Akaryakıtta götürmüşler...

yazar-11

Akaryakıt kaçakçılığının ekonomiye, insan ve çevre sağlığına verdiği zararın araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, çok çarpıcı bir raporu kamuoyuna sundu. Bu komisyonu başkanı Vahit Kiler, komisyonun kurulmasının hemen ardından, sürekli düşüş gösteren TÜPRAŞ’ın gelirlerinde büyük artışların meydana geldiğini söyledi.

TBMM’de bu konu ile ilgili olarak bir araştırma komisyonu kurulması Şubat 2005’te gündeme gelmişti. Yaklaşık 5 ayda çok önemli bilgilere olaşan komisyon, üç eski Bakan hakkında da soruşturma istedi.

Akaryakıt, hepimizin bildiği gibi her türlü mal ve hizmetin çok önemli bir gider kalemini oluşturuyor. Akaryakıtın bu önemli işlevi, onun aynı zamanda iyi bir vergi kaynağı olmasını da beraberinde getiriyor. Zira akaryakıt fiyatlarının çok büyük bir kısmını, çeşitli adlar altında vergiler oluşturuyor.

Türkiye’ye kayıt altında olmadan giren akaryakıtın, sadece 1998-2003 arasında Hazineye verdiği zarar: 360 Trilyon TL. Yine 1998-2003 yılları arasında sınır ticareti kapsamında ham petrol ve fueloil ithalatında, bazı firmalara yaklaşık 123 milyon dolarlık çıkar sağlandığı, komisyon tarafından tespit edilmiş. Komisyonun başkanı Vahit Kiler, bu iki rakamla birlikte o dönemde zararın 500 milyon dolar olduğunu belirtiyor.

Komisyon, ihracat yapılan ülkeye ne kadar aldınız diye soruyor, gelen rakamları karşılaştırıyor, bir de ihracat sırasında yapılmış kayıtları karşılaştırıyor, arada dağlar kadar fark olduğunu görüyor. Peki, bu komisyon kurulmasa idi, acaba bunu devletin birimleri hiç fark etmeyecek miydi? Veya daha önceki yıllarda acaba bunun bir envanteri çıkarılmış mıydı?
Peki, acaba 2003 yılı ile 2005 yılları arasında durum nasıl? Komisyon Başkanı Vahit Kiler, medyaya yaptığı açıklamada; 15 ayrı soruşturma-inceleme konusuna yer verdiklerini belirterek, “Akaryakıt kaçakçılığı rakamlarının tahmin edilenin çok üzerinde olduğunu" söylüyor ve son 2 yılda sadece evraka dayalı, devletin 10 katrilyon liranın üzerinde vergisel kaybının söz konusu olduğunu ilave ediyor. Rakam, dikkat edilirse sadece evrak ile tespit edilmiş tutarı gösteriyor, bir de evraklı olmayan giriş çıkışları hesap edebilseler kim bilir ne kadar çıkacak?

Fakat bu kadar önemli bir konu, nedense kamuoyunda pek rağbet görmedi. Halbuki bir zamanlar, en ufak bir sorun bile günlerce medyanın ve kamuoyunun gündeminden düşmezdi.
Komisyonun çalışmalarının, içeriğinden beklenen tartışmaları gündeme pek fazla taşıyamaması doğrusu çok manidar.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.