GAZİANTEP (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Münbiç ve Tel Rıfat ile Fırat'ın doğusundaki yerleri teröristlerden arındırdığımızda milyonlara varan sayıda Suriyeli kardeşimiz kendi evlerine dönme imkanı bulacak." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şahinbey Karataş Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Gaziantep Aday Tanıtım Toplantısı'nda konuştu.
Erdoğan, salondaki vatandaşlardan 31 Mart seçimlerinde bir kez daha hizmet siyasetine destek verme, "AK Parti belediyeciliği", "önce millet önce memleket" deme sözünü aldı.
Gaziantep'te salonun dışında da kendisini çoşkulu bir kalabalığın karşıladığına işaret eden Erdoğan, bunun 31 Mart'ın işareti olduğunu vurguladı. "Rehavete kapılmayacağız. Aynı kararlılıkla yola devam edeceğiz." diyen Erdoğan, Gaziantep'in Türkiye'nin gönül coğrafyası zenginliğinin en güzel örneklerinden biri olduğunu ifade etti.
Erdoğan, "Kendi sınırlarımız içerisindeki vatandaşlarımız kadar sınırlarımızın ötesindeki dostlarımızın ve kardeşlerimizin de haklarını, hukuklarını, onurlarını korumak görevimizdir." şeklinde konuştu.
- "Bir gece ansınızın gider gereğini yaparız"
Alandaki gençlerin tezahüratları üzerine kendisinin de gençlerle gurur duyduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugüne kadar gençliğimizle yürüdük, bundan sonra da gençliğimizle yürümeye devam edeceğiz. Türkiye'nin Suriye, Irak, Kıbrıs, Balkanlar, Kafkaslar, Orta ve Güney Asya politikalarını anlamak isteyenler gelip Gaziantep'e, buradaki manzaraya baksınlar. Biz bölüşmenin bereketine, dayanışmanın gücüne inanan bir milletimiz. Biz bir tas çorbayı Çanakkale'de nasıl bölüştüysek, burada da aynı şekilde bölüşüyoruz, bölüşmeye devam edeceğiz. Biliyoruz ki sevgililer sevgilisi Peygamberimiz ne buyuruyor, 'veren el alan elden hayırlıdır.' Bununla büyüdük, bununla güçlendik, yine böyle devam edeceğiz.
Bunun için de siyasette, ekonomide elimizdeki imkanları dostlarımızla paylaşmaktan memnuniyet duyuyoruz. Burada huzur ve güven içinde yaşarken yanıbaşımızdaki kardeşlerimizi zalimlerin insafına, bombalarına, varil bombalarına bırakamayız. Bunu kimi zaman göstere göstere yaparız ama kimi zaman da sessizce yaparız. Mutlaka elimizden gelen gayreti ortaya koyarız ve bir gece ansınızın gider gereğini yaparız."
- "Sorsanız hepsi DEAŞ'la mücadele için Suriye'de"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Coğrafyamızda hiçbir tarihi ve insani ilişkileri olmayanlar 12 bin kilometreden gelip Suriye'de cirit atarken biz elimiz kolumuz bağlı mı duracağız? Türkiye'yi buradan uzak tutmak isteyenlerin derdi Suriye halkını özgürlüğe kavuşturmak değil tam tersine bataklığı derinleştirmektir." dedi.
Gençlere seslenen Erdoğan, "Diyorlar ki Türkiye'nin Suriye'de ne işi var. Onlara ne diyeceksiniz biliyor musunuz, 1998 yılında Baba Esed'le o zaman Türkiye bir Adana Mutabakatı Anlaşması imzalandı. Ve bu anlaşma hala hükmü icra edilmesi gerekli olan bir anlaşmadır, anlaşma metninin içinde bunlar vardır." ifadelerini kullandı.
Anlaşmanın 2010'da yenilendiğini ve aynı kararlılıkla şu anda da hükmünü icra ettiğini anlatan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Sorsanız hepsi de bunların DEAŞ'la mücadele için Suriye'de. DEAŞ'a ne yaptılar bilmiyoruz ama 1 milyona yakın Suriyeli kardeşimizin ölümüne ya göz yumdular ya da doğrudan ortak oldular. Irak'ta aynı şekilde 35 yıldır milyonlarca masum insan hayatını kaybederken bu ülkeye kimin ne için geldiği artık hatırlanmıyor bile.
Bir terör örgütü olmanın yanında İslam'ın da en büyük düşmanı olarak gördüğümüz DEAŞ'la mücadelede somut başarıları olan tek ülke Türkiye'dir. Mesela son 2 yılda yaklaşık 8 bin DEAŞ mensubunu gözaltına aldık, bunlardan 2 bin 300'den fazlasını tutukladık. Suriye krizi başladığından bu yana sınır dışı ettiğimiz DEAŞ'lı sayısı 7 binin üzerindedir. Sadece El Bab'da 3 bin DEAŞ'lıyı etkisiz hale getirdik. Denizlerde veya topraklarımız içinde çeşitli ülkelerden 1 milyona yakın kaçak göçmeni yakaladık, bunlardan 240 binini ülkelerine gönderdik."
- "Mesele DEAŞ, Suriye veya Irak meselesi değil"
Türkiye'de halen 4 milyona yakın çoğu Suriyeli sığınmacının hayatını sürdürdüğüne dikkati çeken Erdoğan, "Buna karşılık koskoca Avrupa Birliği birkaç yüz bin sığınmacıyı dahi koyacak yer bulamadı. Öyle ki bu yüzden Avrupa Birliği üyesi ülkeler birbirlerine girdiler. Demek ki mesele DEAŞ, Suriye veya Irak meselesi değil. Burada çok daha alçak bir senaryo var. Çok daha derin bir oyun, çok daha karmaşık hesaplar var. Herkesin bir hesabı varsa unutmayın Allah'ın da bir hesabı vardır." diye konuştu.
"Herkes hesabını yapar ama hesapların üzerindeki hesap Allah'ın hesabıdır. Bu böyle bilinmeli." diyen Erdoğan, medeniyetin, tarihin ve kültürün kendilerine gösterdiği şekilde hem Türkiye'nin hakkını, hukukunu koruyacaklarını hem de dost ve kardeşlerine sahip çıkmayı sürdüreceklerini vurguladı.
- "Bölgemizi bu büyük felaketten kurtarmakta kararlıyız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylesine büyük bir yükün ekonomik, sosyal, insani bir takım sıkıntılarının olabileceğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Hamdolsun bugüne kadar milletimiz gerçekten çok büyük bir alicenaplıkla bu sıkıntıları göğüslemiş, kendi dünyasında çözmeyi başarmıştır. Onun için Gaziantep'in bu süreçte ayrı bir yeri var, siz başkasınız. Siz kapılarınızı, gönlünüzü bu muhacir kardeşlerinize açtınız. Onun için başkasınız, onun için farklısınız. Allah sizlerden razı olsun. Unutmayın Rabb'im de sizlere cennetinde o onulmaz kapılarını açacaktır.
Suriye'de güvenli hale getirdiğimiz yerleri çoğalttıkça bu yükü daha hızlı bir şekilde hafifleteceğiz. Şu ana kadar Suriye topraklarına geri dönen sığınmacıların sayısı 300 bine yaklaştı. Münbiç ve Tel Rıfat ile Fırat'ın doğusundaki yerleri teröristlerden arındırdığımızda milyonlara varan sayıda Suriyeli kardeşimiz kendi evlerine dönme imkanı bulacak. Tüm bu meselelerin çözümünde çok ciddi bir mesafe kat ettik. Bir yandan Ruslar ve İranlılar diğer taraftan Amerikalılarla, tabii en başta Suriye'nin kendi halkıyla iş birliği içinde bölgemizi bu büyük felaketten kurtarmakta kararlıyız."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceliklerinin siyaset ve diplomasi yollarını sonuna kadar kullanmak olduğunun altını çizdi.
(Sürecek)