BERLİN (AA) - Almanya Savunma Bakanı Ursula von der Leyen, Almanya'nın kendi sınırlarını tanıyan bir ülke olduğunu belirterek, "Biz, kendimizi olduğumuzdan büyük yapmıyoruz, ancak kendimizi olduğumuzdan küçük de göstermiyoruz." dedi.
Leyen, 10 yıl sonra yeniden hazırlanan ve bakanlar kurulunun onayından geçen Almanya'nın savunma ve güvenlik politikalarının ana hatlarıyla belirlendiği, "Beyaz kitap" adlı belgeyi düzenlenen basın toplantısında tanıttı.
Son 10 yıl içinde dünyadaki güvenlik durumunun önemli bir şekilde değiştiği gibi Almanya’nın da değiştiğini anlatan Leyen, Kırım'ın ilhak edilmesi, DAEŞ’in ortaya çıkıp güçlenmesi, siber alanındaki tehditler, bulaşıcı hastalıklar ve sığınmacıların durumu gibi örnekleri sıralayarak, günümüzde krizlerin daha yoğun ve paralel bir şekilde yaşandığını kaydetti.
Leyen, Almanya’nın dünyadaki rolünün de değiştiğini belirterek, ülkesinin hem daha fazla sorumluluk aldığını, hem de Almanya’dan beklentilerinin arttığını vurguladı.
Almanya’nın kendi tarihinden ders çıkardığını ve birleşik Avrupa’dan yana olduğunu ifade eden Leyen, "Almanya kendi sınırlarını ve ölçülerini tanıyan bir ülke. Biz, kendimizi olduğumuzdan büyük yapmıyoruz, ancak kendimizi olduğumuzdan küçük de göstermiyoruz" dedi.
Leyen, Almanya’nın içinde yer aldığı ittifaklarda üstüne düşen yükümlülükleri kabul ettiğine işaret ederek, ülkesinin, ittifaklarda yer almasıyla kazançlı çıktığını da belirtti.
"Beyaz kitap"ta stratejik önceliklerin de belirlendiğine vurgu yapan Leyen, Almanya’nın, dünya düzenindeki kurallara riayet edilmesini istediğini bildirdi.
Leyen, Kırım’ın ilhak edilmesinin ardından, bu konuyu özellikle vurguladıklarını ifade etti.
Almanya’nın içinde bulunduğu birliklere daha fazla yatırım yapılacağını açıklayan Leyen, "NATO sadece Brüksel’deki NATO değildir. NATO, birliğe üye olan 28 ülkedir. 28 ülkenin sorumluluk aldığı kadar NATO güçlü olur. Almanya sorumluluk almaya hazırdır." ifadelerini kullandı.
Almanya'nın bilgi ve ticaret yollarının özgürce kullanılmasından yana olduğunu, aynı zamanda krizleri önleme konusunda da aktif rol oynayacağını vurgulayan Leyen, bunların gerçekleştirilmesi için ev ödevlerini de yapması gerektiğine işaret etti.
- Avrupa güvenlik ve savunma birliği düşüncesi
“Beyaz kitap”ta uzak bir hedef olan Avrupa güvenlik ve savunma birliği düşüncesi için adımların yer aldığını bildiren Leyen, İngiltere'nin daha önce AB ortak dış ve güvenlik konularına karşı çıktığı için bu düşüncelerin aksadığını, uzun bir süre İngiltere’nin bu tutumunu dikkate aldıklarını, bu ülkenin AB’den ayrılmasından sonra bu düşüncenin ilerletileceğini vurguladı.
Avrupa’da savunma birliğinin oluşturulması ve yapısal iş birliği konusunda Lizbon Anlaşması’nın olanaklar sağladığına işaret eden Leyen, bu bağlamda AB ülkelerinin bazı projelerde birlikte yer almasının teşvik edilebileceğini kaydetti.
Ordunun görevlerini yerine getirmesi için uygun silah ve teçhizata sahip olması ve silahlı kuvvetlerin toplumu yansıtması gerektiğini belirten Leyen, orduda daha çok göçmen kökenlilerin yer almasını da istedi.
Alman milletvekillerinin İncirlik’te bulunan Alman askerlerini ziyaret etme talebine ilişkin bir soruya karşılık da Leyen, bu konunun gündemde kalacağını vurgulayarak, DAEŞ’e karşı ortak mücadele hedefinin gözden kaçırılmaması çağrısında bulundu.
Leyen, bu konuda görüşmelerin devam ettiğini ve spekülasyonlara izin vermek istemediğini ifade ederek, milletvekillerinin askerleri ziyaret edebilmesi gerektiğini kaydetti.
- "Beyaz kitap"
Almanya’nın savunma ve güvenlik politikalarının ana hatlarıyla düzenlediği belgede Almanya'nın dünyada daha aktif rol üstleneceği ifade edildi.
"Almanya’nın güvenlik politikasının ufku küreseldir" ifadene yer verilen "Beyaz Kitap’ta" Almanya’nın dünyada daha fazla sorumluluk alması istendi.
Belgede, ülkenin ekonomik, siyasi ve askeri bakımdan önem kazanmasından dolayı Almanya'nın "küresel düzeni aktif bir şekilde şekillendireceği" vurgulandı.
NATO’daki Avrupa ayağının güçlendirileceği belirtilen belgede, NATO'nun hedefi dahilinde Almanya’nın savunma giderlerini artırarak 2024’e kadar GSYİH’nın yüzde 2’sinin savunma bütçesi için ayrılacağı kaydedildi.
Alman askerlerinin ülke içinde görev almasına izin verilmesine ilişkin anayasanın değiştirilmesine ihtiyaç duyulmadığı ifade edilen belgede, ancak anayasadaki söz konusu maddenin terör saldırısı gibi olaylarda askerlerin kurtarma ve tahliye görevlerinde görev alabileceği yönünde yorumlanabileceği belirtildi.
Böylelikle askerlerin polis ve afet önleme kurumuyla ortak tatbikatlar yapılması öngörülüyor.
Almanya’nın uzun vadede Avrupa güvenlik ve savunma birliğinin oluşturulmasını hedeflediği açıklanan belgede, ülkenin dış politika ve güvenlik çıkarları doğrultusunda AB ve NATO dışındaki ülkelere silah satışlarının desteklenebileceği işaret edildi.
Almanya'nın ittifaklarda yer alması istenen belgede, Avrupa’nın bütünleşmesinin daha da desteklenmesinin hedeflendiği, transatlantik ortaklığın da pekiştirileceği vurgulandı.
Uzun vadede Alman Ordusu’nda AB ülke vatandaşlarının da görev almasının öngörüldüğü belgede, böyle bir açılımın Avrupa perspektifi açısından güçlü bir sinyal olacağına yer verildi.
İlk kez 1961’de hazırlanan ve ihtiyaç duyulduğunda yenilenen "Beyaz Kitap" en son 10 yıl önce değiştirilmişti.
AA