Hanımlara yönelik hazırlanan sabahçı programlarından hangisini seversiniz bilmiyorum ama benim tercihim değişim çizgisi devam eden TRTnin yeni programından yana. Yani STVnin Kimse Yok mu?cusu İkbal Gürpınara tam not verdiğimi söyleyebilirim. Hayatın içinden seçtiği konularla ve kendine has sunumuyla program akıp gidiyor.Türk toplumunu, sadece Ünlüler Çiftliği, Gelinim Olur musun? Ya da televole benzeri programlar müptelası olarak gören ya da sanatçıların özel yaşamlarına merak duyanlardan ibaret gören kanalların dışında ciddi birkaç kanalın varlığı bizi mutlu ediyor.Bu yazıya karar verdiğim program esnasında İkbal Gürpınarın konukları Adsız Alkolikler Derneği temsilcileriydi. Programda alkol kullananların ailelerini ne kadar etkilediğinden ailede psikolojisi alt üst olan çocuklardan bahsedildi. Bir beyefendi küçük yaştan itibaren çevresindeki insanlar alkol kullandığı için özendirildiğini ve böylece alışkanlık kazandığını dile getirdi. Programın eksik bulduğum tarafı, orada son dönem dizilerinde sıkça görülen alkol sahnelerinden yani gözümüze sokarcasına özendirme gayretlerinden kimsenin bahsetmemiş olmasıydı. Bunu beni oldukça rahatsız etti. Üç yaşındaki oğlumun, popüler dizilerden yalnız bir tanesinde tekrarlanan içki alemlerini gördüğünde anne bunlar ne içiyorlar? şeklinde sormasıyla irkildim, her anne gibi. Benim çevremde şükür alkol kullanan yok! diye sevinebilirsiniz. Çevrede kullanan olmayabilir ama çevreyi mahreminize taşıyan TVlere ne demeli? Uzun zamadır, gündemimi işgal eden, çocuklarımızı düşündüğümüzde huzurumuzu kaçıran konuya sözkonusu program dahilinde yer verilmeyince bir kez daha milletçe uyuduğumuzun farkına vardım.Modernizmin hayatımıza sokmaya çalıştığı zararlı alışkanlıklara TV sayesinde kapımızı açmış durumdayız. Araştırmalara göre evlerdeki her 5 çocuktan birisi alkolik oluyormuş. Bu davetiyeye alkol kullanımına karşı olan derneklerin bile ses çıkaramıyor oluşu size de şaşırtıcı geliyor değil mi?Sesimiz bu köşeden ne kadar duyulur bilmiyorum ama özellikle alkolün su gibi tüketildiği dizilerden uzak durmaya, RTÜK, Yeşilay vb. kuruluşlara ve duyarlı insanlara e-posta gönderiyorum. Her zaman şiar edinmemiz gereken bir söz vardır:Sen hele bir Allah de yürü deNe koşanlar göreceksin sürüdeİnanıyorum ki benim gibi, TVnin alkolik dizilerinden rahatsız olan bir çok insan var ama her zaman olduğu gibi sessizce bekliyoruz. Bir telefonla bile olsa harekete geçmeye ne dersiniz?