Deyim yerindeyse Taliban yürüyerek Kabil’i aldı. Afganistan’ın birkaç gün içinde resmi olarak Taliban idaresinde girmesi bekleniyor. Taliban’ın kendisi de bu kadar hızlı ülke genelinde kontrolü sağlamasına şaşkın.
ABD ve NATO ülkede kontrolü 2001 yılının sonundan bu yana ele aldıktan sonra Afganistan ordusunun eğitimi için milyonlarca dolar para harcandı. Hatta geçen ay ABD başkanı Joe Biden siyasi kariyerinin en talihsiz açıklamalarından birini yaparak, “Taliban Afganistan genelinde kontrolü ele geçiremez çünkü orada 300 bin donanımlı Afgan askeri var” demişti.
TALİBAN'DAN PARA ALDILAR
Ama kazın ayağı durumun pek de öyle olmadığını gösterdi. Sahadaki Afgan ve ABD’li yetkililere göre rüşvet alan pek çok Afgan ordusu mensubu kurşun dahi atmadan bölgedeki görevlerini bıraktı. Bazı Afgan kamu görevlileri, polis memurları ve askerlerin maaşları 6 ila 9 ay arasında bir süredir ödenmiyor. Bu sebepten ötürü Taliban’dan para alan kamu görevlilerinin kontrol noktalarını terk ettiği iddia ediliyor.
Aslında Afgan güvenlik güçlerinin savaşa karşı inancı Amerikan hava desteğinin kaybolacağını hissettikleri 2020 yılının şubat ayında başladı. Taliban ile ABD arasında varılan saldırmazlık anlaşması Afgan ordusunun hava desteğini kaybetmesi anlamına gelecekti.
Taliban’la anlaşan bir Afgan ordusu mensubu gerekçesinin sadece maddi olduğunu söyledi. Kunduz vilayeti neredeyse silahlar patlamadan Afgan güvenlik güçleri ile ihtiyar heyeti arasında yapılan pazarlıklar sonucu Taliban’a teslim edildi.
BENDEN BÜYÜK MEMURLAR İSTİFA ETTİ
Herat vilayeti ise yine anlaşma sonucu Taliban’a teslim edilirken bölge valisi ve içişleri bakanı anlaşmanın ardından istifa etti. Anlaşma bir gecede sağlandı. Taliban’ın ülke içerisindeki ilerleyişinin ardından İçişleri Bakanlığı’ndan istifa eden Abdul Rahman Rahman kendisinden daha büyük kamu görevlileri görevi bırakırken kendisinin başka seçeneği kalmadığını anlatıyor.
Geçen ay ise Helmand vilayeti de Taliban’a teslim olmuştu. Ghazni vilayeti teslim olurken Vali bölgesinden kaçtığı için Kabil yolunda merkezi hükümet tarafından tutuklandı.
POLİSLER ÇİFT TARAFLI ÇALIŞIYOR
Afgan Ordusu’nun Taliban karşısındaki mücadelesi eğitimli bir avuç elit asker öncülüğünde gerçekleşiyordu. Fakat bu askerler ülkenin dört bir yanında Taliban ile mücadelede zayıf kalan kuvvetlere desteğe gittikleri için toplu olarak örgüte karşı mücadele edemediler. Özel kuvvetler polislerin Taliban’a karşı mücadelede kendilerini yalnız bırakmasından şikayetçi.
Bir sınır polisi kontrol noktasını Taliban’a teslim ederken yaşadıklarını şöyle anlatıyor: Yaptıklarımdan utandım. Eğer ben kaçmasaydım hükümetim beni Taliban’a satacaktı.
Polis memuru Ahmadullah Kandahari polis gücünün yetersizliğinden daha büyük bir sorunun rüşvet olduğunu söylüyor. Kandahari, “Açıkçası bu düzeltilemez bir durum” diyor.
150 DOLAR ÖNERDİLER
Bir Afgan polis memuru Taliban’ın kendilerine teslim olan güvenlik güçlerine 150 dolar ödediğini şimdi ise bu rakamın arttığını söylüyor.
Afgan Ordusu ABD olmadan bir sene bile dayanamadı. Halbuki Afganistan’da görev yapan ABD’li askerler ülkelerine döndüğünde kuvvetlerin durumu hakkında pembe tablolar çiziyorlardı. General John Allen 2012 yılında Kongre’de yaptığı açıklamada, “Düşündüğümüzden daha iyi durumdalar” derken 2014 yılında açıklama yapan General Joseph Anderson, “Afgan güçleri sahada kazanıyor” diyordu. Tabi bu açıklamalar yapılırken Apache helikopterlerinin hava desteği vardı.
ABD’nin eski Kabil büyükelçisi Ryan Crocker ise resmi raporlarda şu ifadeleri kullanıyordu: Silahları olmadığı değil, devriye seviyesinde rüşvete battıkları için işe yaramazlar.
2007-2008 yılları arasında Afgan ordusuna danışmanlık veren Victor Glaviano resmi raporlarda Afgan Ordusu için ‘aptallar’ sözcüğünü kullandı.
ABD 2002 yılından bu yana Afganistan’ın güvenliği için 83 milyar dolar harcadı.
*Yukarıdaki derlemede yer alan bilgiler Washington Post’ta yer alan 'Afghanistan’s military collapse: Illicit deals and mass desertions' ve 'Unguarded Nation' isimli makalelerden derlenmiştir.
İNTERNETHABER