Diyarbakır'da otizmli bireyler için sağlıklı çalışma alanının olmadığını gören, torunu da otizmli olan Yılmaz Elaldı, milyonluk yatırım yaparak otizmli çocuklar için özel eğitim kliniği açmıştı. Elaldı, Diyarbakır'da otizmli bireylere verilen eğitimin Amerika'daki şartlarla aynı olduğunu belirtti.
Diyarbakır'da ilk ve tek dünya standartlarına uygun Aba Otizm Eğitim Merkezinin kurucusu hayırsever iş adamı Yılmaz Elaldı, otizmli torunu için sağlıklı çalışma alanı olmadığını görüp milyonluk yatırım yaparak otizmli çocuklar için eğitim kliniği açıp hem kendi torununun hem de maddi durumu yeterli olmayan otizmli ailelerin yararlanması için bağışlamıştı. Fedakar dede, otizmli çocuklarda gelişmeleri fark edince kolları sıvayarak merkezde eğitimleri daha üst seviyelere çıkardı.
Geçtiğimiz haftalarda otizmli bireylerin ailelerine doğru eğitimle doğru yere gelebilmeleri için düzenlenen konferansın iyi geçtiğini belirten Elaldı, öğretmenlerin de rağbet etmesinin çok önemli olduğunu belirtti.
Otizmin süreklilik isteyen bir eğitime ihtiyaç duyduğunu ifade eden Elaldı, "Konferansımızın ana sebebi özel çocuklarımıza bir nebze de olsun doğru eğitimle doğru yere gelebilmelerini anlatmaktı. Konferansımız çok iyi geçti. Gelen bürokrasi kısmı olsun, aileler olsun özellikle de istediğimiz otizmle ilgili öğretmenlerin yetişmesiyle ilgili bilgilendirme kısmında öğretmenlerin rağbet etmesi çok hoşumuza gitti. Geçenlerde yaptığımız konferansı gördükten sonra inşallah daha güzel ve daha büyük konferanslar yapmayı düşünüyoruz. Otizm 1946'larda 2 binde 1 kişide görülürken bugün 36 kişide 1 görülmeye indi. Bu demektir ki biz bu işin üzerinde daha çok duracağız. Sosyal faaliyetlerimiz bu noktada özellikle devam edecek. Çünkü otizm süreklilik sağlayan bir sorumluluktur. Bizim isteğimiz böyle özel insanlara bilim ışığında bir şeyler öğretmektir" dedi.
"Otizm bir hastalık değil, eğitim gerektiren bir davranışsal bozukluktur"
Otizmli bireylere ellerindeki tüm imkanlarla seferber olduklarını dile getiren Elaldı, "Bu insanların rağbet etmesi, çocukların daha bir ön plana çıkarılması çok önemlidir. Aileler bu konuda kesinlikle çocuklarını eve kapatmamalıdır. Bu konu gerçekten bizi üzmektedir. İnşallah bu seminerler insanımıza biraz daha güven verip çocuklarını ön plana çıkarır. Bu çocuklara bir şeyler öğretebilmemiz için bu dalda elimizden ne geliyorsa yapmaya hazırız. Otizm alanında gelişmiş ülkelerden biri olan Amerika'da otizmli bireylere verilen eğitimi biz Diyarbakır'da da sağlıyoruz. Otizm bir hastalık değil, eğitim gerektiren bir davranışsal bozukluktur" diye konuştu.
BBA Akademi Kurucusu, Özel Eğitim Uzmanı ve Davranış Analisti Prof. Bünyamin Birkan, özel eğitim metotlarının son 30 yılda çok geliştiğini, ancak özel eğitim merkezlerinde bu metotları uygulayabilecek eğitmen sayısında bir artışın olmadığını belirtti.
Otizmin tek çaresinin erken yoğun özel eğitimin olduğu altını çizen Birkan, "Otizmin tek çaresi bugün erken, yoğun özel eğitimdir. Özel eğitim metotları son 30 yıl içerisinde çok gelişti. Ancak özel eğitim merkezlerinde bu metotları uygulayabilecek eğitmen sayısında bu düzeyde bir artış maalesef olamadı. Dolayısıyla bu kurumların, bu metotlar ve uygulamalar konusunda kendilerini geliştirmeleri ve en doğru şekilde özel eğitim programlarını uygulamaları gerekiyor. Bu büyük bir sorumluluktur. Diyarbakır'da bulunan ABA Otizm Merkezi bu programları etkili, bilimsel kanıtı olan eğitim metotlarını en doğru şekilde uygulama gayreti içerisindedir. Biz uzmanlar dışarıdan belirli aralıklarla ABA Otizm Merkezini ziyaret ediyor, öğretmenlere süpervizyon veriyor, çocukların programlarını gözden kaçırmıyoruz ve en doğrusunu en iyi şekilde yapılması konusunda büyük bir gayret içerisindeyiz" ifadelerine yer verdi.