BERLİN (AA) - Alman Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert, Almanya'nın, Türkiye'de demokratik yolla seçilen hükümetin ve demokratik kuruluşların yanında olduğunu belirtti.
Seibert, Berlin'deki basın toplantısında, hafta sonu Oberhausen kentinde düzenlenecek olan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın da katılacağı etkinlik konusunda Almanya Başbakanı Angela Merkel'in ne düşündüğünün sorulması üzerine, bu tür etkinliklerin yapılabileceğine işaret ederek "Elbette Oberhausen'deki etkinliğe katılanlardan, Türkiye'deki iç siyasi ihtilafların Alman topraklarında yaşanmamasını sağlamalarını bekliyoruz. Bu önemli." dedi.
Merkel'in, Türkiye'ye yaptığı son ziyarette siyasi gelişmelerle ilgili görüşlerini ve Türkiye'den beklentilerini dile getirdiğini ifade eden Seibert, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçen yaz Türk demokrasisine karşı girişilen kanlı darbe girişiminin engellenmesini özellikle büyük memnuniyetle karşıladık. Çünkü Türkiye'deki seçilmiş hükümetin ve demokratik kuruluşların yanındayız. Bu demokratik kuruluşların daha da güçlendirilmesini, Türkiye'deki kuvvetler ayrılığının korunmasını ümit ediyoruz. Bu konularda başbakan da görüşlerini açıkça dile getirmiştir."
Seibert, Türkiye ile AB arasında yapılan sığınmacılarla ilgili anlaşma sebebiyle Türk politikacılara daha fazla anlayış gösterip göstermedikleri yönündeki bir soruya, "Sorunuza cevabım evet. Türkiye-AB anlaşmasıyla ilgili olarak bir kez daha söylemek isterim ki bu anlaşma Almanya'nın ve AB'nin çıkarına. Aynı zamanda Türkiye'nin de çıkarına. Ve bu anlaşma küçümsenmemesi gereken insani bir etki de yaratmıştır. Ege Denizi'ndeki kitlesel ölümler neredeyse sona erdi. Yüzlerce insan hayatını kaybetmişti ve anlaşmadan sonra da az sayıda insan öldü. Elbette her ölüm bir tane fazladır. Ancak bu sayılar, anlaşmadan önceki durumla mukayese bile edilemez. Mevcut sorunlara rağmen bunun vurgulanması gerekir." yanıtını verdi.
Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Sebastian Fischer de Almanya'da geçmişte sadece Türk politikacıların değil, diğer ülkelerden de çok sayıda politikacının konuşmalar yaptığına dikkati çekerek bu tür etkinliklerin yapılması konusunda Almanya'da eyalet yönetimlerinin karar verdiğini belirtti.
Bir gazetecinin, Türkiye'nin idam cezasını istediğini söylemesi ve bu nedenle bu tür bir etkinliğe izin verilmesinin doğru olup olmadığı şeklindeki sorusu üzerine Fischer, "Öyle sanıyorum, idam cezası anayasa referandumunda öngörülmedi. Ancak hala idam cezasının bulunduğu diğer bazı ülkelerle de iyi ilişkilerimiz var. Siz bizim bu konudaki tutumumuzu biliyorsunuz. İdam cezasına karşıyız ve bu ülkelerden de idam cezasını uygulamamalarını ya da kaldırmalarını talep ediyoruz. Ama Türkiye'de bu durum söz konusu değil. Çünkü orada idam cezası yok ve henüz uygulanması da bu yasama sürecinde bir rol oynamıyor. Bunun dışında Türkiye'deki gelişmeleri yakından izlediğimizi biliyorsunuz." şeklinde konuştu.
Fischer, Başbakan Yıldırım'ın Münih Güvenlik Konferansına katılacağını da belirterek "Ben şunu söyleyebilirim; Türkiye'nin üst düzey yöneticilerini ağırlamaktan mutluluk duyarız. Özellikle zor zamanlarda karşılaşmalar, diyalog ve görüş alışverişi önemli. Münih Güvenlik Konferansı çerçevesinde de buna fırsat olacaktır. Elbette birbirimize adil ve anlayışlı davranmamız da gerekiyor. Almanya'da yaşayan 3 milyon insanın kökeni Türkiye'de. Birçoğu hala Türkiye'deki siyasi gelişmeleri yoğun şekilde izliyor. Buna saygı duyuyoruz. Ancak şunu da açıkça söylemek isterim ki Türkiye'deki siyasi tartışmaların Almanya'ya taşınmasını da istemiyoruz." dedi.
AA