Ahmet Hakan CHP'nin seçim otobüsüne bindi

Kemal Kılıçdaroğlu'na kim nasıl tepki verdi?

Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan, CHP'nin başına geldiği günden beri desteğini eksik etmediği CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte CHP'nin seçim otobüsüne bindi.. Seçim otobüsünden halkın nabzını tutan Hakan, bugünkü köşesinde de izlenimlerine yer verdi..

İşte Hakan'ın gözüyle, Kılıçdaroğlu'na kim nasıl karşılık verdi?..

YER: Fatih / Zeytinburnu / Bayrampaşa sokakları

CHP'nin seçim otobüsündeyiz.
Müzik sonuna kadar açık:
Onur Akın'ın seslendirdiği "Geliyor Kılıçdar Kılıçdaroğlu / Hem temiz hem de temiz bir insanoğlu" marşı yeri göğü inletiyor.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, seçim otobüsünün en önünde "selam verdim sağa sola" oyunu oynuyor. Ben de hemen arkasındayım.

Hemen bir "izlenimci gazeteci" pozu takınarak detay avcılığına soyunuyorum.
Amacım belli: Sokaktaki vatandaşın, Kemal Kılıçdaroğlu'na nasıl karşılık verdiğini anlamaya çalışmak.

İşte sonuç:

TÜRBANLI KIZ:

Fatih'te manifaturacıdan çıkarken yakalanıyor CHP'nin seçim otobüsüne. Önce kısa bir kararsızlık. Ardından Roma imparatorlarının gladyatörler için verdiği "ölüm emri" işaretini yapıyor. Yani başparmağını aşağıya doğru indiriyor.

BAŞKA BİR TÜRBANLI:

Türban karşıtları, şöyle bir baktıklarında türbanı için rahatlıkla "siyasal simge" nitelemesinde bulunabilir. Ama o Kemal Kılıçdaroğlu'na büyük tezahürat yapmakla kalmayıp işaret diliyle "oyum sizin" mesajı veriyor.

HACI AMCA:

Başında kışlık beresi, çember sakalıyla sakin bir şekilde yürürken Kemal Bey'i karşısında görüyor. Heyecanlanıyor. Ama heyecanı, "çok sevdiği liderini gören seçmen heyecanı"ndan ziyade, sokağında ünlü bir politikacıyla karşılaşmış vatandaş heyecanı. Yüzünde hakiki bir tebessüm, uğurlar olsun işareti yapıyor.

TEMİZLİK İŞÇİSİ:

Elinde süpürgesiyle işine dalmış. Üzerinde taşeron firmasından edindiği parlak renkli işçi tulumu... Seçim otobüsünü görünce bir anda duruyor. Kemal Bey'in selamını görüyor. O da elindeki süpürgeyi havaya kaldırarak alıyor selamı...

ARABADAKİ KADIN:

Otomobilinin içinde... Sanırım işine yetişmeye çalışıyor. Avukat da olabilir, muhasebeci de... Kemal Kılıçdaroğlu'nu görünce arabasının kornasına basmaya çalışıyor. "Oyum sizin" demeye çalışıyor.

OTOBÜSTEKİ ADAM:

Belediye otobüsünde yolculuk yapıyor. Yarı uykulu... Hafiften de bıkkın... Seçim otobüsü, tam yanında beliriyor. Kemal Bey selam veriyor. Otobüsteki adam sonuna kadar kayıtsız... Kemal Bey'e yönelik bir kayıtsızlıktan çok politikaya yönelik bir kayıtsızlık bu...

VAKİT OKUYAN ADAM:

Kemal Bey'in selamına elindeki Vakit gazetesini havaya kaldırarak karşılık veriyor. Bunu yaparken yüzünü de öte tarafa çeviriyor. Sert, ödünsüz ve tavırlı... Tıpkı gazetesi gibi...

BİR GRUP ÜLKÜCÜ:

Otobüsün geçtiği güzergâhta toplanmış 8-10 genç... Bozkurt işareti yapıyorlar. Ne terbiyelerini bozuyorlar, ne de yaptıkları işareti... Öylece duruyorlar.

İDDİASIZ KIZ:

Hani "fabrikada tütün sarar / sanki kendi içer gibi" şarkısında geçen bir "fabrika kızı" vardır ya... İşte ona benziyor. Silik, iddiasız ve kendi halinde... Otobüsü görünce önce mahcup bir gülümseme beliriyor yüzünde. Kemal Bey'in ısrarlı selamına kaçamak bir el sallayışla cevap veriyor.

ESRA ELÖNÜ TARZI KIZ:

Başında aşırı yorumlanmış bir türban, bir elinde sigara, diğer elinde fotoğraf makinesi... Önce fotoğraf çekiyor, ardından Kemal Bey'in elini sıkıyor. Kimseyi takmadan, kimseye aldırış etmeden...

ÇARŞAFLI KADIN:

Önce hiçbir şey yokmuş gibi yapıyor. Sonra geçip gitme arzusunu belli ediyor. Ama sonunda Kemal Bey'in ısrarlı selamı karşısında başını hızlıca eğerek karşılık vermek zorunda kalıyor.

ECZACI:

Fatih'in göbeğinde eczanesi var. Takım elbiseli, kravatlı. Çok kibar bir edası var. Seçim otobüsü, eczanenin önünde durunca saygılı bir şekilde otobüse geliyor. Kemal Bey'in elini sıkıyor ve sonra aynı saygın tavırlarla işyerine dönüyor.

MOTOSİKLETLİ KURYE:

Çok tehlikeli numaralar çevirerek otobüsü yakalamayı başarıyor. Otobüsteki Kemal Bey'e "Sen benim adamımsın" diye mesajını veriyor ve yine tehlikeli numaralar çevirerek olay mahallinden hızla uzaklaşıyor.

KEÇİSAKALLI ADAM:

Her halinden belli oluyor: Aşırı politik bir zat. Heyecanla atılıyor otobüse... "Daha sert olmalısınız daha sert" diyor Kemal Bey'e... Hepimiz kendisinin "bir ulusalcı" olduğu tahmininde bulunuyoruz.

COŞKULU TEYZE:

Fatih'te orta sınıf evinin penceresinden yarı beline kadar çıkmış. Otobüsün görüş alanına girmesiyle birlikte başlıyor alkışlamaya... Otobüsün görüş alanından çıkmasına kadar alkışı sürdürüyor.

TESPİHLİ ADAM:

30-35 yaşlarında genç bir adam. Zeytinburnu'nda bir kahvenin önünde oturmuş çay içiyor. Kemal Bey'i görünce hemen koşuyor. Elindeki 33'lük tespihi Kemal Bey'e hediye ediyor.