TBMM (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Dışarıdan gelen her saldırıya, yöneltilen her türlü iftiraya karşı biz ülkemizin ve milletimizin hakkını, hukukunu, menfaatlerini sonuna kadar savunuruz. Üzüntü verici olan, içimizdeki bazı kesimlerin de Türkiye düşmanlarıyla aynı kafayı taşıyor olmalarıdır." dedi.
Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin ve Türk milletinin menfaatlerini savunmak için dünyanın dört bir yanında mücadeleyi sürdürdüklerini ifade etti.
"Bu mücadelede, gücümüzü önce Rabb'imizden sonra aziz milletimizden alıyoruz. Milletimizin desteği, 17 yıldır olduğu gibi bugün de elhamdülillah yanımızdadır." ifadesini kullanan Erdoğan, "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet yolunda verdiğimiz mücadelenin her adımını, 82 milyon vatandaşımız ve duası bizimle olan yüzlerce milyon kardeşimizle birlikte atıyoruz. Bir olarak, iri olarak, diri olarak, kardeş olarak hep birlikte Türkiye olarak, önümüze kurulan tüm tuzakları bozuyor, tüm senaryoları parçalıyoruz." diye konuştu.
Türkiye'yi hedef alanların, önceliklerinin en başına millet ile aralarındaki bağı koparmayı koymalarının sebebinin bu olduğunu belirten Erdoğan, "Dışarıdan gelen her saldırıya, yöneltilen her türlü iftiraya karşı biz ülkemizin ve milletimizin hakkını, hukukunu, menfaatlerini sonuna kadar savunuruz. Bu konuda en küçük bir sıkıntımız yok. Üzüntü verici olan, içimizdeki bazı kesimlerin de Türkiye düşmanlarıyla aynı kafayı taşıyor olmalarıdır. 'Tayyip Erdoğan gitsin, AK Parti yıkılsın da Türkiye'ye ne olursa olsun...' Bu anlayışın ürünü söylemler adeta birilerinin var oluş gayesi haline dönüşmüştür." değerlendirmesini yaptı.
- "Yalanın sonu yok ki"
CHP Genel Başkanı'nın yalancılığı, yanlışlığı, eksikliği, çarpıklığı defalarca ortaya konan hususları tekrar tekrar gündeme getirmesinin "artık siyasetle izah edilemeyecek bir garabet halini aldığını" dile getiren Erdoğan, CHP Genel Başkanı'nın diline doladığı konulardan birinin, Sakarya'daki Tank Palet Fabrikası olduğunu anımsattı. Bu konuyu defalarca izah ettiklerini söyleyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ben izah ettim, parti sözcüm de izah etti. Arkadaşlarımız defalarca bilgileri, belgeleri kamuoyuyla paylaştılar. Savunma Bakanlığımız detaylı bir açıklama yaptı. Bugün buradan tekrar açıklıyorum, bu adamın nasıl bir yalancı olduğunu, hakikatleri nasıl saptırmaya çalıştığını, bugün bir kez daha anlatıyorum. Fabrikanın mülkiyetinin devlette olduğu, sadece işletme hakkının belli bir süreyle Katar ve Türk iş birliğinden oluşan BMC'ye devredildiği; yapılacak yatırımlarla fabrikanın daha etkin ve verimli şekilde çalışacağı tekrar tekrar anlatıldı. Bu süreçte 50 milyon dolarlık yeni bir yatırımla da buranın çok daha işlevsel hale gelebileceği, bu anlaşmanın kayıtları içerisinde de ayrıca vardır.
Tabii CHP Genel Başkanı hala Tank Palet Fabrikası'nın Katar ordusuna satıldığına kadar vardırdığı yalanlarını tekrarlamakta ısrar ediyor. Yalanın sonu yok ki ama yalancının mumu da malum yatsıya kadar yanıyor. Geçmişte bilinen tek icrai faaliyeti SSK'yi batırmak olan birisinin böyle bir işlemi anlamasını beklemenin zor olduğunun elbette farkındayız. Onun için dün Merkez Yürütme Kurulu toplantımızda arkadaşlarıma şu talimatı verdim: Bu konuyu sayın Genel Başkana, ilkokul bile değil tıpkı anaokul öğrencisine anlatır gibi tane tane yeniden izah edecekler. Ta ki anlayana kadar, bu izahı sürdüreceğiz. Hatta görüntülü olarak, görüntüsüz anlamayabilir."
- İstihdam
"Bu zatın diline doladığı bir başka mesele de istihdam rakamlarıdır. 'İstihdam artıyor' diyoruz, bu kişi rahatsız oluyor. Bir şahıs, insanların iş bulmasından, çalışmasından, evine ekmek götürmesinden niye rahatsız olur, anlamak mümkün değildir." diyen Erdoğan, ülkedeki her bir işsizin kendileri için de üzüntü kaynağı olduğunu ifade etti.
Çalışabilir yaştaki herkese iş oluşturmanın "boyunlarının borcu" olduğunu belirten Erdoğan, "Ancak 'bal bal' denilerek ağız tatlanmıyor. Yani 'iş iş' denilerek istihdam artmıyor. İstihdamı artırmanın yolu ülkeyi büyütmekten geçiyor. Bunun için yatırımı, üretimi ihracatı artırmanın, turizmi geliştirmenin mücadelesini veriyoruz." diye konuştu.
AK Parti döneminde istihdam yaklaşık 9 milyon kişi artmasına rağmen işsizlik oranının hala yüzde 14 gibi yüksek bir seviyede olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Bu yüksek işsizlik oranının, geçtiğimiz yıl yaşadığımız ekonomik saldırının yol açtığı sıkıntıların ötesinde sebepleri vardır. Eskiden ülkemizde çalışma çağına gelen nüfusun bir kısmı iş aramadığı veya aile işinde çalıştığı için istihdam istatistiklerine girmiyordu. Şimdi eğitim düzeyinin yükselmiş olmasının da etkisiyle çalışma çağına gelen hemen her kadın ve erkek vatandaşımız iş arıyor. Mesela, 2002 yılına göre 2018'e kadar olan dönemde iş gücüne katılma oranında 3,6 puanlık bir artış yaşandı. Bu oran kadınlarda 6,3 puanı buluyor. Toplam istihdam oranında artış 3 puanı bulmasına rağmen iş gücüne katılımdaki bu yükseliş sebebiyle işsizlik rakamlarımız nispeten yüksek çıkıyor. Bunun sebebi bizim istihdam oluşturamamış olmamız değildir. Mesele işgücüne katılım oranının eskisine göre fevkalade yükselmiş olmasıdır.
Bizim buradan çıkardığımız ders, ülkemizi çok daha fazla büyütmemiz, çok daha fazla üretmemiz, çok daha fazla istihdam alanı oluşturmamız gerektiğidir. Bu polemiği yapılacak değil hep birlikte seferberlik anlayışıyla çalışılarak üstesinden gelinecek bir meseledir. Geçtiğimiz 17 yıl boyunca neredeyse yaptığımız her yatırımı engellemek için davalar açan, nümayişler yapan, kürsülerde nutuklar atan kimdi? Bunlardı. Aynı CHP'nin şimdi işsizlikten yakınıyor olmasının takdirini biz milletimize bırakıyoruz."
- "Ana sınıfı öğrencisine anlatır gibi..."
Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun bir başka yalanının da "Türkiye'de hala bin liranın altında emekli maaşı alan 847 bin kişinin bulunduğu" şeklinde olduğunu ifade ederek, "Buradan, tıpkı bir ana sınıfı öğrencisine anlatır gibi tekrarlıyorum, Türkiye'de bin liranın altında emekli maaşı alan yoktur Bay Kemal. Kılıçdaroğlu, kendi SSK Genel Müdürlüğü döneminde takılıp kalmış olabilir. Kendi döneminde bırakınız bin lirayı, 60 lira emekli maaşı alanlar bulunuyordu. Bay Kemal, sen hala oradasın. Gel, gel buralara bir gel." dedi.
Bugünkü Türkiye'de durumun farklı olduğunu, aslında bunun böyle olmadığını Kılıçdaroğlu'nun da bildiğini dile getiren Erdoğan, "Güya şark kurnazlığı yaparak hak sahipleri arasında paylaştırılan ölüm aylıklarını, her biri ayrı emekli maaşıymış gibi anlatıyor. Halbuki ortada, tek bir emekli maaşının birden fazla hak sahibi arasında paylaştırılması vardır. Maalesef bunların her işi böyle. Hakikatleri anlatmak yerine, eğerek, bükerek, çarpıtarak, hatta çoğu defa yalan ve iftiradan da kaçınmayarak, gözünün içine baka baka milleti kandırmaya çalışıyorlar. Milletimiz de işte bunun için, ne yaparlarsa yapsınlar, hangi taklayı atarlarsa atsınlar, kendilerini yüzde 25'in üzerine çıkarmıyor. Buna rağmen ders çıkartıp dürüstçe, delikanlıca, mertçe siyaset yapmaya yönelmiyorlar. Biz, Allah ömür verdikçe milletimize hizmet etmeye, eser ortaya koymaya, mücadeleye devam edeceğiz." diye konuştu.
(Bitti)