AFYONKARAHİSAR (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Fırat Kalkanı Harekatı'yla kendimize bölgemizde açtığımız alanı, şimdi İdlib'in güvenliğini sağlamaya yönelik yeni bir adımla daha ileriye taşımanın gayreti içindeyiz. İşte bugün örneğin İdbil'de ciddi bir harekat var ve bu devam edecek." dedi.
Erdoğan, Afyon NG Güral Termal Otel'de başlayan ve "Hep Birlikte, Büyük Hedeflere" temalı 26. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın açılış konuşmasını yaptı.
Tüm yapılan hizmetlere rağmen AK Parti'nin kadınlar ve gençler arasındaki destek oranının yeterli olmadığını belirten Erdoğan, daha iyi noktada olmaları gerketiğinin altını çizdi.
"Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu büyük küresel ve bölgesel meselelerinin sayısı, çetrefilliği arttıkça bizim yükümüz de ağırlaşıyor" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bunun için de şunu bir defa görmemiz şart; çok daha fazla çalışmamız lazım. Bizim için 24 saat yeterli değil, yoğun bir çalışma. Bu anlayışla Suriye'deki güvenlik krizinin geldiği nokta ortada. İnsani dramların çözümü konusundaki görüşlerimi, girişimlerimizi, operasyon noktasında attığımız adımları biliyorsunuz. Ülkemizi dışlamaya yönelik tüm çabalara rağmen, bu meselenin bizim milli güvenliğimizle yakından ilgili olduğunu defaatle gerek şahsım, başbakanımız, ilgili bakanlarımız zaten açıklıyorlar. Fırat Kalkanı Harekatı ile kendimize bölgemizde açtığımız alanı, şimdi İdlib'in güvenliğini sağlamaya yönelik yeni bir adımla daha ileriye taşımanın gayreti içindeyiz. İşte bugün örneğin İdlib'de ciddi bir harekat var ve bu devam edecek. Zira biz oradaki kardeşlerimizi, Halep'teki zulümden kaçmak suretiyle İdlib'e gelen kardeşlerimizi, ne olursa olsun, 'İster ölün, ister kalın' diyemeyiz. Onlara biz elimizi uzatmak durumundayız ve şu anda da bu adım atıldı, devam ediyor. Suriye sınırlarımız boyunca bir terör koridoru oluşturulmasına da asla izin vermeyeceğiz."
- "Yeni inisiyatifler elde edeceğiz
Cumhurbaşkaşkanı Erdoğan, bunları her fırsatta herkese anlattıklarını belirterek, İdlib operasyonunun ardından bu konuda yeni inisiyatifler alma imkanını elde edeceklerini vurguladı.
Tüm provokasyonlara, engellemelere ve engelleme girişimlerine rağmen Suriye'de kattedilen mesafeyi önemli gördüklerini aktaran Erdoğan, "En doğudan en batıya, terör koridoru olarak nitelendirdiğim bu koridorda eğer biz, bu terör örgütlerine hayat hakkı verecek olursak her an bu sınırlardaki 911 kilometrelik bu sınırlarda bizim kardeşlerimiz, vatandaşlarımız tehdit altında kalacaktır. Bu Hatay için de Şanlıurfa için de Kilis için de Gaziantep için de böyledir. Bunlara fırsat vermeyeceğiz." dedi.
Bütün vatandaşların can ve mal güvenliğinin kendilerinin güvencesinde olduğuna değinen Erdoğan, bu noktada gereğini yapmak ve peşinen bütün tedbirleri almak zorunda olduklarını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, diğer yandan DEAŞ terör örgütünün ve mezhepçi yapıların pençesinde adeta inim inim inleyen Irak'ın şimdi de kuzeydeki yönetimin referandum hamlesiyle yeni bir krizin eşiğine geldiğini hatırlattı.
Şu anda İran ve Irak merkezi yönetimiyle Kuzey Irak'la ilgili bir üçlü mekanizmaları olduğunu anımsatan Erdoğan, aynı şekilde Suriye'de de Rusya, İran ve Türkiye olarak yine üçlü bir mekanizmayı çalıştırdıklarını söyledi. Bu üçlü mekanizmalarla beraber şu anda güneydeki bu gelişmeleri kontrol altında tutmanın gayreti içerisinde olduklarını bildiren Erdoğan, "Bunu kontrol altında tutmak suretiyle isitiyoruz ki buradan en az zahiyatla daha büyük bir neticeyi alalım. Şu anda 911 kilometre Suriye, 350 kilometre Irak sınırı dediğimiz zaman işte buralardaki çalışmalarımızı tüm birimlerimizle ama kararlılıkla devam ettiriyoruz, bunu da devam ettireceğiz." diye konuştu.
- IKBY'nin gayrimeşru referandumu
Erdoğan, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) gayrimeşru referandumuna da değindi. Bu sürecin Irak'taki Kürtlerin haklarıyla alakalı olmadığını tekrarlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugüne kadar oradaki Kürt kardeşlerimizin başlı başına tek müdafi aslında Türkiye olmuştur. Biz hiçbir zaman oradaki Kürt kardeşlerimizi yalnız bırakmadık. Memurlarının maaşını ödeyemediğinde dahi biz yanlarında olduk. Biz kendilerine kredi açtık. Şu anda sağına soluna aldıkları veya talimat aldıkları yerler, onlara kalkıp da bu konularda böyle bir kredi musluğu açmadılar." ifadesini kullandı.
Gelinen noktanın düşündürücü olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şu görüşlere yer verdi:
"Onun için bu bizim de canımızı yakmaktadır. Bazı haberler gönderip duruyorlar, hayır. Başladığınız yere döneceksiniz. Aksi takdirde bu olmaz. 1960'ların başında nüfusunun yüzde 80'i Türkmenlerden oluşan Kerkük'ü ve çevresindeki diğer yerleşim birimlerini böyle bir girişimin içine sokmak zaten niyetin başka olduğunu göstermeye yetiyor. Arap nüfusun çoğunlukta olduğu yerleri, başta Musul olmak üzere ele geçirmeye kalkmak yine niyetin ne denli art niyet olduğunu göstermeye yeter. Şimdi şöyle bir arkamıza yaslanım salim kafayla bir düşünelim; Kuzey Irak'ta ortaya çıkan ve tüm bölgeye sirayet edeceği kesin olan böyle bir fitne ateşini kim yakmak ister ve bundan kim fayda sağlar? Bunu neye dayanarak böyle bir şeyi yapabiliyorsunuz? Cevabı görmek için referandum sürecinde ve gecesinde Kuzey Irak'ta hangi ülkenin bayraklarının sallandırıldığını görmek herhalde yeterlidir. Referandum gecesi önlerinde bir harita üzerinde, az önce de söylediğim bu heyet, isimlere baktığın zaman arkalarında kimlerin olduğunu görmek bize yeter. Bu gelişmede her şey var. Sadece Kürtlerin, Türkmenlerin, Arapların, bölge halklarının ve ülkelerinin çıkarı yoktur, faydası yoktur, hayrı da yoktur."
- El atına binen, tez iner
Türkiye'nin bu konudaki tavrını açıkça ortaya koyduğunu, netice alana kadar da bu şekilde devam edeceklerini belirten Erdoğan, "Atalarımız, 'El atına binen, tez iner' demişler. Bugün başkalarının atlarıyla gençlik hayallerine doğru dört nala koşturanlar, çok yakında hakikatlerin acı yüzüyle karşılaşacaklardır. Unutmayalım ki hiçbir zaman 16 yaşında kalmayacaksın. Dolayısıyla da bu öyle '16 yaşımdaki hayalimdi' demekle o hayale ulaşmaya yetmez. Umarız çok geç olmadan ve çok bedeller ödenmeden o güne ulaşırız." ifadesini kullandı.
Dün Doğu ve Güneydoğu'dan gelen kanaat önderleriyle görüştüğünü hatırlatan Erdoğan, onlarla geniş bir değerlendirme toplantısı yaptıklarını anlattı. Erdoğan, tüm kanaat önderlerinin bu işten ne kadar rahatsız olduklarını bizzat dile getirdiklerini bildirdi.
Erdoğan, "Altmışı aşkın kanaat önderinin düşünceleri hep bu istikamette ama hepside tabii farklı endişeleri de taşıyorlar." dedi.
Bugünkü toplantılarında, enerji, ulaştırma, ekonomi, güvenlik ve dış politika alanlarında ilgili banların sunumları olacağını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarın da Başbakan Binali Yıldırım'ın değerlendirmelerini paylaşacağını ifade etti.
Kendisinin yapacağı kapanış konuşmasıyla da bu dönemki istişare kampını tamamlayacaklarını belirten Erdoğan, görüş alış verişlerinin ve tüm faaliyetlerin hayırlara vesile olmasını diledi.
- Notlar
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, bin 244 gün sonra katıldığı 26. AK Parti İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda ilk kez "Cumhurbaşanı ve Parti Genel Başkanı" sıfatıyla partililere hitap etti.
Toplantıya, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve eşi Semiha Yıldırım, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu ile Kurucular Kurulu, Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) ile Bakanlar Kurulu üyeleri, milletvekilleri ve genel merkez yöneticileri katıldı.
Bu yıl kampa ilk kez AK Parti'nin kurucu milletvekilleri de davet edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açılış konuşmasını yaptığı salona, daha önce AK Parti'de önemli görevlerde bulunan eski TBMM Başkanı Bülent Arınç ve eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik birlikte girdi.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arınç, partinin istişare ve değerlendirme toplantısına 3 yıl aradan sonra ilk kez katılmasına ilişkin soruya, "AK Parti'nin Afyon'daki toplantısına geldim. Biliyorsunuz AK Parti'nin kuruluşundan önceki son toplantımızı da Afyon'da İkbal Otel'de yapmıştık." karşılığını verdi.
- "Tazelenme ruhu" vurgusu
Programda saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından AK Parti'nin demokrasi yolculuğunu yansıtan kısa film izlendi. Filmde, "Erdemliler Hareketi" olarak yola çıkan AK Parti'nin, "tazelenme ruhuyla 16 yıldır yoluna devam ettiği" mesajı verildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, salondan ayrılışı sırasında partililerle tek tek tokalaştı, bir partilinin çocuğunu sevdi.
Öte yandan istişare ve değerlendirme toplantısına katılanlar çipli yaka kartlarını takarak salona geldi. Katılımcılar, salonun girişine kurulan sistem ile yapılan "elektronik yoklama"nın ardından salondaki yerini aldı.
(Bitti)
AA