AK Parti 2002 yılında kurulduğu tarihte, tüm AK Parti kadrolarında, özellikle de genel merkez, teşkilat ve belediyelerde, AK bir duygu ve düşüncelerle, Adalet ve Kalkınma için çalışacakları vurgulanmıştı. AK Parti kurulduğu tarih ve iktidara geldiği 2002 yılından bu günlere kadar siyasette ve devlet yönetimine de çok büyük katkıları olmuştur. Tüm vatandaşlarımız tarafından 2002 yılından itibaren yapılan ve yapılmakta olan bu hizmetler ve yatırımlar sitayişle de anlatılmaktadır.
AK Parti teşkilatlarında, 7 Haziran seçimleri öncesinde başlayan, bir yorgunluk ve yılgınlıktan sürekli olarak dem vurmaya da çalışıyoruz. AK Parti teşkilatları bu çalışma azmi ve heyecanı ile başarıyı yakalamasının da mümkün olmadığını köşe yazılarımız ve her platformda da ifade ediyoruz. Siyaset, tüm parti teşkilatları için bir azim ve heyecan işidir. AK Parti teşkilatlarındaki siyasetin olmaz ise olmazı olan coşku ve heyecanın da çok uzun zamandan beridir kaybolduğunu veya teşkilat başkanlarının mensuplarına karşı bu konularda ki eksikliklerinin olduğunu veya - olabileceğini de…
AK Parti kulislerinde 21 Mayıstan bil itibar yeni dönemde, hükümet, parti vitrini, parti ve yürütme politikalara kadar nasıl şekilleneceği merakla beklenilmektedir. AK Parti yeni dönem ve yeni genel başkanla birlikte, referandum sonuçları, yeni genel başkanın partiden uzak kaldığı yaklaşık 3 yıllık dönem ve yeni yol arkadaşları olacak olan tüm kadroları, tüm politikaları ve çalışma yönteminin nasıl şekillendireceğini kurmayları ile değerlendirmelerini de yapmalıdır.
Cumhurbaşkanı ve 21 Mayıs tarihinden sonra ki AK Parti genel başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan; AK Parti teşkilatları olarak ‘ hasbilikten hesabiliğe ‘ doğru savrulduk. Hasbiliğe döneceğiz, hesabi değil hasbi (Gönülden, Meccanen, Karşılık beklemeksizin yapılan işler ) olacağız, ifadelerindeki vurgunun tüm teşkilat mensuplarıBağlantı, tüm devlet kademelerindeki idareciler ve AK Partili belediye başkanları, yöneticiler ve çalışanlar açışından da çok manidar olduğu kanaatindeyim.
Cumhurbaşkanı ve 21 Mayıs tarihinden sonra ki AK Parti genel başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan; AK Parti teşkilatları ve AK belediyeler olarak böyle gelmiş böyle gider diyemeyiz; Böyle gelmiş, böyle gitmez. Eksikliklerimiz nelerdir, nerelerde hatalarımız vardır, bunlara bakmamız gerekmektedir. Vatandaşlarımızı kucaklama ağının çok geniş olduğu bir yaklaşımı ortaya koymamız gerekmektedir. 2002 tarihinde yola çıkılan teşkilat mensuplarına karşı, bu hareket bizi dışladı dedirtmeme noktasında elimizden geldiğince gayret edeceğiz. Bunu yüzde 100 başarmak mümkün değil ama biz elimizden geleni yapacağız. Önemli olan gönüllere girmektir. Tüm teşkilatları bu hale dönüştürmeyi başarmamız gerekiyor. Bu başarılabilirse insanların AK Partiye olan teveccühün daha da artacağına inanıyorum, ifadelerindeki vurguların da çok dikkate değer bir noktada olduğunu düşünüyorum.
AK Parti 21 Mayıs olağanüstü kongresi öncesi yeni döneme girerken tüm parti teşkilatlarında bir hareketlenme de gözlenmektedir. AK Parti teşkilatlarında hesabi olan, teşkilatlarda tamamen rant peşinde koşan ve komisyonculuk yapan mensuplarından çok ivedi bir şekilde temizlemelidir. Vatandaşlarımızın da bu konuda ki rahatsızlıkları, serzenişleri etkili ve yetkili makamlarda bulunan dostlarımız tarafından da sürekli olarak zikredilmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın da sürekli olarak vurguladığı, hesabi değil hasbi olacağız ifadelerinde de vücut bulduğu gibi…
AK Parti teşkilatlarında ki hasbi bireylerdeki değişiklik toplumun tüm katmanlarına da yansıyacaktır. Çünkü temiz toplum ve temiz siyaset olmadan kalkınamayız, Dünya ile rekabet edemeyiz. Siyaseti sadece ve sadece kendisinin, çevresinin maddi menfaatleri için yapan parti mensupları ile temiz toplumu da inşa edemeyiz. Ülkemiz için AK Parti teşkilatlarında ki oluşacak olan bu yeni dönemdeki değişimin çok önemli, olduğunu düşünüyorum.
AK Parti kurulduğu tarihten itibaren söylemlerinde kullandığı ve benim de çok önemsediğim ‘ AK bir duygu ve düşüncelerle, Adalet ve Kalkınma‘ temel ilkelerini tüm etkili, yetkili makamlardaki yöneticiler ve tüm teşkilat mensupları ile ‘ Müsemma ‘ olabilirlerse, temiz toplum ve temiz siyasetin önü açılabilecektir. Kamu adına iş yapan tüm iş ortakları da bu sürece mecburiyetten dâhil olmak zorunda kalabileceklerdir. Aksi halde devlet millet olarak çok sıkıntı çekeriz. Aksi halde geleceğimiz çok karanlık olur. Bu gün, bir lider; yeniden temiz toplum ve temiz siyaset için bir risk almalıdır. Bu da ismi ile müsemma olan AK Parti; AK bir duygularla, Adalet ve Kalkınma öncelikli; AK Partinin yeni genel başkanı, bu devlet ve millet için heyecanı ve hasbiliği yüksek yeni kadroları ve yeni teşkilat mensupları tarafından değişecektir, şeklinde düşünüyorum.