Hükümet kurma arayışında olan Almanya'da Hristiyan Demokrat Parti (CDU) Hristiyan Sosyal Birlik Partisi ve Sosyal Demokrat Parti (SPD) arasında 5 gün sürecek koalisyon ön görüşmelerinin ilki bugün gerçekleşti.
SPG Genel Merkezi'nde gerçekleşen görüşmeye CDU Genel Başbakanı ve Başbakan Angela Merkel, CSU Genel Başkanı Horst Seehofer ve SPD Genel Başkanı Martin Schulz ve diğer ilgililer katıldı.
Parti liderlerinin yanı sıra maliye, ekonomi, ulaşım, enerji, tarım, iş piyasası ve istihdam, aile, göç, içişleri, Avrupa, dış ve savunma politikası gibi alt dallarda oluşturulan gruplar arasında da ön görüşmeler gerçekleştirildi.
Bir sonraki görüşme ise CDU Genel Merkezi olan Konrad Adenauer Haus'ta yapılacak. Üçüncü görüşme ise Bavyera Eyaleti'nin Berlin temsilciliğinde olacak.
Merkel görüşme öncesinde yaptığı açıklamada, "Başaracağımıza inanıyorum." ifadesini kullandı.
Yapılacak çok iş olduğuna işaret eden Merkel, gelecek günlerde Birlik Partileri (CDU/CSU) ve SPD'nin son derece hızlı ve yoğun bir biçimde çalışacağını belirtti.
Schulz ise siyaset ve devletin modernleştirilmesini ve Almanya'nın çağa uygun bir hale getirilmesi gerektiğini aktardı. Görüşmelerin ucunun açık olacağını vurgulayan Schulz, ''Ancak kırmızı çizgi çekmiyoruz. Aksine daha çok kırmızı (sosyal demokrat) bir politikanın Almanya'da uygulanmasını istiyoruz.'' dedi.
Seehofer de görüşmelere belirli ön koşullarla girmediğini ancak parti profillerini de aşındırmayacaklarını kaydetti.
12 Ocak’ta tamamlanması planlanan öngörüşmelerin ardından çıkacak sonuçlar daha sonra partilerin yetkili kurullarında ele alınacak.
SPD, 21 Ocak’ta olağanüstü kurultay düzenleyerek görüşmeleri üyeleriyle birlikte değerlendirecek.
Almanya'da 24 Eylül'de yapılan genel seçimlerin ardından Hristiyan Birlik Partileri (CDU/CSU), Hür Demokrat Parti (FDP) ve Yeşiller arasındaki koalisyon ön görüşmeleri başarısızlıkla sonuçlanmıştı.
Bu nedenle ülkede gözler, son 4 yıldır ülkeyi yöneten ve "büyük koalisyon " olarak adlandırılan CDU/CSU ile SPD arasında koalisyon görüşmelerine çevrildi.
Bu görüşmelerin de başarısızlıkla sonuçlanması durumunda CDU/CSU'nun azınlık hükümeti kurmayı denemesi ya da erken seçim yapılması gündeme gelecek.