İSTANBUL (AA) - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, " Bir zamanlar bu memlekette milleti adam etmek, milleti hizaya sokmak, milleti köklerinden uzaklaştırmak ve bu memlekette yeni bir nesil yaratmak için kolları sıvayanların bugün kazanıp kazanmadıklarını bakmak lazım. Çok şükür 150 yıllık mücadeleyi millet kazanmıştır. Bu mücadeleyi milletin değerlerine inananlar kazanmıştır, milletin değerlerinden kopuk olanlar değil." dedi.
Kurtulmuş, AK Parti İstanbul İl Gençlik Kolları Üniversiteler Birimi'nin Yenikapı'da düzenlediği sahur programına katıldı. Programda, Kur'an-ı Kerim tilaveti gerçekleştirildi ve İsrail'in Filistin'deki zulmünü anlatan Muna filminin fragmanı gösterildi.
Daha sonra konuşan Kurtulmuş, gençlerle sahur sofrasında buluşmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Ramazan boyunca sadece İstanbul'da değil Türkiye'nin 81 ilinde ve bir çok ilçesinde buna benzer sofralar kurulduğunu belirten Kurtulmuş, insanların bu sofralarda bir araya geldiğini söyledi. Asıl olan o sofralarda ne yendiği değil, bizatihi o sofranın kendisi olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, "Bu kardeşlik sofrasıydı. Bu milletin birliğinin, dirliğinin göstergesi olan sofralardı. İftar programları artık yetmiyor, sahurlarda bir araya geliyoruz. Allah bu bereketi arttırsın. Bu bereket kardeşliğin, ramazanın bereketidir. Bu milleti aynı değerler, aynı mefkure etrafında toplayan, tarihi birikimimizin bir göstergesidir." diye konuştu.
- "Milletin değerleriyle hiçbir zaman bağdaşmayan bir taraf var"
Bu coğrafyada en az iki asırdır bir mücadelenin var olduğunu belirten Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mücadelenin bir tarafında bu milletin değerlerinden kopuk, bu millettin değerlerinden, medeniyetinden, kültüründen, geçmişinden tarihinden kopuk, hatta bu kopuk olmayı ileri, modern ve adam olmanın, gelişmenin şartı olarak gören bir taraf var. Bu milletin değerleriyle hiçbir zaman bağdaşmayan bir taraf var. Diğer tarafta da milletin tarafı var. Yani sizler varsınız. Bugün sizin temsil ettiğiniz, sizin ortaya koyduğunuz taraf var. En az 150 senedir bu iki düşünce mücadele veriyor. Bir zamanlar bu memlekette milleti adam etmek, milleti hizaya sokmak, milleti köklerinden uzaklaştırmak ve bu memlekette yeni bir nesil yaratmak için kolları sıvayanların bugün kazanıp kazanmadıklarını bakmak lazım. Çok şükür 150 yıllık mücadeleyi millet kazanmıştır. Bu mücadeleyi milletin değerlerine inananlar kazanmıştır, milletin değerlerinden kopuk olanlar değil. Bu mücadeleyi geleneklerimizi, köklerimizi önemseyen ancak bir milletin kökleri üzerinde kökleri üzerinde ayağa kalkacağına inanalar kazanmıştır. Yoksa köksüzler değil, kökleri dışarıda olan değil. Allah'ın izni ile bu ülkede bundan sonra böyle olmaya devam edecektir."
Numan Kurtulmuş, böyle olması için de çalışmak çabalamak, gayret etmek ve fedakarlık yapmak gerektiğini vurgulayarak, orada bulunan gençlerin en az 150 senedir sürdürdükleri bu mücadelenin, bu kutlu yürüyüşün temsilcileri olduğunu dile getirdi.
Geçmişte, kendisini bu ümmete vakfetmiş bir gençlik olmasaydı bugünlere gelmenin imkansız olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şöyle konuştu:
"Bu büyük davaya vakfetmiş insanlar olmasaydı Türkiye'nin o zor zamanlarından, o karanlık dehlizlerinden, o tehlikeli virajlarından geçerek bugünlere gelmek mümkün olmazdı. Türkiye'de Allah'a çok şükür, biz bugün böylesine güçlü bir iktidar olarak yolumuza devam ediyorsak, bugün bu memlekette Cumhurbaşkanımızdan, bakanlarımızdan, belediye başkanlarımıza, milletvekillerimize, üniversitedeki temsilcilerimize kadar her birimiz kutlu davanın etrafında bu kadar güçlü bir şekilde yürüyebiliyorsak hiç şüphesiz ki bizden öncekilerin yapmış olduğu fedakarlıkların bunda unutulmaz bir yeri vardır. Fedakarlık yapamayan hiçbir dava sonraki nesillere aktarılamaz. Fedakarlık yapabilmek ahlakla mümkündür. Ahlak, bir şekilde maddi ve manevi olarak güçlü olmaktır. Gücün kaynağı sadece bilek gücü değil, önce zihin gücüdür. Bilek zihnin ve yüreğin emrindedir. Eğer zihin ve yürek serin bir şekilde büyük bir davanın etrafına kenetlenirse bilek güçlü olur. Maddi ve manevi bu anlamda iki tarafı da olan bir güce sahip olmak zorundayız. Bu gücü de üniversite yıllarında, geçlik yıllarında elde edeceğiz. Dünya, evre ve kendimize ait ne varsa bunu hakkıyla bileceğiz. Bir Müslüman hem enfüsün bilgisini arar hem afakın bilgisini arar. Bunun peşinden koşanlar büyük Osmanlı Medeniyeti, Endülüs gibi bir medeniyet kurar."
Gençlere kendilerini çok güzel geliştirmeleri tavsiyesinde bulanan Kurtulmuş, "Aranızdan niye Mimar Sinanlar, Itriler, Mevlanalar, Fatih Sultan Mehmetler çıkmasın. Siz bu bilgiye, bu şuara sahip kardeşlerimizsiniz." dedi.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, gençlerin kendilerinden daha güzel bir Türkiye'de yaşayacağına işaret ederek, gençlerin güçlü, büyük Türkiye'nin mimarları olduğunu anlattı.
Sahur programına Kurtulmuş'un eşi Sevgi Kurtulmuş, AK Parti İstanbul Milletvekili Haydar Ali Yıldız, AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Genel Başkanı Yardımcısı Abdulkerim Buğra Şimşek, AK Parti İstanbul İl Gençlik Kolları Başkanı Taha Ayhan ve çok sayıda gençlik kolları üyesi katıldı.
AA