AKP iktidara geldi. Üzerinden yıllar geçti. Ancak ne olduğu meçhul toplumsal mutabakat hâlâ sağlanamadı. Böyle bir gayret ve bu gayretin tarafları var mı anlamak güç. Zira başörtüsünün yasaklanmasını isteyen ve bir türlü uzlaşmayan halkın hangi kesimidir, bu mutabakat kaç yılda sağlanır onu da bilemiyoruz. Mehdi beklentisi içine girsek herhalde mehdi çoktan gelmiş olurdu. Sanki başörtüsünün yasaklı kalması konusunda o meçhul mutabakat varmış gibi bir şey. Zira AKP bu konuda gayet utangaç. Gündeme bile almıyor. İktidarda bizimkilerin oluşu ise hak arayışlarını sınırlayıcı bir yapı arz ediyor. Eleştiriler içeriden olmalı doğru ama bu bakış açısına sahip olanlar dışarıdakiler muamelesi gördüklerinin ya farkında değiller ya da görmek istemiyorlar. Farkında olanlar hiç mi yok? Var tabi Mazlumder, Özgürder gibi haksızlık kimden gelirse gelsin karşı olan örgütler var. Bu bağlamda Mazlumderin Türkiyeyi dolaştırdığı dev başörtüsü Konyaya da gelecek. Bu eylemi anlamlı buluyorum. Zira bu sorun yok sayılıyor. Seçmen olanların tahammülü yok. Niçin AKPye bu yasağı kaldıracak gözüyle bakıp oy verenler bekliyor da biraz da yasakçılar beklemiyor? Bu yasağı savunanlar yargılanamayan darbeciler kadar güçlü mü? Evet ise Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. sözünün ne anlamı var? Bu sıralar AKPli milletvekili ve belediye başkanlarının eşleri bir aktivite içinde. Diğer parti kadın kollarını ziyaret ediyor, STÖleri davet edip onlarla fikir alışverişinde bulunuyor. Kadın sorunlarını hep beraber halletmeli, parti ayrımı yapmadan birlikte çözüm üretmeli diyor. Ancak ilk akla gelen başörtüsü yasağı konusunda sessiz. AKPnin bir çırpıda sorunu halletmesini beklemiyorum. Ancak parti, sanki bu konuda hiçbir çalışması yok izlenimi veriyor. Hükümetin özgürlükler konusunda yasakçılara karşı kırmızı çizgileri olduğunu hiç sanmıyorum. Böyle giderse, nur topu gibi ekonomisi düzgün bir Türkiye olacak. Ardından meçhul mutabakatın yasakçı tarafı, Teşekkür ederiz. Karnımız acıktı ancak bu sofradaki yemek ikimize yetmez. Lütfen kenara çekiliniz. diyecek.