Burada çocuklara ve özellikle gençlere yardımcı olmaya çalışıyoruz. Özellikle Kur'an-ı Kerim öğretimi, vaaz ve sohbet hizmetlerinde bulunmaya çalışıyoruz.” diye konuştu.
Dönemin Sovyetler Birliği lideri Josef Stalin, 14 Kasım 1944'te ani bir operasyonla 100 bine yakın Ahıska Türkünü, Gürcistan ile Türkiye sınırında yer alan Ahıska (Samtshe-Cevaheti) bölgesinden trenlerle Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan'a sürmüştü. Orta Asya'ya yerleştirilen, "Osmanlı Türkleri" olarak da bilinen Ahıskalı Türklerin bulundukları yerden ayrılmalarına ve yakınlarını ziyaret etmelerine 1956'ya kadar izin verilmemişti. Türk dili, İslam dini, yöresel adet ve geleneklerini muhafaza etmeyi başaran Türkler, sürgün sırasında birçoğu Orta Asya'ya sandıklarda ve kıyafetleri içinde Kur'an-ı Kerim de getirmişti. Günümüzde 500 bine yakın Ahıska kökenli Türk, Kazakistan, Rusya, Azerbaycan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkiye, ABD ve Ukrayna'da yaşıyor.
AA