Ankara’da neredeyse sıfır riskli bir kadro. Giray Bulak, defansa 3 stoper ile Erhan Albayrak’ı yerleştirerek savunmada doğru tercih kullandı. “Ben her zaman orta sahada daha verimli olduğumu ifade ediyorum” diyen Cihan Haspolatlı istediği yerdeydi. Yanında Zafer Demir, solda Celalettin, sağda Poljac. İleride tek sırıtan Veysel’in yanındaki Caner’di. O da sakatlanıp oyundan çıkınca, Konyaspor deplasmanda orta saha üstünlüğünü eline geçirmesi fırsatı şansla buldu. Mehmet Çoğum ne kadar top kullanamasa da yaptığı baskı ve çaldığı toplar Konyaspor’un maçı kazanmasında en önemli etkenlerden biri oldu. Daha ileriye yakın oynamaya çalışan Cihan’ın yalnız bıraktığı Zafer Demir, Mehmet’in koşuları ve alan daraltması sayesinde rahatladı.
Konyaspor Ankaragücü’nü 1-0 yendi. Yanlış yazmadım. Son 3 dakikada gelen 3 gol oyunun gerçek skoru değildi. Ancak Konyasporlu futbolcular istedikleri zaman neler yapabileceklerini bir kez daha gösterdiler. Tıpkı daha önceki deplasman galibiyetleri gibi. Doğru savunma, yerinde ve etkili hücum, 3 puanı getirdi.
Şaşıracaksınız belki ama maçta sahanın en iyisi İsmail Güldüren’di. Diğer oyuncuların hepsi üzerlerine düşeni yaptılar. Yeni transferler Poljac ve Bülent Bölükbaşı ileride faydalı olacaklarını gösterdiler. Bülent’in kalitesi zaten tartışılmaz. Ancak Kratochvil, Musa Büyük, Ayman gibi oyuncuların Konyaspor’un birkaç maçını kurtarması için alınan oyuncular olduğunu hepimiz biliyoruz.
Veysel maçtan sonra yine çok dikkat çekici açıklamalar yaptı. Ankaragücü taraftarının akıl almaz saldırganlığından ürkmüş olsa gerek, “Biz futbolcuyuz. Maça değil savaşa çıkıyormuş gibi davranılmaması gerekir” derken hayli üzgündü. Ama maalesef Türkiye’de futbolu bu noktaya getiren futbolculardan başkası değildir. Maçtan sonra, “Çok istedik, iyi mücadele ettik, kazandık” demek insanların futbolcuyu bu gibi önemli maçlar savaşa göndermesini haklı çıkarıyor. “Bugüne kadar bütün muharebeleri kaybettiniz ancak şehrin düşmemesi kaleyi savunmak ve taarruz etmek zorundasınız”. Söylenen budur. Kimse kusura bakmasın futbolcuların anladığı budur. Bu yüzden şehrin tüm sorunlarıyla ilgilenmek zorunda olan ve fazlasıyla ilgilenen Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek de maç öncesi futbolcuların otobüsüne binerek “Yönetimin de sizin de arkanızda biz varız. Gidin kazanın” demiştir.
Konyaspor belki de ligde kalmasını sağlayacak bu 3 puanı saha içinde ve özellikle saha dışında yaptığı doğru hamlelerle kazandı. Ama iyi ki kazandı. Her şeye rağmen kutlanması gereken bir galibiyet.
Not: Bu hafta Konya Şekerspor’un sahasında berabere kalması, Mutlu Akü Selçuk Üniversitesi’nin şanssız bir şekilde Banvit’e yenilmesi üzdü. Kazanan Konyaspor’da ise tek üzücü haber maçtan iki gün önce yeşil beyazlıların bazı teknik direktörlerle görüştüğü yönünde çıkan haberlerdi. Umarım bu haberleri, Konyaspor’un teknik direktörüyle arasını açmaya çalışanlar çıkarmıştır.